|Alfanın Aşkı|
Omegaverse... Dünyamızdan farksız insan yerine kurt bireylere sahip bir gezegen.
Hayatta kalmak için çalışmak yerine öldürmek zorunda kalacağınız bir gezegen.
Alfalar her zamankinden daha güçlü, betalar her zamankindan daha sadık.
O...
"Chanyeol!" Kris adeta kükremişti . Alfanın kükreyişi, sürü alfanın korkunç hırıltılarıyla geriye kaçıyordu . Kris oğlunun kolları arasında ki bebeği alıp bir an önce öldürmek isterken Chanyeol tuhaf bir iç güdüyle babasına karşı geliyor ve ağlayan meleği daha da sıkı tutuyordu.
"Chanyeol sen ne yaptığını sanıyorsun!?" Suho sesine engel olamayarak korkuyla bağırdığında Krisi yapacağı her hamle için gözetliyordu. Tanrı biliyor ya Kris güç için kendi oğlunu dahi göz kırpmadan öldürebilirdi.
Chanyeol derin nefeslerinin arasında ellerinin alev aldığını hissetti. Vücudu kavruluyor yanmaya başlıyor elleri arasında ki omeganın kokusuyla kendini kaybediyordu. Henüz bir bebek olmasına rağmen alfa omeganın feromonlarıyla kendini kaybetmişti. Bunu onu izleyen babası da fark etmişti çünkü gri beyaz saçları diplerde kızıla dönmekteydi. Omeganın kokusu alfaları delirtiyordu.
Chanyeolun kızıl gözleri alev alıyordu. Küçük melek acı bir şekilde çığlık attığında Chanyeol etrafını saran ailesinden medet ummuştu.
'Mama bu masum bedeni kurtların önüne atacak günahı işleyemem. Günahların en büyüğü şüphesiz verdiğin mucizeyi ellerimden bırakmaktır. Ancak! Ancak tanrıçam ellerimin arasında bu masum savunmasız varlığı yakıp kül edeceğim.'
Eğer bebeği bırakmazsa yakarak kül edecekti ama bırakırsa babasının vahşice katletmesini izleyecekti.
Erkek kardeşi ve kız kardeşinde takıldı gözleri.
"Lay yardım et." Fısıldadı Chanyeol. Lay hayat ağacının asil koruyucusu. Şifacıydı. Erkek kardeşi önce ellerindeki kokusunu çok net aldığı omegaya sonraysa gözleri alev alev yanan erkek kardeşine baktı. Kris hırlıyor ve kurt formuna geçmek üzere kendine meydan okuyan oğluna kinleniyordu. Lay bir adım geri çekilip başını önüne eğmişti. Alfaya kimse karşı gelemezdi.
Chanyeol elleri arasındaki küçük bedenin çığlıklarına çare bulamıyordu. Ellerinde yanarak ölmesi hayatında işlediği en büyük günah olurdu. Chanyeol umutsuzlukla bebeği yere bırakmak için eğilmişken kundaktaki bebeğin ellerinin arasından çekilmesiyle başını kaldırdı. Gözleri kız kardeşinin gözleriyle buluştuğunda korkuyla alevlendi.
Kurtlar ulumaya ve hırlamaya başladı. Bir omega. Bu kadar güçsüz bir varlıktan ölesiye korkuyorlardı.
"Chanyeol! O bir omega! Ölmezse düzenimizi alt üst edecek! Bir omegayı mühürlemiş olman öleceği gerçeğini değiştirmez!"
Kurtlar için bir anahtardı mühürlenmek. Bir nevi eş seçmek. Omega içinse alfasının hizmetkarı olmak.
Geleceğin alfası kendisine eş olarak bir omegayı seçmişti. Yeni doğmuş omega bir alfanın hizmetkarı olmuştu.
"Delfi o bebeği yok et! Topraklarımıza kan getirmeden o lanetli varlığı yok et!"
Delfi yerdeki abisine elini uzattıktan sonra kucağında ağlamayı bırakmış bebeğe baktı.
Delfi bir kahindi. Delfi. Hayat ağacının perisiydi . Hayat ağacının ruhunu taşıdığına inanılırdı. Hayat ağacının güçlerinin bir kısmını içinde taşırdı. Taki gerçek sahipleri hazır olana dek.
"Bu bebeğin ismi Baekhyun Chanyeol."Dekfi elini tutmuş olan abisinin dengesizce ayağa kalkmasıyla gülümsedi.
"Rüyalarında kaybettiğin Baekhyun sana geri geldi." Ve üçü de silik bir görüntüyle ortadan kayboldu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
₪
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
