harry potter hiçbir zaman görev için geçmişe gitmiyor.
1943 yılında yaşayan ve ilvermorny'den transfer gelmiş sıradan birisi. abraxas malfoy'un dikkatini çektikten sonra tom riddle'ın da hayatında kolaylıkla yer ediniyor.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Parfümünü değiştirmelisin."
Harry, fazla çamura bulanmamaya çalışarak kulağına fısıldanan şey ile dikkatini yine de bitkisinden çekmedi. Son olaydan sonra Tom'un yanında biraz utangaç davranıyordu. Bitkisini yeni bir saksıya yerleştirip Tom'a döndü.
"Ne demek istiyorsun?"
Harry, parfümünün hiç de kötü koktuğunu düşünmüyordu. Hem Tom bunca zamandır o kokudan rahatsız olduğunu da dile getirmemişti.
"Amortentia'daki kokun ağır bir kokuydu. Daha hafif bir şeyler kullanmalısın bence."
Harry, gülümsemesine engel olamadı. Bir kaç saat önce İksirler dersinde aşk iksirlerini bitirmişlerdi. "Belki değiştiririm."
"Biraz su ekledikten sonra dersi bitireceğim. Evet, bitkilerinize fazlasıyla su katıyorsunuz! Bay Prewett, daha yavaş lütfen. Bay Longbottom, yardımcı olabilir misiniz?"
Aldrich, Ignatius'un elindeki sulama spreyini alıp bilmiş bir tavırla onun bitkisiyle ilgilenmeye başladı. Aldrich, Bitki Bilimi dersinde en iyi öğrenci olmayı seviyordu.
Zil çaldığında Harry, o dersle ilgili her şeyinden kurtulup çantasını taktı. Seranın çıkışında önlüklerinden kurtulmaya çalışan Ron ve Hermione'yi gördüğünde Minerva'nın ona dediği şeyler aklına geldi. Emin olmasa da Tom'a söylemeli miydi?
"Tom."
Üstündeki önlükten yeni kurtulmuş Tom, "Evet?" deyip eldivenleri çıkartmaya başladı. Harry söyleyip söylememekte hala emin değildi. Tom, onun dudağını dişlediğini fark ettiğinde, "Sorun ne?" dedi Harry'nin önüne geçerek.
"Şey... Günlüğünü çalan kişi var ya? Belki o kişiyi bulmuş olabilirim ama belki! Yani emin değilim."
Harry, sonlara doğru sesini istemsizce yükseltmişti ama bunu belirtmeliydi. İnsanları suçsuz ise Tom ile uğraştırmak istemezdi.
"Kim ve nereden anladın?" dedi Tom kaşlarını çatarak. Eğer gerçekten bulmuşsa Basilisk ile melez veya safkan bile olsa taşlaştıracaktı.
"Minerva ile konuşurken o söyledi. Defteri bulduğum gün seninki gibi siyah ve deri kaplıklı bir defterin yeni gelen kızın elinde gördüğünü söyledi. Hem onun günlüğü olduğunu söylemiş ama dediğim gibi Tom, emin değilim. Belki onun da öyle defteri vardır. Yeni gelen birinin seninle bir derdi de olamaz gerçi--"
Tom, "İlgileneceğim." dedikten sonra gözleri Ron'un üzerine kaydı. Hermione'yi çok tanımasa da karşı karşıya geldiklerinde dik duruşlu bir kız olduğunu az çok anlamıştı ama Ron'u daha iyi sorguya çekebilirdi.
