DAĞ CEYLANI

3.Bölüm

Tim ve Yarbay toplantı odasında son üç haftada yapılan operasyonların değerlendirmelerini yaparken, çağrı yerine ulaşmış ve çoktan yola çıkmıştı bile.

"Kuzey bölgesini temizledik ve ele geçirdik Komutanım. Ve büyük mühimmatlar ele geçirdik. Arkalarında her kim varsa çok güçlü olduğu kesin. Isı güdümlüler ve helikopter savarlar çok fazlaydı," Aslan sözünü bitirdiğinde, Barın söze girdi.

"Sadece bunları temizlemek bir sürelik ferahlatır Komutanım. Desteklerini bulmamız gerekiyor, asıl onları yok etmeliyiz."

"Yoksa bir grup gider, diğeri gelir." Kerem, Macit'i onayladı.

"Kesinlikle!"

"İstihbarat bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor. Şu anda bizlik bir şey kalmadı," dedi Yarbay.

"Komutanım, maalesef ki Sansar kaçtı." Yarbay Aslan'a baktı.

"İşte bu kötü oldu, o adam bizim için çok önemli," dediğinde Kerem, "Merak etmeyin Komutanım, yakalayacağız. Öyle ya da böyle," dedi.

"Pekala, mühimmatları gönderdiniz mi Aslan?"

"Gönderdik Komutanım."

"Komutanım!" Yarbay yanına gelen askere döndü.

"Söyle!"

"Operasyondaki komandolar sıkışmış, destek ekip istiyorlar. En yakın biziz," dediğinde Yarbay karşısında kalkmaya hazır askerlere döndü. "Fırlayın!" demesine kalmadan masada kimse kalmamıştı. Yarbay kendi kendine güldü. Bu kadar görev aşkıyla yanıp tutuşan başka bir ekiple daha karşılaşmamıştı!

(-)

"Mermi 1, Mermi 2."

"Mermi 2 dinlemede."

"Görüş var mı?" Barın, etrafı tarafı.

"Olumsuz."

"Mermi 1, Mermi 3."

"Mermi 3 dinlemede."

"Mevkinizi aldınız mı?" Salih Kerem'e baktı.

"Mevkideyiz."

"Anlaşıldı. Harekete geçiyoruz. Tetikçi..."

"Dinlemede."

"Mevkinde kal," dediğinde Barın dürbünüyle tekrar etrafta dolaştı.

"Anlaşıldı."

Aslan elini kaldırdı ve 'ileri' işareti verdi. İşaretle birlikte Barın hariç herkes harekete geçti ve birkaç saniye içinde silah sesleri her yeri kapladı.

Aslan hızla arkasına döndü ve silahını ateşlemek üzere olan teröristi indirdi. Fabrikadan içeriye ilk Aslan girdi ve etrafı taradı. Temiz olduğuna kanaat getirdiğinde diğerlerine işaret verdi.

"Tetikçi mevkisini aldı." Aslan kulaklığından duyduğu sesle başını sola çevirdi ve ağaçların arasına göz attı. Hiçbir şey görememişti, biliyordu ki Tetikçi'yi o istemeden kimse göremezdi. Yerini bildiren ufak bi işaret çaktığında Aslan baş selamı verip ilerlemeye devam etti. Bir anda sesler kesilmişti. İçeriyi kontrol etmeleri ve diğer timi bulmaları gerekiyordu. Ne durumda olduklarını bilmiyorlardı, bu yüzden hızlı hareket etmeleri gerekiyordu. Koridora geldiklerinde Aslan sırtını duvara yasladı ve koridoru kontrol etti. Temiz olduğunu görünce diğerleri çıktı ve önden gitti. Onlar odaları kontrol ederken Aslan koridorda devam etti. Hiçbir şey yoktu.

"Komutanım," Aslan elini kulaklığa götürdü ve küçük düğmeye bastı.

"Söyle Kerem."

"Hemen buraya gelin, burda bir tünel var," dediğinde Aslan son kez etrafı taradı ve Kerem'in yanına doğru ilerledi.