Ayaklarım beni nereye götürürse oraya gidiyordum.Evet her şey bu kadar güzelken kesinlikle bir sıkıntı çıkmalıydı.Yani bu durumda bir sıkıntı yoktu.Her şey normal sayılırdı.Sadece istediğim şeyler çelişiyordu.Çocukluktan gelme bağlı olduğum bir hayal ve şimdiye kadar gördüğüm en iyi arkadaşım mükemmel dost.Aslında hiç bir şey bitmeyecekti belki sadece biraz uzaklaşacaktık .Sadece biraz.
Kimi kandırıyordum? Kendimi?
Belki.
Ama görünen o ki kendimi kandırışlarım çok uzun sürmeyecekti.İki farklı hayalin sadece beni sürüklediği yere gidiyordum o kadar.Hep sürüklenecek miydim yoksa kalkıp yürümeye başlayacak mıydım?
Yataktan zıplayarak odadan çıkan akıl sağlığım mıydı acaba?
Hadi ama ne kadar kötü olabilir diyen beynim ve gerçekleri megafonla ilan eden tarafım düelloya tutuşmuştu ve kesinlikle kendimi kandırarak beynimi tutuyordum.bunlar son bulacaktı değil mi?Bulmalıydı.
Güzelliğine kapılıp gittiğim şehir ve bir köpekle birlikte hayattaki tek dostumu arkamda bırakacaktım.Peki bunu istiyor muydum?Biraz.Hiç.Yazmaya çalıştıklarım bile mantıktan yoksun bir paragraf oluşturuyordu.Hadi ama,artık bırakmalıydım.Hem yazmayı Hemde duygusal geçişlerimin 5. Evresini yaşamayı kesinlikle bırakmalıydım.Ama olmuyordu işte kulağa saçma sapan gelen paragrafları süzgeçten geçirmek kolay.Fakat bunu yaşamak kadar kötüsü olamazdı.Kimse dostu çok kötü şeyler yaşadığı kötü bir kasabada yaşamasın.Terkedip bırakıp defolmak istediğim bu yere çakılıp kalmak ve bir mahkuma "özgürsünüz fakat bulunduğunuz
yerde sizden başka kimse yaşamayacak" demek gibiydi.Bu fazla mıydı bana mı öyle geliyordu ?Devamı en yakın zamanda gelecek inşallah selametle♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
...
EspiritualBu hikaye gerçek hayatta kavuşmayan iki kişiyi yazarın hayal dünyasında kavuşturmak için elinden gelen her şeyi yapmasının eseridir.