GİZLİ NUMARA

#7

Arzu'nun ağzından

Yasemin benim en değerli arkadaşım,dostum,kardeşim ve bazen de ikizim olurdu.   Ben onunla 8. sınıfta tanışmıştım , hiç diğer kızlara benzemiyordu, bazen deli dolu olur hiç kimse enerjisine engel olamaz, bazen olur o gün neredeyse hiç konuşmazdı sınıfta varlığı ile yokluğu anlaşılmazdı.
Ortaokuldayken Denizli Fen lisesine gitmek istiyordum,  Yasemin ise Denizli Acıpayam Fatih Meslek ve teknik Anadolu lisesine gitmek isterdi.
Şimdi ise ikimizde aynı Lisede aynı sınıfta ve aynısırada oturuyorduk. O benim üzülmemi istemez ne de ben onun.Şimdi ise midesinde ki problem yüzünden hastahaneyiz. Size bir sır vereyim mi ? Eğer Yasemin gibi bir arkadaşınız varsa hastahaneden çıkmazsınız, neden mi ? Kız tam bir baş belası lan. Gittiği yerlerde veya bulunduğu ortamda illa ki bir belaya bulaşır. Her neyse konumuz bu değil , ben gidip şu kıza yiyecek bir şeyler getireyim.

" Merhaba , ben 2 tost ile 3 tane çay alacaktım." Yasemin tam bir tiryakidir,
çay onun yaşam kaynağı.

"Tabii ki hemen hazırlıyorum, başka bir isteğiniz var mı?"

"Yok teşekkürler." Kantin çalışanı isteklerimi yaparken etrafıma bakıyordum, çok sakin ve soğuk bir havaydı sanki fırtına öncesi sessizlik gibi.

" Buyurun siparişleriniz."

"Teşekkürler, borcum ne kadar ?"

"15 ₺ hanımefendi." Parayı verip hastaneye geri döndüm.
Asansör' e binmektense merdiven çıkarım daha iyi , küçüklüğümden beri asansörlerden korkmuşumdur. Hani hep olurya binersin asansöre tam düğmeye basarsın ve asansör aşağı inerken aniden durar ya , işte ben ondan korkuyorum bu yüzden binmiyorum o lanetli alete.

Merdivenleri zar zor çıktım ve 3. katın koridoruna girdim, Yasemin'in oda numarası 1025 di sağa dönünce son odaydı. Elimde çaylar kolumda ki poşette de tostlar vardı, tam sağ tarafa dönerken bir kapıya çarptım. Ama burada kapı yoktu ki.

" Ahh elim yandı!"

" Ben çok özür dilerim, önüme bakıyordum da."

"Yürürken telefona değil de önüne bak be , senin yüzünden çayım döküldü!"

"Ne yanii? Şu an elinin yanması sorun değil, çayının dökülmesi mi sorun?"

" Kardeş "sevipte kavuşamadığımız kişiler yüzünden yüreğimiz yanmış , elimizin yanması mı sıkıntı olacak."

Ben böyle söyleyince çocuk (tahmini benden 1-2 yaş büyük) yüzünde bir tebessüm oluştu.

" Hayırdır neye gülüyorsun? Şeytan mı gıdıklıyor."

"Yoooo sana gülüyorum."

"Ne hakla gülüyorsun?" Bu kim ki ya gülüyor.
Ben ona dik dik bakarken birden gözüm yanağında ki çukura kaydı.
1. Çok güzel gülüyor
2. Gamzesi var lan gamzesi hem de iki tarafta da .

" Bakıyorum da gözlerin gamzelerime hayran oldu. İki saatten beri gamzelerime bakıyorsun."

" Ne alakası var  ben..... şey.... ben arkanda ki odaların birisinde arkadaşım var hangi oda diye bakıyordum." Evet anladı , çok mu belli ettim acaba. Aman boş ver ne hali varsa görsün .

" Peki madem , geçmiş olsun selam söyle arkadaşına."

" He he söylerim baş üstüne."

Adını bilmediğim gamzeli çocuğun yanından geçip Yasemin'in odasına girdim. Elinde telefonuyla bir şeyler yapıyordu, beni görünce hemen bıraktı.

"Noldu neden beni görünce telefonu bıraktın."

"Hiiiççççç, öyle ne var Ne yok bakıyordum."

" Yasemin doğru söyle ne bok yedin!"

"Valla bi şey yok, hem sen neden bu kadar geç kaldın açlıktan serumun borusunu kemirdim ben."

"Yok ya şey oldu da biraz şey işte....ımmm...... şey."

"Aman seninle uğraşmamam hani nerede çayım ve tostum , açım ben aç."

"Al be al , ben zaten senin doyduğun zamanı hatırlamıyorum ki."

" Konko hono bono mosoj oton çocok vor yo?"

"Ne diyosun be önce şu ağzındakileri bitir de konuş."

"Kanka hani bana mesaj atan çocuk var ya?"

"Eeee nolmuş ölmüş mü?"

" Yok ölmemiş ama az kalsın ben ölüyordum."

"Yasemin bana bilmece sorar gibi söyleme ne diyeceksen de!"

" Şimdi okul çıkışında sen bana hadi bir yerlere gidelim dedin ya , bende akşam dayımlar gelecek olmaz demiştim ya, ben eve geldiğimde üstümü falan değiştirdim tam televizyonu açtım kapı çaldı. Kim o dedim postacı gelmişti, kapıyı açtım ve postacının elinde kocaman kırmızı bir kutu ve üstünde bir gül vardı. Kutuyu açtım bil bakalım içinde ne çıktı?
6 tane çikolatalı süt ve BURAY imzalı bir t- shirt vardı ve imza gerçekti.
Kutunun içinde de bir zarf var üstün de de Çikolata süt sevdiğini,
Tam bir BURAY hayranı olduğunu ,
Uğurlu rakamının 6 olduğunu hiç bir zaman unutmayacağım GAMZELİMM...❤️ yazıyordu"

Şuan şok içinden çıkılmaz hale geldim, çünkü bu anlattıklarına inanmak çok güç.
Yasemin tostunu yerken odanın kapısı çaldı, Yasemin kapıya bakmamı istedi.
Oturduğum yerden kalkıp kapıya gittiğim de gördüğüm şey ile donup kaldım......