Kalkar kalkmaz hazırlandım ve okula gittim. İnsanların tuhaf bakışları henüz bitmemiş olsa da artık azalmıştı. Hemen sınıfa gittim ve yerime oturdum. Harry henüz gelmemişti. Ondan yeniden özür dilemeyi düşünüyordum. Acaba nasıl davranacaktı? Ben bunları düşünürken Harry geldi ve yanıma oturdu:
"Günaydın." Dedi hafif bir şekilde gülerek. Ben de karşılık verdim ve sordum:
"Harry bana kızgın mısın? Dün biraz soğuktun da."
"Hayır neden ki?"
Dedi ve gülümsedi, onunla konuşmak istiyordum ama o yine soğuktu. Üçüncü derste dayanamadım ve yine sordum:
"Harry hadi konuşalım ve ne olduğunu anlat, bir şey yok deme seni gayet iyi tanıyorum."
Dedim biraz düşündü sonra konuştu:
"Ne dersin dışarı çıkalım?"
"Olur."
Dışarı çıktık ve oturduk:
"Şiirleri bana mı yazıyordun?"
Ne diyeceğimi bilemedim. Evet doğruydu ama tabiî ki söylemezdim:
"Hayır, onların bir önemi yok Harry. Sadece öylesine neden takıyorsun ki?"
"Bence önemliler, senin duyguların." Sonra duraksadı ve çekinerek konuştu:
"Addy biliyorum yakışıklıyım ama benim bir sevgilim var ve-"
"Harry ne saçmalıyorsun! Senin sevgilinle aranı bozmaya çalıştığımı falan mı ima ediyorsun? Ben öyle bir insan mıyım sence gerçekten? Senden hoşlandığım da yok ayrıca yakışıklı olman umrumda bile değil!"
Son cümlede düpedüz yalandı. Koşarak sınıfa çıktım ve başka bir sıraya oturdum. Ne demek "Biliyorum yakışıklıyım" Benim onu sadece yakışıklı olduğu için sevdiğimi falan mı sanıyordu acaba.Ayrıca bu egonun nereden geldiğini de anlamamıştım. Hakaret gibiydi. Sevgilisi olan birine aşık olan Addison gibi bir şeydi. Bilmiyorum belki küçük bir olaydı ama kalbim kırılmıştı.
***
Okulda Harry ile bir daha hiç konuşmadık ve eve geldim. Harry ile küs olmak istemiyordum. Şuan onu aramak için can atıyordum. Kafamdaki düşünceleri belki biraz uzaklaştırır diye masama geçtim ve sadece son kısmı kalan şiirimi elime aldım. Yazmaya başladım:
Yeterince konuşmuyoruz,
Artık konuşmaya başlamalıyız,
Her şey çok fazla olmadan önce...
Hiç öğrenecek miyiz?
Daha önce de burada olduğumuzu
Tek bildiğimiz sadece bu
Ve bitmişti. Şiirimi baştan sona yeniden okudum. Belki profesyonel değildi ama yine de sonuçta duygularımı anlatıyordu. Tam müzik dinlemeye başlamışken annem odamın kapısını çaldı ve içeri girdi. Aynı durumdaydı. Yanıma oturdu ve konuşmaya başladı:
"Addison nasıl söylesem bilmiyorum." Diye başladı. Biraz durup düşündü ve devam etti:
"Bak bebeğim, babanla biz ayrılalı çok uzun zaman oldu ve ileride sen de bu evden gideceksin ve yalnız kalacağım." Yine duraksadı ve devam etti:
"Sence de hayatımda birine daha şans vermek benim için iyi olmaz mı?"
Yeni biri ile evlenmekten mi bahsediyordu. Yani iyi biriyse, annemi mutlu edecekse neden olmasın. Aynen bunları söyledim:
"Seni mutlu edecekse tabiî ki, benim açımdan bir sorun yok."
Dedim ve gülümsedim.
"Addison sen harikasın, bu kadar anlayışla karşılayacağını düşünmemiştim."
Sonra aklıma Harry'e dedikleri geldi:
"Anne, neden arkadaşıma öyle bir şey dedin? Senin yüzünden küsüz ve o benim tek arkadaşım." Normalde daha sert davranırdım ama o an havamda değildim:
"Ben hatırlamıyorum bile Addison... Ne demiştim?"
"Anne sence sen kendinde misin? Şüphelenmeye başlıyorum."
"Hayır ben aynıyım... Her zamanki gibi. Neyse sonra yine görüşürüz. Hem seni Andy ile tanıştıracağım."
Dedi ve hızla çıktı. Ne oluyordu cidden anlamıyordum. Umarım Andy iyi biri olurdu ve anlaşırdık çünkü evde sürekli nefret ettiğim bir suratın dolaşması en son istediğim şeydi...
Ben bunları düşünürken mesaj sesi ile irkildim. Hemen baktım, tahmin ettiğim gibi Harry'di:
Harry:
-Addy, özür dilerim. Bugün biraz kaba davrandım.
Onu tanıyordum, gerçekten pişman olmuştu. Ben de onu üzmemek için hemen cevap yazdım:
Addison:
-Önemli değil Harry.
Birkaç dakika geçti ve yine mesaj geldi:
Harry:
-Unutma her zaman en yakın arkadaşımsın ve seni seviyorum.
Bu mesajı hemen yıldızladım. Aldığım en güzel mesajdı diyebilirim. Annemi falan da unutmuştum:
Addison:
-Sen de benim Harry. Sonsuza dek... İyi geceler.
Harry:
-İyi geceler Addy 💙
Bütün moralim düzelmişti yani artık mutlu bir şekilde uyuyabilirdim :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our Dream | hs
FanfictionHayatıma son vermeyi düşündüğüm bir zamanda, kıvırcık saçlı yemyeşil gözleri olan bir çocuk beni bambaşka bir insana çevirdi...