5-İkna

53 9 0
                                        

Şelalelere geçmiştim. İlk odada, Sans ile karşılaştım. Yanına gittim.

Sans: Ah... Hey naber Lily?

Ben: ... İyiyim.

Sans: Şey... Benimle Grillby-

Sözünü kestim.

Ben: Benimle biryere gelir misin? Birşey konuşmalıyız.

Sans: Peki, çok ısrar ettin. Senin için kendimi işten koparacağım, makasın varmı?

Ben: ( ^^) Hadii..

Onu bir şelalenin kenarına getirdim. Oturduk ve ayakkabılarımızı çıkartıp suya uzattık.

Ben: Sans, bana güveniyor musun?

Sans: ...

Ben: Sans. Bir yolu var.

Sans: ?

Ben: Menüyü (Resetleme ve save menüsü) senin yönetimine geçirmenin bir yolu var.

Sans: N-nasıl yani?

Ben: Ruh takası.

Sans: N-NE?! ⁄(⁄ ⁄•⁄~⁄•⁄ ⁄)⁄ Ama ruh takası...

Ben: Evet... Ama ben, senin bana güvenmeni istiyorum Sans. Ben... Ben sana değer veriyorum. Seni... Yani Seninle ruh takasını gerçekleştireceğim.

Ruh takası, birbirimizin ruhunu kendi bedeninde taşımak demekti. Yani Sans kendi bedeninde kendi kalacak, ama ruhunu temsil eden varlık benim muhafazam altında duracak. (Yani beden değiş tokuşu değil. Herkes kendi bedeninde) Ama ruhlar bedenlerle doğrudan bağlantılı olduğundan bu biraz utandırcı tabii.

Ben: Bu sayede resetleyip resetlememek sana kalıcak...

Sans: Bana... Bana neden bu kadar güveniyorsun... Lily?

Ben: ... Sadece senin bana güvenmeni istiyorum..

Sans: Ama neden?

Ben: Bu bir sır.

Sans: Peki...

Sans bana döndü. Ruh değiş tokuşu için temas gerekiyordu. Elimi tuttu. Ruhlarımızı temsil eden şey (şu mütüş parlayan ışıklı kalpler işte) bedenimizden çıktı. Sans'ın ruhu beyaz ve tersti. Etrafa hafif mavi bir ışık yayıyordu. Sonra Sans benim ruhuma baktı. Şaşkındı. Ruhum mavi ve tersti.

Sans: Renkli ve... Ters!?

Ben: Sans devam et. Boşver.

Sans: P-peki..

Sonra ruhlarımız birbirimize yaklaştı ve takas gerçekleşti. Sans bana baktı. Kendimi garip hisettim. Sans elimi bıraktı.

Ben: *Mırıldanır* Bırakma.

Sans: Ne?

Ben: Yok birşey.

Sonra Sans tekrar bana baktı. Elime uzandı, tuttu.

Sans: Artık ben de, sana güveniyorum. Ama takas için değil, bana güvendiğini bildiğim için. Artık sende bir yıldızsın.

Demek istediği şeyi bir süre sonra anladım, hayatında değer verdiklerindendim artık.

Sans: Öyleyse Grillby'e gidelimmi bro?

Sans'ın bana "bro" demesi kötü hissettirse de, artık bana güvendiği için mutluydum. Ve anladığım birşey vardı. Sans'tan gerçekten hoşlanıyordum....

UNDERTALE: UNDERSTARSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin