Gerçektende de köpek gibi merak etmiştim. Onu takip edecektim hatta hızlandım. Amaa Les yanıma geldi. Ofladım koluma girdi.
-Reb neler oluyor neden İLK derse girmedin bir sorun mu var yani benim bilmediğim ?
Les artık beni sık boğaz etmeye başlamıştı. Ama onun tatlı görünüşüne kızamıyorum bile. Ama bu sefer canıma tak etti. En iyi arkadaşım olabilirsin evet ama küçük çocuklar gibi lisede de hep seninle gezinemem. Tek seninle arkadaşlık kurabilirim diye bir şey yok.
Bağırara:
-Bak Les yeter artık yani biz küçük değiliz bütün herşeyimi sana anlatmak zorunda değilim. Yani ilk okulda değiliz. Seninle dolaşmak istemiyorum artık yeter. Beni sık boğaz etmeye başladın. İlk okullar gibi koluma giriyorsun. Ve ben seni sırf üzmeyeyim diye bunlara katlanıyorum.
-Re-rebecca bu sen misin?
-Evet benim
Evet bendim ömrümde hiç olmadığım kadar emin gibiydim konuşurken. Les ağlayarak yanımdan uzaklaştı. Bende sınıfa girdim. Hoca panoya bbizim oturma şemamızı çizmiş. Ben en arkanın bir önünde ve kiminle oturuyorum EDWAR ?
Ben onunla oturmak istemiyordum. Öğretmenler odasına gittim. Odaya girdim. Benjamin hocayı aramaya başladım. En sonunda gözüm onu kesti. Cam kenarında elinde gazete burnuna kadar inik gözlüğüyle gündemi okuyordu. Onun yanına doğru gittim. Giderken oturma şeması yazılı kağıdı da elimde getirdim. Ve korka tırsa söze giriştim.
-Şey hocam size bir şey demem lazım ?.
Hoca tam keyifli yerine gelmişti 'Bulmaca' sayfasına gelmişti ki ona ben sordum. Bana doğru baktı. Gözlüğünü indirdi beni süzde ve tekrar gözlüğünü taktı.
-Ne istiyorsun ?
-Hocam panoya bir oturma şeması asmışsınız. Ben en sondan ikinci sırada oturuyorum. Ve yanımdaki arkadaşım Edward.
-Ee ?
-Hocam ben Edward ile oturmak istemiyorum lütfen beni bağışlayınç
-Hayır hanımefendi. Ben size göre o şemayı koymadım. Edward ile oturmak isteyen o kadar çok genç kız vardı ki ben seni seçtim.
Korkmaya başlamıştım hoca ayağa kalktı. Ve işaret parmağını gösterip beni tehdit eder gibi konuşmasına devam etti.
-Bununla gurur duyman gerekirken birde ben Edward ile yan yana oturmak istemiyorum. Şimdi burayı terk et.
Hoca ya 'BULMACA' sayfasına geçemediği için bana ÇOK kızdı. Ya da bana uyuz oldu. Herkes onunla oturmaktan gurur duyabilir ama ben asla ama asla gurur duymayacağım. Beni ağlattı. Bütün öğretmenlerimin arasında ağlattı beni. Ve rezil olmuştum. Herkes o beni azarlarken bana bakıyordu. Kıpkırmızı olmuştum. Ağlayarak odadan çıktım. Tam çıkarken kolidorun en uzağında Edward'ın arkadaşlarını gördüm. Bana koşarak geliyorlardı. Yanıma geldiklerinde soluk soluğa söze giriştiler.
-Rebeka
-Rebecca
-Her ne boksa Edward'ı gördüm konuştuk geliceğini söyledi.
-Peki neredeymiş?
-Okuldan biraz yürüdükten sonra Ayşe Gazino mu ne var onun arkasında çöplük bir alandaydı.
-Olum siz salak mısınız neden getirmediniz ?
Birisi elini yumruk yapıp kafam 'Tantan' vurdu. Elini tuttum tokat attım onlarda söze giriştiler.
