Yeni bölüüm!! Önümüzde bayram var o yüzden erken ve uzun yazmaya çalıştım. Bu bölüm Selena'nın geçmişi ve Demi'nin hisleriyle ilgili. Multimedia da kızların saçları var. Keyifli okumalar!:))
12.Bölüm
‘’Neden hala uyanmıyor?’’ ses kulağımda yankılanırken ona başka bir ses daha katıldı ‘’Merak etme uyanır birazdan.’’ Sesler yavaş yavaş tanıdık gelmeye başladı. Zayn ve Miley, konuşanlar onlardı. Yerimde kıpırdandığımda tüm vücudumun ağrıdığını hissettim. Gözlerimi kırpıştırıp açtığımda odadaki ışık rahatsız etmişti. ‘’Uyandı!’’ etrafa baktığımda odamda olduğumu fark ettim. Zayn tam yanıma oturmuş, Miley ise ayak ucuma oturmuş bana bakıyorlardı. Konuşmak için ağzımı açtığımda boğazımın kuruluğundan sesim çıkmamıştı. ‘’Su.’’ Zar zor diyebildiğim tek şey buydu. Miley hızla ayağa kalktı. ‘’Ben sana getiriyim.’’ O odadan çıktıktan sonra Zayn’e baktım bana endişe ile bakıyordu. Tanrım beni o halde görmemiş olsun. Lütfen!
‘’Nasıl hissediyorsun güzelim? İyi misin?’’ başımı olumsuz anlamda iki yana salladım. İyi değildim, üzerimden kamyon geçmiş gibi. Başım çatlamak üzere ve elimde ki acıda katlanılmaz. Zayn eğilip alnımı öptü. ‘’Demi ilaçlarını almaya gitti, gelir birazdan.’’ Başımı çevirdim. İlaçlar, ne güzel(!) hayatıma geri geldiler. Miley suyumu getirince doğrulmaya çalıştım. Ama yaptığım tek şey acıyla inlemek oldu. Zayn’in yardımıyla kalkabildikten sonra suyumu içtim. ‘’Daha iyi mi?’’ boğazımı temizleyip konuştum. ‘’Biraz.’’ Miley bardağımı alıp gülümsedi. ‘’Ben aşağı iniyim.’’ Miley aşağı indikten sonra vücuduma ne gibi zarar verdiğime bakmak için kollarımı kaldırdım. Kollarımda tırnak izleri vardı ve sağ elim de alçı gibi bir sargıdaydı. Yorganı açıp bacaklarıma baktım sol bileğimde sargıdaydı. Umarım yüzümü de tırmalamamışımdır. Zayn’e döndüm.
‘’Elinde iki çatlak var ve ayak bileğini de burkmuşsun bu yüzden hafif morardı.’’ Başımı salladım. ‘’Peki yüzüm?’’ dedim elimle yüzümü göstererek. ‘’Hiçbir şey yok.’’ Gülümsedi bende gülümsemeye çalıştım ama pek becerebildiğimi sanmıyorum. Merak ettiğim o soruyu sordum. ‘’Beni o halde gördün mü?’’ bakışlarını kaçırdı, görmüştü. Gözlerimin dolduğunu hissettim. ‘’Gördün. Beni o halde gördün!’’ bana bakıp yüzümü ellerinin arasına aldı. ‘’Gördüm evet, ama umurumda değil sevgilim. Seni tahmin edemeyeceğin kadar çok seviyorum.’’ Başımı geriye çektim, göz yaşlarım akmaya başlamıştı. ‘’Gördün işte içimdeki canavar o, al gerçek Selena bu!’’ sarılmaya çalıştığında ellerini ittim. ‘’Bak bana kendime neler yaptığıma bak!’’ sesim yüksek çıkarken daha çok ağlamaya başladım. ‘’Güçlü olmak istedim. Sadece güçlü olmak istedim. Denedim, olmuştum, ama bak o canavar geri geldi işti o hep benim içimde!’’ konuşmaya çalıştığında izin vermedim. ‘’O canavar benim. Herkese, her şeye zarar veriyorum. Yol yakınken git Zayn, bırak beni sana da zarar veririm!’’ inatla gözlerime baktı. ‘’Seni asla bırakmam duyuyor musun beni asla! Sen kimseye zara vermeyeceksin.’’ Alayla güldüm.
‘’Dün seni tanıdım mı Zayn? O an kimseyi tanımıyorum hiç kimseyi, annemi bile tanımadım. Kuzenim beni tutmasaymış ona saldıracakmışım. Gördün mü ben bir canavarım!’’ onu iten kollarımı umursamayıp bana sarıldı. ‘’Sen canavar değilsin. Aksine çok güçlü ve merhametli birisin, iyi kalplisin, insanları kırmamak için elinden geleni yapıyorsun.’’ Göz yaşlarım durmaksızın akarken baş ağrımda artmıştı. ‘’Kimseye zarar vermek istemiyorum ama engelleyemiyorum. Dün o çocuğu sen öyle döverken aklıma benim yaptıklarım geldi.’’ Yavaşça saçlarımı okşarken beni dinlediğini biliyordum. ‘’Her şey üst üste gelmişti o kız da benimle babam yok diye dalga geçince engel olamadım ona saldırdım o anları hatırlamıyorum ama kendime geldiğimde kızın yüzü dağılmış her tarafı kan içindeydi. Üstelik bu bir kere olmadı bir iki kişiye daha aynı şeyleri yaptım. Ve her seferinde büyükbabam parayla konuları kapattı.’’
