Bölüm 10

183 32 73
                                    

Sans'ın Ağzından

Elini kafama koymuştu. Suratındaki gülümseme insanın içini ısıtan türdendi.. Elinin altından çekilip ona baktım.

Sans: Neden denek odasındayız?

Gaster: Sen uyku problemi yaşıyorsun, benim de zaten uykum kaçtı. Beraber bir şeyler yaparız demiştim.

Sans: Kalsın.

Gaster: Böyle diyeceğini bildiğim için de denek odasına geldik.

Evet.. Kesinlikle anlamamıştım.

Gaster: Büyü çalışmak istersin diye anlasana!

Sans: Cidden mi?! Muhteşem!

Neye sevindiğimden ben de emin değildim. Güçlü olacağıma mı, savaşa gidebileceğime mi..? Belki de yalnızca ihtiyarla zaman geçireceğimdendi.

Hayır, sonuncusu değildi.

Gaster: Kara büyü kullanması kolay olan bir büyü çeşidi değildir. Ama güçlü bir büyüdür.

Sans: Nasıl kullanacağımı söyle yeter!

Gaster: Sabırsız!

...

Uzun bir uğraştan sonra bir tane kemik oluşturmayı becermiştim. Ki, bu kardolarımın kolayca yapabildiği bir şeydi. Kemik oluşturmak için iskelet olmak yeterliydi.

Anlayacağınız, kara büyüyü kullanamamıştım. G ise beni teselli etmeye çalışıyordu.

Gaster: Üzülme, ilk seferde kullanamaman doğal. Ayrıca kemik oluşturabilmen de gayet güzel. Birazcık çabayla benden bile daha güçlü olabilirsin.

Sans: Umarım olurum.. Cidden, suratına bir yumruk çakmak çok güzel olurdu.

Gaster: Heh.. Hiç değişmiyorsun. Fazla açık sözlü olma.

Koltuklardan birinin üstüne kendini attı. En başından beri uykuluydu zaten. Neden bu kadar çabalıyordu ki?

Ben de onun yanına oturdum. Zerre kadar uykum yoktu.

Gaster: Söylesene Sans.. Benden nefret mi ediyorsun?

Bu biraz ani olmuştu. G'yi pek sevmiyordum ancak.. Nefret..? Cevap olarak ne diyeceğimi bilemiyordum.

Gaster: Sormam bile mantıksız. Tabii nefret ediyorsun.

Sans: Gaster..

Derin bir iç çekti G. Şimdi düşününce, onun duygularını hep gözardı ediyordum. Gaster'ı neden sevmiyordum? Nedeni neydi ki? Artık nefret edip etmediğimden bile emin değildim..

Ellerini suratına dayamış, dirseklerini dizlerinin üstüne koymuştu. Bekledi sessizce.

Ellerini suratından çektiğinde, karşımda bambaşka biri vardı. Suratında koca bir gülümseme olan biri. Az önceki üzgün Gaster'dan eser yoktu. Üzüntüsünü çok iyi saklıyordu..

Gaster: Hâlâ uykun gelmediyse eğlenceli bir şeyler yapalım.

Sans: Ne gibi?

Gaster: Oyun falan oynayabiliriz.

Ciddi miydi bu adam? Gözlerinden uyku akıyordu resmen!

Sans: Hayır! Sen uyursun, ben de yapacak bir şeyler bulurum. Kitap falan okurum.

Gaster: Ama..

Sans: Hayır dedim!

Gaster: Sans..

Sans: Git ve uyu!

Gaster: Bırak da seninle biraz zaman geçireyim!

..Sesi az öncekinin aksine yüksek çıkmıştı. Afallamıştım. Benimle zaman geçirmek? Bu adam kesin vicdan yapıyordu.

En azından ben öyle umuyordum.

...

O gün sabaha kadar oyun oynadık. Gaster her ne kadar yorgun görünse de oyunlarda beni açık ara yendi.

Saat sabah sekiz gibiydi. Bir saat sonra herkesin uyanma zamanı gelecekti. O yüzden de Gaster kahvaltı hazırlama çabalarına girmişti.

Ama ne yalan söyleyim, adam aşçı çıktı! Tamam abartmayacağım. Ama G'nin böyle yemek yapabildiğini bilmiyordum. -Ki her zaman onun hazırladığı yemekleri yiyorduk.- Ama canlı canlı hazırladığını görmek daha eğlenceliydi.

O pişirirken ben masayı hazırladım. Evet, iyi iş çıkarmıştık!

Ama G'ye bakınca yorgunluktan tükendiğini rahatça anlayabiliyordum. Gözlerinin halsizliği bile ne kadar yorgun olduğunu anlatmaya yetiyordu.

Sans: Gaster, iyi misin?

Gaster: Tabii iyiyim! Neden iyi olmayayım?

Bunu esnerken söylemesi işi daha da komikleştiriyordu.

Sans: Git biraz uyu. Hadi ben sabahları uyuyorum, ama sen yalnızca geceleri uyuma fırsatı buluyorsun. Ki bazen sabahlıyorsun!

Gaster: Sorun yok. Biraz kahve içerim olur biter.

Eh, daha da uğraşmadım. Bu iyi niyetime nankörlüktü çünkü! Olabildiğim kadar yufka yürekliydim. Ancak benden bu kadardı.

...

Herkes uyandığında beraberce kahvaltı yaptık. Kimse Chara'nın varlığını garipsemedi. Yalnızca Rose biraz (!) kıskançlık yaptı.

Kahvaltıdan sonra G uykuya yenik düştü. Ben de ondan sonraki yetişkin olarak yönetici oldum. Ilk söylediğim şey ise şuydu;

Sans: Rose! 5 katrilyon hafta cezalısın!

Intikam..

UnderTale Fanfic: -ACI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin