Only You & I ~ 3.Bölüm

348 26 1
                                    

Selam, umarım okuyanlar okurken keyif alıyordur multimedia kızların evleri, sohbet ederlenki halleri ve Selena'nın giydiği var.

3.Bölüm

Şaşkın şaşkın ona bakarken birden ayağa kalktım. ‘’Demi! Demi! Neredesin, vaz geçtim sen sabredebilirsin ama ben iki saat sabredemem.’’ Demi ’nin kafası koltukların üzerinden gözüktü ‘’Öyle mi? Bana sabret diyordun, şimdi otur ve sabret!’’  Uyuz, pislik.. Zayn kolumdan çekiştirip yerime oturtturdu. ‘’Sen nasıl…ne arıyorsun burada?!’’ düz bir şekilde suratıma baktı ‘’Eve dönüyorum.’’ Sonra kaşlarını çattı ‘’Hem sen benden bu kadar mı hoşlanmıyorsun, nezaketen böyle bir tepki verilmez. Beni çok kırdın.’’ Başını çevirip ön koltuğa boş boş bakmaya başladı. Gerçekten de kalbi mi kırıldı ki?

MİLEY

Selena ‘nın tam arkamdan gelen sesiyle yerimden hopladım. Arkamı dönüp baktığımda yanında onu oturtturmaya çalışan esmeri gördüm. Daha sonra benimle birlikte arkaya bakan Harry ‘yi gördüm o da bana bakınca göz göze geldik ‘’Bu işte sizin parmağınız olduğunu hissediyorum.’’ Harry arkasına yaslanıp ensesini kaşıdı bu da onun suçlu olduğunun kanıtı. Önüme dönüp konuştum ‘’Arkadaşın, onu seviyor mu?’’ Harry başını bana çevirdi ‘’Sanırım, yani daha o da bilmiyor.’’ Başımı anladım anlamında salladım. Harry ‘ye baktığımda merak ettiğim soruyu sordum. ‘’Bu arada gözlerin lens mi yoksa kendi rengi mi?’’ güldü ‘’Kendi gözlerim. Peki ya seninkiler?’’ , ‘’Doğal rengi böyle yani lens değil.’’ Bir süre sonra sohbet baya ilerledi komik bir tipti onu ilk gördüğümde çok çapkın biri zannetmiştim ama aslında biraz da utangaç. ‘’Demek İngiliz siniz. Demi İngiltere ‘ye aşık.’’ , ‘’Peki ya sen?’’ omuz silktim ‘’Benim için orası fazla soğuk, yani güzel bir yer ama ben sıcağı severim.’’ Başını salladı ‘’Anladım.’’

SELENA

Yarım saattir bana trip atıyor. Arada bir de laf sokmayı unutmuyor. Sanırım gerçekten de kırdım onu. ‘’Ya tamam bak özür dilerim öyle davranmamalıydım. Uykusuz olunca fazla saçmalıyorum. Gerçekten seni kırdıysam özür dilerim.’’ Ciddiyetini bozmadan bana baktı. ‘’Beni gerçekten kırdın ve seni bir şartla affederim.’’ Kaşlarımı çattım. ‘’Şart mı?’’ başını salladı ‘’Evet şart, basit bir şart sonuçta bir insanın kalbini kırmak kötü bir şey.’’ , ‘’Pekala neymiş bu şart?’’ yanağını uzatıp parmağıyla gösterdi ‘’Öpücük.’’ Sinirle nefesimi verdim hayır bunu yapmayacağım. Ama bütün yol boyunca laf sokmalarını dinleyemem. Sonuçta ufacık bir öpücük. Yanağına yaklaşıp öptüm ve geri çekildim. ‘’Oldu mu?’’ Gülümsedi ‘’Oldu.’’

Düşündüm de acaba beni affetmese miydi? Sürekli soru soruyor, beni konuşturmaya çalışıyor ve sıkıcı olduğumu söyleyip duruyor. Neyse ki iki dakikadır sesi soluğu çıkmıyor. ‘’Selena, uykum var başımı omzuna koyabilir miyim?’’ , ‘’Hayır git öbür taraftakinin omzuna koy.’’ Önce o adama baktı sonra bana döndü. ‘’Adamı görmüyor musun? Bir deri bir kemik kendini zor taşıyor beni nasıl taşısın.’’ Başımı arkaya yaslayıp tavana bakmaya başladım ne zaman bitecek bu yolculuk. Omzumda bir ağırlık olunca o tarafa döndüm. ‘’Hey sana hayır demiştim.!’’ Omuzlarını silkip uyuklamaya devam etti. Bende başımı cama yaslayıp gözlerimi kapadım. Yaptığı şeyler aklıma gelince elimde olmadan gülümsedim. Gerçekten tam bir baş belası. Benim için uçaktaki yerleri değiştirmiş tamam bunu yüzüme söylemedi ama sonuçta yanımda oturduğuna göre benim için. Başımı iyice rahat ettirip kendimi uykuya bıraktım.

