HEYL EFSANESİ

Sondranın Geçmişi 2

Gabriel oraya gelen Ally ve çocuklara sorun yok, gidip yatın işareti verdi. Sabaha kadar Sondra'nın karşısında açık kapıyla onu bekledi. Sabah güneş ışıkları doğarken daldığı derinlerden çıkıp kendine geldi biraz. O günden sonra Gabriel, Ally ve çocuklarıyla birlikte yaşadı. Gabriel onu kendi evlatlarından ayırmadı. 18 Yaşına geldiğinde artık kendi ayakları üstünde durması gerektiğini düşündü. Bulabildiği tek iş zengin bir kadının yanında temizlikçilik işiydi. İşi kabul etti her gün temizliğe gidip aşağılanıyordu, bir gün kadının kendisine tükürüp bu merdivenler temiz olmamış diye saatlerce uğraştığı merdiveni kirlettiğinde gururu çok incindi ve oradan ayrıldı. Kırgındı, öfkeliydi, hayat sevdiği her şeyi elinden alıp üstünden geçip gitmişti. Zamanla öfkesi azalmıyor artıyordu. Kasaba şefi Geoffrey ona aşık olmuştu evlenme teklif etmişti, Sondra hiç düşünmeden kabul etti. Gray kasabasının en zengin adamıydı sonuçta, bir daha aşıkta olamayacaktı. Evlenmesin de ne sakınca vardı ki. Geoffrey tipsiz bir adamdı ama bu Sondra'nın umurunda olmadı o güç ve sevilmek istiyordu. Geoffreyle olan evliliği de onun isteklerini karşılamıştı. Tüm kasaba onu tanıyor ve seviyordu artık. El üstünde tutuluyor, istediği her şeye sahip oluyordu ta ki kasaba da bir veba salgını olana kadar. Kasabadakiler hastalanıyor, yataklara düşüyor ve yavaşça ölüyordu. Bu durum haftalarca devam etti Gray kasabasının gülümseyen yüzleri kendilerini kederin kollarına bırakmışken, mucize haberiyle kasabanın sevinç çığlıklarına sokağa attı kendini neler olduğunu anlamak istercesine, Madilyn'in sesiydi bu, yüzünde umutlu bir gülümsemeyle konuşmaya başladı.

''Efendim iyileşti, bir adam çıkageldi denizden garip bir şeyle, Eglinmiş adı onun garip malzemeleri vardı, iksir içiverdi hanımıma, ölmek üzere olan beti beyazı atmış, gözlerinin feri kaçmış kadın ayaklanıverdi. Mucize bu mucize, kasabamız kurtulacak.''

Eglin ''Küçük hanım lütfen kendinize saklayın övgülerinizi, o kadar da büyük bir şey değildi yaptığım. Benim işim bu insanları iyileştiririm, mucizevi iksirim iyileştirir.''

Sondra ''Eglin sensin sanırım? Söyle bakalım bütün kasabamı iyileştirebilir misin?''

''Tabi ki iyileştirebilirim madam ancak bir şartım vardır, ben ve sevgili karım çocuk sahibi olamadık hiç, karımın kalbi çok kırık bu konu da, eğer bir çocukla dönmezsem beni terk edeceğini söyledi. Şimdi söyleyin bana var mı kasabanız da ailesiz bir çocuk?''

''Bize biraz müsaade edin bay Eglin.''

''Müsaade sizindir madam.''

Sondra, Geoffrey, Gabriel, Celina, Wilson, Jenna yuvarlak masanın etrafında oturdular. Madilyn de olanları anlatması için orada ayakta bekliyordu.Geoffrey kasaba halkını dinleyen kişiydi, Gabriel Sondra'nın danışmanıydı, Celine ve Wilson en iyi tüccarlardı, Jenna savaşçı ve savaş eğitmeniydi. Hepsi önemli kişilerdi. Madilyn ise hizmetkardı.

Sondra ''Ne düşünüyorsunuz bu konu da? Bence halkımızı kurtarmalıyız.''

Celina ''Başka şansımız yok gibi görünüyor.''

Geoffrey ''Halkın yorumu tabi ki kurtulmak yönünde.''

Jenna ''Adama pek güvendiğim söylenemez, bence hikayesi çok mantıksız ama hayatta kalmak için başka şansımız yok gibi.''

Wilson ''Bence de verelim çocuğu gitsin.''

Sondra ''Hizmetkar söyle bakalım gerçekten iyi mi hanımın?''

''Gerçekten iyi efendim.''

''Pekala Gabriel çok sessizsin ne düşünüyorsun?''

''Sondra bence bu adam iyi biri değil, neler kazanacağımızı değil de neler kaybedeceğimizi düşünmeliyiz. Güvenmediğimiz bir adama halkımızdan birini öylece verecek miyiz?''