Esir

Bölüm 18

Tessa debelenmeye devam ederken bir yandan da ağlıyordu."Ne oluyor burada?!"diyen sesle askerler birden dondu ve hızla kalktılar genç kadının üstünden.Catherina. Tessa hızla doğruldu.Geriye doğru kaçtı."Efendim biz sadece..."demeye çalıştı askerler."Şunları zindana atın!"dedi Catherina bağırarak. Tessa'nın yanına gitti."İyi misin?Ah güzel kızım."dedi saçlarını okşayarak Catherina."

Ben çok korktum onlar...onlar bana"derken ağlamaya başladı."Tanrıya şükür bana buraya geleceğini söyledin.Aksini düşünemiyorum"dedi Catherina Tessa'ya sarılırken.Genç kızı yavaşça kaldırdı.Tessa yüzünü sildi.Ağır hareketle eve doğru yürüdüler.

Gabriel elindeki taşlarla oynayan kadını izliyordu.Lydya uyumamıştı.Halbuki Gabriel ona masal bile anlatmıştı."Bunlar piyon.Anlamı piyadeden gelir.İlk hamle piyonla yapılır."dedi genç adam.Lydya'ya satrancı öğretmeye kararlıydı."Ve bu gördüğün gibi bir kale.İkinci kuvvetli taştır.Düz gider."dedi elindeki taşı göstererek."Bu ne Lordum?"dedi Lydya elindeki taşı göstererek."O bir fil.Savaşlardaki fillerden esinlenerek yapılmış.Hızlı gider ve çapraz gider"diyerek açıkladı Gabriel.Lydya heyecanla onu dinlerken gülmemek için kendini zor tutuyordu Gabriel."Ve buda at"dedi Gabriel elindeki taşı göstererek."Bu 'L' şeklinde hareket eder."diyerek devam etti genç adam."Şimdi anladıklarını anlat bana"dedi sırıtarak."Tabi Lordum.Piyon ile ilk hamle yapılır.Kale düz gider.Fil çapraz gider.At 'L' ile gider"dedi Lydya.Gabriel gülümsedi akıllı bir karısı vardı.Vezir ve şahı da anlattı Gabriel sıra oynamaya gelmişti.Bakalım Lydya ne yapacaktı?

Colin Lucy'i odaya bırakıp işlerine döndü.Evleri yarın hazır olacaktı.Artık gerçek bir aile olacaklardı.Asker talimini geçte olsa yaptırdı Colin.Gabriel olmadığından her iş ona kalmıştı.Ama Colin memnundu.Lucy ile mutlu olmamak ne mümkündü.

Leonard annesinin yanında denilenleri hazmetmeye çalışıyordu.Onun kadınına,evleneceği kadına dokunmaya çalışmaya kim cüret ederdi?"Üç kişiydi Leo.Tessa çok kötü"dedi Catherina.Bu sözlerden sonra Leonard hızla kalktı.Zindana girdi sinirle."Hangileri?"dedi kapıdaki askere.Asker üç kişiyi gösterdi.Leonard sinirle kapıyı açtırıp içeri girdi."Lordum biz bilmiyorduk."diyen adama bir yumruk geçirdi genç adam.Adam yere yığılırken diğerlerinden birine tekmeyi geçirdi Leonard.Sinirle üçüncü adama yürüdü."Hangi elinle dokundun ona!"diye bağırdı. Adam korkudan konuşamıyordu.Sadece elini gösterdi.Leonard adamın gösterdiği eli tutarak ters çevirip sıktı.Adam acıyla bağırırken Leonard elini dahada sıktı.Sonunda adam yere yığıldı.Leonard sinirle çıkıp kapıyı kilitletti."Yarın infaz edilecekler"dedi askere ve zindandan çıktı.Tessa'nın yanına gitmeliydi.Sakinleşmeye çalışarak odaya yöneldi.Sessizce kapıyı açtı.Tessa camdan dışarıya bakıyor gülümsüyordu."Tessa..."dedi sessizce."Lordum"dedi Tessa hızla kalkarak.Leonard hızlı birkaç adımla kadının yanın gitti."Sen iyisin değil mi?Tanrım.Seni yalnız bırakmamalıydım.Affet beni.Özür dilerim"dedi Leonard üzüntüyle."Senin suçun değil.Lütfen suçlama kendini"dedi Tessa. Leonard geri çekilip genç kadının yüzüne baktı.Çenesindeki çizikte gezdirdi elini."Bir şey yaptılar mı?Doğru söyle.Seni öptüler mi?Yada..."derken Tessa sözünü kesti."Seninim.Sadece senin"dedi Leonard'ın gözlerine bakarak."Tanrım.Özür dilerim"diyerek saçını öptü Tessa'nın."Yarın evleniyoruz"dedi kesin bir sesle.Başka türlüsü olmayacaktı. Tessa sadece onundu.Bunu herkes bilecekti.

Lucy gözlerini yavaşça açtı.Ne ara uyumuştu?Colin neredeydi?Yavaşça doğruldu Lucy.Pencereden dışarı baktı genç kadın.Kocasını gördü birden.Uzakta askerlere talim yaptırıyordu.Lucy'nin aklına bir süpriz fikri geldi.Colin'e bir sürpriz yapacaktı.Kocası bundan hoşlanacaktı.Emindi Lucie.Mutfağa gitti genç kadın.Gerekli malzemeleri aldı.Kocasına yemek yapacaktı.Odalarındaki ufak masaya koydu eşyaları.Yarın kendi evlerine gideceklerdi.Bu his harika bir duyguydu.Lucy hızla işine koyuldu.