Omzunu bir kez daha dürtükledim ‘’Hadi ama! Uyansana çocuk!!’’ hafifçe kıpırdadı ‘’Bari ayaklarını çekte gidebileyim.’’ Uçağa göz attığımda neredeyse boşaldığını gördüm. Elimdeki su şişesine baktım sonra Zayn ‘a baktım sonra yine şişeye bakıp omuz silktim şişenin kapağını açıp azıcık elime döktüm ve onun yüzüne attım. Soğuk sudan irkildi ve sonunda uyanabildi. ‘’Sonunda.’’ Doğrulup etrafa baktı ‘’Geldik mi ya?’’ Sesli bir nefes verdim ‘’Evet, artık inebilir miyiz?’’ , ‘’Ah, evet.’’ Elini yüzüne getirip sildi ‘’Beni uyandırmak için yüzüme su mu attın?’’ Ayağa kalktım ‘’Kusura bakma ama böyle uyanabildin.’’ O da kalktı ve sonun da uçaktan çıkabildik. Tanrım, açık havayı seviyorum.! Gözüm kızları aradığında beni beklemeden önden gittiklerini anladım. Bende hiç acele etmeden valizlerin alınacağı yere ilerlemeye başladım. Birden arkamdan biri kolunu omzuna attı. Bilin bakalım kim? Kolunu ittirmeye çalıştım ama sadece çalıştım. ‘’Bıraksana!’’ , ‘’Hadi ama arkadaşına böyle davranman çok kaba.’’ Başımı ona çevirdim. ‘’Ya sen bela mısın? Önce gizlice yerlerimizi değiştirdin Demi ‘i uçağın ortasında bağırttırdın sonra yanıma oturdun, öptün beni bağırttırdın ve ben şimdi yine bağırıyorum!’’ omuz silkti ‘’Bağırma o zaman.’’ Kaşlarımı çattım ‘’Bağırttırma o zaman!’’ kaşlarını yukarı kaldırdı ve kendi gösterdi ‘’Ben mi bağırtıyorum sanki kafana silah dayayıp zorla bağır diyorum.’’ Yanımızdan geçen bir kadın durdu ve bize döndü ‘’Çocuklar siz utanmıyor musunuz ulu orta yerde bağırmaya?!’’ Zayn kadına döndü ‘’Pardon ama bir mesele halletmeye çalışıyoruz rahatsız oluyorsanız uzağa gidin.’’ Kadın elini beline koyup konuştu ‘’Rahatsız oluyorum ama buradan da gitmiyorum siz susmak zorundasınız.’’ Kadının kocası olduğunu düşündüğüm adam kolunu çekiştiriyordu ama inatçı yerinden hareket etmedi. ‘’Hiçbir şey yapmak zorunda değiliz eğer gitmiyorsanız dinleyin bizi o zaman.’’ Zayn ‘de beni onayladı ‘’Evet, haklı.’’ Uyuz kadın yerden çantasını aldı ‘’Siz zamane gençlerini anlamıyorum demin kavga ederken şimdi birbirinizi mi savunuyorsunuz. Sizinle uğraşılmaz hadi gidelim.’’ Kocasını da alıp uzaklaşmaya başladılar ‘’Yaşlı, moruk.’’ Fazla sesli söylemeliyim ki Zayn ağzımı kapadı. Elini çekip yüzümü ona döndüğümde demin olanların ne kadar saçma olduğunu düşündüm ve gülmeye başladım benimle beraber Zayn ‘de gülmeye başladı. Yanımızdan geçenler bize garip garip baktılar. Haklılar demin kavga ediyorduk şimdi gülüyoruz. ‘’Off kadının elini beline koyup bağırma-‘’ cümlemi bitiremeden gülmeye başladım. Sonunda derin bir nefes aldım ve dudaklarımı birbirine bastırdım. Zayn yine kolunu omzuma attı ve yürümeye başladık bu sefer bir şey demedim. ‘’Artık gidelim çoktan bizi bekleyenler çıldırmıştır.’’ Başımı salladım. Valizlerimizi alıp dışarı çıktık kızlarla, çocuklar oturmuş bekliyorlardı yanlarına ilerlediğimizde Louis hızla kalkıp Zayn ‘i incelemeye başladı. ‘’Ne yapıyorsun Loui?’’ Zayn ‘nin sorduğu sorudan sonra önce bana sonra yine ona baktı ‘’Geciktiniz bende Selena ‘nın artık dayanamayıp sana saldırdığını düşündüm.’’ Gözlerimi devirdim ‘’Oradan bakılınca saldırgan biri gibi mi duruyorum Louis.’’ , ‘’Bilmem, biraz.’’  , ‘’Her neyse.’’ Deyip kızların yanına gittim. ‘’Eee..gitmiyor muyuz?’’ Demi ayağa kalktı valizinin kolunu tuttu. ‘’Hadi, gidelim dışarıdan bir taksi ayarlayalım.’’ Zayn hemen yanımız da bitti. ‘’Taksiyle gitmenize gerek yok arabamı getirttirdim ben bırakırım sizi.’’ Hiç itiraz etmeden kabul ettim taksilerden nefret ediyorum. Çocuklar yüzlerindeki muzip ifadeyle bize bakarken vedalaşıp arabaya bindik, arka koltuğa oturacaktım ama kızlar izin vermedi olay çıkmasın diye uzatmadan oturdum.

Only You & IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin