Bölüm 14 - Adalet

182 26 36
                                    

Sans'ın Ağzından

   G geri dönene kadar herkes biraz daha sakinleşmişti. Rose hâlâ ağlıyordu. Papyrus uyumuştu. Aura ise Papyrus'un başında bekliyordu.

Ben de üzülmüştüm tabii.. Ancak yas tutmak için pek de iyi bir zaman değildi. Yoksa başka bir kayıp verebilirdik.

Gaster geri döndüğünde az önceki hâlinden eser kalmamıştı. Çok daha sakin gözüküyordu. Bu da iyi bir şeydi.

Gaster: Savaşa gidiyorum. Kraldan izin almayı başardım. Ben dönene kadar burada kalacaksınız.

Sans: Amacın ne senin?! Gidip ölecek misin?! Bu resmen intihar!

Rose: Aynen öyle! Sana bir şey olursa biz ne yapacağız!?

Aura: Bu yaptığın çok saçma.. Ayrıca kral izin vermemiştir, sen kaçak olarak gideceksin değil mi? Yani yaşarsan bile suçlu olarak kalacaksın.

Gaster: Umrumda değil. Eğer böyle giderse tüm canavarlar ölecek!

Gaster'ın yakasına yapıştım. Cidden delirmişti adam.

Sans: Burada kalmalısın! Canavarları yeraltına tahliye edersen kimseye bir şey olmaz!

Gaster: Buraya da girerler.

Aura: Şu bariyer meselesi.. Anlatmıştın bir keresinde. Onu kullanarak yeraltını kapatabiliriz.

Gaster: Yeterli ruhumuz yok. 7 ruh lazım. Gale'in ruhunu ben kullanabilirim, ancak hâlâ kararlılık ve adalet ruhu eksik.

Chara: Ben yardım edebilirim.

Arkadan duyduğum ince sesin sahibine baktım. Chara! Onun sayesinde kurtulabilirdik!

Gaster: Hâlâ Adalet ruhu eksik. Keşke o ruhu yeniden yapmaya çalışsaydım. Belki ise yarardı.

Sans: O ruh çok güçlü olduğundan canavarlar alamıyordu değil mi?

Gaster: Evet. Öyle...

Sans: Biz canavar olmadığımıza göre biz alabiliriz!

Gaster: Sans, bunu konuşmuştuk! Siz de canavarsınız.

Sans: Ama yapayız! Ayrıca sizin canavar ruhunuzun aksine, biz de insan ruhu var!

Gaster cevap bulamamıştı. Evet, bu demek oluyor ki bir ihtimal vardı! Hızlıca Gaster'ın çantasına yöneldim. Evden çıkarken saldırıdan kurtarılan tüm malzemeleri toplamıştı. Adalet ruhu da burada olmalıydı. Tam ruhu alacakken arkamdan seslendi.

Gaster: Sans! Olmaz!

Elimde duran ruhu almak için hızlı bir hamle yaptı, ancak ben daha hızlıydım. Ruhu içime çektim.

Çok garip bir histi. Sanki, ruhum parçalanacak gibiydi. Belki de parçalanacaktı. Hayır, eğer öyle olsaydı beyaz ışık falan görürdüm. Ancak benim gördüğüm tek şey endişeli bir Gaster'dı. Cidden, neredeyse ağlamak üzereydi. Ne kadar aptal olduğuma dair bir şeyler zırvalıyordu. Ancak konuşmasının yalnızca bir kısmını duyabilmiştim. Uyumak istiyordum. Yorulmuştum.

Son duyabildiğim cümle ise, "Öleceğini sandım.. " olmuştu.

Sonra da kendimi uykunun kollarına vermiştim. Uyumak gibisi yoktu.. Değil mi..?






UnderTale Fanfic: -ACI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin