Ufaklık ve Playboy

BABA

Dedicated to @rains_voice I love u and thanks for everything (:

Bölümler kısa da olsa sık yayınlayacağım için bunu mazur görün. Olaylarda henüz fazla hareketlenme olmadığı ve benim de vaktim az olduğu için böyle olmak zorunda. Bir de küçük bir açıklık getireyim. "Geçen bölümde Luke başından geçenleri düşünürken babasının öldüğünü söyledi ama okul müdürü onun babası değil miydi?" diye bir soru geldi. Hikayede yanlışlık yok. Olaylar ilerledikçe Luke'un ağzından olan kısımlarda her şeyi anlayacaksınız. Ama ben daha rahat anlamanız için o açıklamayı bu bölüm içinde yaptım. İyi okumalar :D

LUKE'DAN

Arabayı hastanenin otoparkına park edip Johnathan Clarkson'ın odasını aramaya başladım. Hatırladığım kadarıyla 3. katın soldan 2. odası onundu ama orada başka bir doktor vardı. Hastaneyi bir süre daha arasam da hiçbir katta onun adını göremedim. Tek çarem birine sormaktı.

Tam karşımdan gelen hemşire ise buna çok uygun görünüyordu. Koşarak yanına gidip omzuna dokundum.

"Johnathan Clarkson'ın odası ne tarafta acaba? Acil olarak görüşmem gerekiyor."

Hemşire yüzüme baktıktan hemen sonra yanakları kızardı ve kafasını tekrar eğdi. Cevap vermeden geldiği yöne dönünce peşinden gitmek için hareketlensem de başka bir hemşire görmemle bundan vazgeçtim. Zaten oldukça tuhaftı.

Diğer hemşireye de aynı soruyu sordum ve verdiği cevapla şoka uğradım. Nasıl yani "Hiçbir şekilde tanışmışlığı olmayan bir hastasıyla odasında karısı tarafından uygun olmayan bir şekilde yakalandı ve bu yüzden görevinden atıldı"!? Ne demekti bu şimdi!?

Adam evli miydi? Ve evli olmasına rağmen bir hastasıyla odasında uygun olmayan şeyler yapmıştı? Ve bir de Chloe'ye numarasını mı vermişti? Bu adamda bir bokluk olduğunu tahmin etmiştim zaten.

Siktir yaa! Hayatımda ilk kez onu üzmek veya sinirlendirmek dışında bir şey yapmaya kalkışıyorum ve o da yarıda kalıyor. Hemşireye teşekkür edip çıkışa yürüdüm.

Bunu Chloe'ye söyleyip söylememekte kararsızdım. Kağıdı yırttığım için böyle saçma bir bahane uydurduğumu düşünecekti. Ama söyleyecektim. Söylemek zorundaydım..

****

Arabamı sitenin altındaki küçük otoparka koydum. Zaten çoğunun arabası yoktu bu yüzden küçük bir otoparkı uygun görmüşlerdi. Yürüyerek siteye girdim.

Bir ab önce eve girip Chloe'ye olanları anlatmak istiyordum ama ayaklarım beni babamın kaldığı eve yönlendirdi. Neden oraya gittiğimi bilmiyordum ama babam kapıyı çoktan açmışken geri dönmek istemedim.

Beni karşısında gördüğüne sevinmişe benziyordu. Chloe ve beni özellikle eş yaptığını anladığımdan beri onunla konuşmama kararı almıştım. Ama ne olursa olsun o benim hayatta kalmamı sağlayan kişiydi bu yüzden ufak bir tebessümle karşılık verdim.

Onunla konuşmak istediğimi anlamış olacak ki kapıyı ardına kadar açıp beni içeri çağırdı. Ben ayakkabılarımı çıkarana kadar o koltuğa yerleşmişti bile. İçeri girip kapıyı kapattım.

Bu büyük evlerin içi bizimkilerden biraz daha farklıydı. Salon ve mutfağın yerine bizimkinin tersiydi. Merdiven de mutfaktan değil salondan başlıyordu. Evin büyüklüğüne bakılırsa üst kattaki odalar da bayağı genişti.

Gözlerimi merdivenden ayırıp ona çevirdiğimde koltuğa vurarak beni yanına çağırdı. Yavaş adımlarla yanına gidip aramızda biraz mesafe bırakarak oturdum.

Bunu özellikle yaptığımı farkettiğinde koltukta kayarak bana yaklaştı. Onunla ilgilenmiyormuş gibi davranıyordum ama aslında onu özlemiştim.