-Çok akıllısın Rebeca
-Reb de
-Üff gel dedik ama istemedi.
-Tamam ben gidiyorum
Biraz yürüdükten sonra Edward'dan sonra gelen baş lider olan John bağardı
-Nereye?
-Edward'a
-Dur gitmemelisin.
Deyince arkamdan koştular neyseki beni mahhallede hiç kimse yarış konusunda geçememiştir. Koşarak okuldan uzaklaştım. Ayşe gazino ayşe gazino. Neredeydi bu. Biraz yürüdükten sonra ileride yanıp sönen bir şey gördüm ilerledikten sonra yazısı belirdi AYŞE GAZİNO. Evet buldum arkasını dolaştım çöplüğüde bulmuştum. Çok pis kokuyordu. İleride birisini gördüm.
-Edward?
-Reb ?
Koşarak yanına gittim. Üstü yoktu. Göğsü ise kan doluydu.
Ne oldu sana ?
-Gitmelisin.
-Hayır.
Hemen yanında bir jiley görmüştü kanlıydı. Gözlerimi pörtlettim. Yoksa. Koluna baktım sırasıyla çizikleri vardı. Aman tanrım Edward :(
-Ben yanlış kişiyim Reb git burdan.
-Hayır seni almadan gitmeyeceğim. Ayrıca seni sevmiyorum.
Yalan. Ben Yanlış kişiyim beni sevme derken bile sana daha çok bağlanıyorum Edward ama şimdilik sevdiğimi bilmemen gerek. Onu omzuma aldım. Çok ağardı. Bir taksi çağardım. Ve Edward'ı evine götürmesini söyledim. Neyseki bana adresini vermişti. Kağıda adresi yazdım. Taksiciye verdim. Bir 20 Tl tutuşturdum. Araba uzaklaştıktan sonra. Edward'ın eşyalarını toplamaya gitmiştim. O kıvırcık saçı tüm eşyalarına sinmiş. Ayy yerim çok şirin.Eşyaları çantama doldurdum. Okula gittiğimde okul kapanmıştı. Koşarak servise yetişmeye çalıştım. Ama ben koşana kadar servisin ucunu gördüm. Of 5 kuruş param yok. Ne yapmalıyım durağa oturdum. Bir iki dakka sonra ablamı aramak aklıma geldi. Of salağım. Telefonumu çıkarttım. Aramaya başladım. Çalıyordu ve açtı.
-Alo abla servise yetişemedim lütfen beni al.
-Geliyorum ne kadar salaksın ya.
-Kapa çeneni.
-Unutmaki oraya gelmeyede bilirim tam olarak nerdesin ?
-Okulun önündeki duraktayım hadi kapattım.
-Grş
Ben de o sırada edward'ı düşünmeye başladım. Gömleğine baktım ve deri ceketine. Acaba taksici bırakmışmıydı?. Her neyse. Kıyamam ben ona. Ben bunları düşünürken ablam gelmişti. Evet tek başıma yürüyebilirdim ama eve yeni taşındık ve henüz evi iyi bilmiyorum. Yürüyerek eve doğru gittik. İkimizde ya telefonla yada kitapla uğraşıyorduk. (ben kitap o telefon.) Olley yarın yine onu görücem bunu derken hafif bir gülümseme oldu. Ablam görmüştü.
-Hayırdır külkedisi?
-Sanane.
-Uf abla kardeş neden hiç konuşamıyoruz.
-Her bişeye burnunu sokuyorsunda o yüzden.
YENİ BÖLÜM GELDİ SİZLERİ SEVİYORUM. UMARIM BEĞENİRSİNİZ <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Sen Lazımsın
Genç KurguHarry Styles - Edward ------------ Zengin bir adam. Bir o kadarda tehlikeli. Kıvırcık saçlarıyla kızların gönüllerini yakıyor. Tatlı bir görünüşe sahip. Ama farklı. Herkesten farklı. İlk Züppe sonra Melek. Bunları aynı anda becerebiliyor. Bilekleri...