HEYL EFSANESİ

İntikam

En son Brice Handiak Krallığında Matheld'a veda edip Vampir Krallığına doğru yola çıkmıştı, kaldığı yerden devam ediyoruz :))

Brice Vampir Krallığına doğru koşarken birden durdu, devam etmek istese de düşünceleri onu geri götürüp duruyordu. Matheld'ın kemiklerinin kırılışını yeniden duyuyor, yere kanlar içinde yığılışını yeni baştan seyrediyordu aklında. Bu her olduğunda nefes almakta zorlanıyor acısı ben buradayım geçmedim dercesine kendini gösteriyordu. O iyileşecek dese de kendi kendine, ya ölürse korkusu onu ele geçirip küçük bir çocuk gibi ağlama isteği yaratıyordu.

Sondra da Gabriel'in penceresinden arenaya bakarken aynı duygular içindeydi ama onun bu duygularını bastırması ve devam etmesi şarttı. Celina ve Wilson ikilisi önemli bir toplantı yapmaları gerektiğini bildirmişti. Bu da başka kötü haberlerin geleceğinin bildirisiydi. Sabah olduğu için Sondra'nın evine ön kapıdan giremezlerdi, onun evinin kapısı Vampir Krallığında güneşi alan tek evdi bu yüzden Sondra evine Gabriel'in evinden giden bir alt geçit yaptırmıştı. Alt geçitten evine geçti, yuvarlak masa da herkesi beklemeye başladı. Brice hala kendi aklının karanlık köşeleriyle mücadele vermekteydi.

Ne yapmalıydı? Sondrayı öldürmeli miydi? Matheld'ın dönüşü için isyan çıkartıp onu tahtından mı etmeliydi? Bilmiyordu, düşünüyordu ve karar vermeye çalışıyordu. Aynı zamanda da burnuna dolan Matheld'ın kan kokusunu ve ölü gibi yatan bedenini unutmaya çalışıyordu. Bütün Ata Vampirler yuvarlak masa da yerini aldı.

Sondra'nın Toplantı Salonu...

Sondra ''Evet Wilson ve Celina anlatın bakalım, nedir böyle korkunç bir günde bu kadar önemli olan?'' Diye sorarken biraz tersleme vardı konuşmasında.

Celina ''Efendim gerçekten önemli olmasaydı sizi rahatsız etmezdik. Altın toplayıcılarımız gitgide azalıyor ve kimse altın toplayıcı olmak istemiyor. Kasaba'nın altınları yeterlinin çok altına düşmüş durumda. Böyle giderse çok yakında hiç altınımız kalmayacak.''

Wilson ''Altın gelir giderlerini hesapladık her hafta yaptığımız gibi sonuçlar bunlar. (Defteri masaya koyup Sondra'nın önüne ittirdi.) Giderlerimiz gelirimizden fazla, giderimizi düşürmek gelirimizi arttırmak zorundayız.''

Bütün masa da telaşlanma belirtileri baş gösterdi, kimi tırnağını kemiriyordu, kimi eliyle çenesini ovuşturuyordu. Sondra bile tırnaklarıyla masaya vurup deftere göz atıyordu.

Sondra ''Peki neden vampirlerimiz altın toplayıcı olmak istemiyor? En karlı iş altın toplayıcı olmaktır.''

Celina ''Leaklar efendim ve Safkanlar duyumlarımıza göre...''

Sondra ''Duyumlarınıza göre ne Celina?''

Celina ''Duyumlarımıza göre efendim vampirler Fırtına Limanın da altın ya da kan toplarken, Leaklar ve Safkanlar tarafından öldürülüyormuş. Özellikle Leaklar, Safkanlar da yeni başlamışlar öldürmeye. Herkes korkuyor kimse gitmek istemiyor.''

Sondra yerinden kalkıp ellerini masaya vurarak konuşmaya başladı.

Sondra ''Sen bana bir grup zavallının, benim güçlü eğitimli savaşçılarımı kolaylıkla öldürdüğünü ve korkuttuğunu mu söylüyorsun!''

Celina korkuyla sesi titreyerek ''evet efendim.'' Dedi.

Sondra ''Leakların sonunu gelmiş sayın. Safkanlar da Mabel'ın oyunu şüphesiz, beni zayıflatmak istiyor. Ona ne kadar zayıfladığımı göstereceğim!'' Deyip çekip gidecekti ki Wilson onu durdurdu.

Wilson ''Henüz bitirmedik efendim. Bu durumu durdursanız bile hemen para bulabilmemiz mümkün değil ve anlaşmamıza göre Mabel'a altın ve kan borçluyuz şuan, kasaba da yeni yapılması gereken evler için altına ihtiyacımız var. Kısaca altına hemen ihtiyacımız var, ayrıca kan da tükenmek üzere, kan için de gidenler gitmek istemiyorlar ve yakında kasaba da kan kalmayacak.''