Furkan: Durakta bekliyorum
Furkan: Çıkınca gel
Enes: Oğlum bak içimde bok gibi bir his var
Enes: Acaba eve gitmesek mi?
Furkan: Yavrum en fazla ne olabilir?
Enes: Annen bizi öğrenmiş olabilir mesela dingil?
Furkan: Niye kızıyorsun ki şimdi?
Enes: Panikledim aşkım özür dilerim.
Furkan: Tamam da öğrense daha iyi olmaz mı?
Enes: Ya salak mısın amk Türkiye'de yaşıyoruz.
Enes: Kaç tane eşcinsel kendi kimliğini saklıyor bilmiyor musun?
Furkan: Beni de paniklettin amk.
Furkan: Pamuk kadar yumuşaktım az önce.
Enes: Rahat değilsin yani şu an?
Furkan: Sayende hayatım sayende.
Enes: Oh sen paniklediysen ben dinleneyim azıcık.
Enes: Sabahtan beri gerim gerim gerildim.
Furkan: Sen minnoş bir köpek misin?
Enes: Yo.
Furkan: Neyse bekliyorum çabuk gel.
Enes: N'apayım kocacığım herife kafa mı atayım aq?
Furkan: Çık işte ne bileyim.
Enes: Parmak kaldırayım da çişim geldi diyeyim istersen.
Enes: Hoca da pipişkomu tutsun işememe yardım etsin.
Furkan: Tamam Enes ders bitince gelirsin.
Enes: Sensin Enes hıyar.
Enes| Çevrimdışı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
alexithymia.
Short Story"Işığı kapatta gel. Mum üfleyeceğim." Dediğini yapıp ışığı kapatıp yanına oturdum. Mumdan çıkan ışık ikimizin de yüzünü aydınlatıyordu. "Karanlıkta da kaçabilir miyim bu hislerden Furkan? Yakalar mı beni?"