"Hyung sana bir şey soracağım ama kızmak ve yalan söylemek yok."
"Neden yalan söyleyeyim Bam?"
"Programda Dahyun ile cidden sevgili gibi konuştunuz. Yani siz.."
"Hayır Bam sadece Dahyun programda olduğumu biliyordu. Ona normalde canı falan demem. Orada deyince ayak uydurdu o kadar. Aramızda bir şey yok. Olamaz da."
Bambam'ın sorusunu cevaplayıp odama gittim ve direkt yatağa yattım. Normalde üstte yatıyordum ama malum ayak çatlayınca.
"Hyung biraz konuşabilir miyiz? Sana.. Bir şey anlatmalıyım."
"Tabi Jack."
"Dahyun ile cidden sevgiliysen söyleyebilirsin. Yani s-seni yargılamayız biliyorsun."
"Hayır Jackson. Dahyun ile sevgili falan değiliz. Aynı şeyi soruyorsunuz sürekli. Böyle bir şeyin olması im-kan-sız."
"Neden ki? Sonuçta güzel, eğlenceli ve tatlı bir kız. Neden sevgili olmayasınız ki?"
"Sorun bu işte Jackson. Tatlı bir 'kız' Ya da neyse boşver. Uykum var benim."
"Hyung bir şey daha söyleyebilir miyim?"
"Evet?"
"B-ben yukarıda uyuyamıyorum. Seninle uyusam?"
Yatakta kenara kaydığımda neşeyle yanıma yatıp bana sarılmıştı. Buna alışmaması gerekiyordu. Ama bunu simdi düşünmek istemiyordum. Sadece Jackson'a sarılıp bu uykunun keyfini çıkarmalıydım. Kollarımı ona sarıp kafamı boynunun üzerine yerleştirdim.
Galiba şuan ölmeliydim.
...
3 Hafta Sonra
"Mark hyung alçı hala yeterince ayağında kalmadı. İyi olduğuna emin misin?"
"İyiyim Jaejae. Hem bu şova alçıyla çıkamam. Takım elbise falan yani."
Gömleğimin yakasını düzelttim ve kravatımı bağladım. Ceketimi de giyip giyinme odasından çıktım. Birazdan idol çiftleri olarak bir sahneye çıkacaktık. Daha doğrusu ben sürpriz yumurta olacaktım ve Dahyun'u haberi olmadan (!) oturduğu yerden kaldırıp sahneye götürecektim. Sahnede de ormantik anlar yaşayıp shipperların gönlünü yapacakmışız.
"Gülümse Mark. Gülümse ki anlamasınlar."
Aynada kendi kendime bakıp kurduğum cümleyi uyguladım. Mikrofonumu taktıktan sonra birkaç dakika önce sahneye çıkan idollerin arkasından sahneye çıktım. Beni görünce biraz şok olmuş gibiydi fanlar. Kameralar Dahyun'a dönünce ceketimi ilikleyip merdivenlerden Twice'ın masasına indim. Gülümseyerek elimi Dahyun'a uzattım.
"Müsaadenizle kızlar."
Mikrofonum açık olduğu için rahat rahat konuşuyordum. Dahyun elimin üzerine elini koydu. Ayağa kalktığında yan yana ve el ele sahneye çıktık. Dahyun'a da bir mikrofon verdiklerinde bir elimle elini, diğer elimle belini kavradım. Slow şarkıda dans ederken gülümsemeye çalışarak bu saçmalığın bitmesini bekledim.
...
"Aramızda yeni ve genç bir çift var! GOT7'ın en büyük ve dövüş sanatlarında bizi şaşkına çeviren üyesi Mark ile Twice'ın beyaz tofusu, varyete şovu için doğan bir idol Dahyun! Yeni çiftimizi tebrik edip sahneyi onlara bırakıyoruz."
Bundan neden benim haberim yok? Dahyun'a baktığımda o da sorar gözlerle bana bakıyordu. Sahnede bir tek ikimiz kalınca ne yapacağımı bilemeyerek Got7'ın masasına baktım. Çok güzel. Jackson ve Jaebum uyuyor, Youngjae hayranlarla sohbet ediyor, maknaeler de Jinyoung ile uğraşıyordu.
"Ee daha daha nasılsınız? Ne yapmalıyım?"
Ufak bir şekilde gülünce bizimkiler bana bakmışlardı. Ne yapayım? Gülmeyeyim mi? Jackson çok üzgün bakıyordu. Gözlerimiz bululunca gülümsedi ama bu gülümsemenin yalan olduğu her halinden belli oluyordu. Youngjae onun kolundan hafifçe tutup kaldırdı ve birlikte lavaboya doğru gittiler. Meraktan ve birazcık da endişeden dolayı seyircilere veda edip koşar adım tuvalete gittim.
"Youngjae yapamıyorum. Olmuyor.."
Jackson.. Ağlıyordu. Kapıdan beri onları izledim. Jackson'u öyle görmek içimde bir şeyleri parçalamıştı.
"Jack dayanmak zorundasın. Bunu söyleyemezsin. Bu olmaz. Çok.. Çok-"
"Yanlış mı? Umurumda değil. Nefret mi ederler? Zaten ediyorlar. Atılır mıyım? Kesinlikle. Ama bunların hiçbiri yüzünden kendimi zorlamıyorum. Benim kendimi sınırlama sebebim o. Ona bunu söylersem bana kızmaz veya bana acımaz. Kendi içinde savaş verir. Beni üzmemek için yapabileceği her şeyi yapar ve kendi üzülür. Onun üzülmesindense, ben ölürüm daha iyi."
Kapının önünden ayrılıp bekleme odasına gittim. Dahyun da oradaydı. Yüzümdeki ifadeyi görünce ayağa kalktı. Anladı belki de, belki de sadece üzgün gördüğü içindi. Ama bana sarılıp 'Geçecek' dedi. Belki de haklıydı. Geçerdi. Ama ne zaman?
∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆
Yeni teelfonuma alışmaya çalışıyorum ama klavye daha CL'i bile tanımıyor ya ;__;
Öbür telefonumda fazla yazdığım için hepsini kaydetmişti ama bunda yazamıyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
*Lie* (MarkSon)
Fanfiction"O benim arkadaşım Jackson! Şirket bu açıklamayı yaptı diye beni yargılayamazsın." "Mark daha fazla dayanamıyorum. Şirket istedi diye sevgili gibi davranıyorsunuz, şirket istedi diye aynı arabaya biniyor, aynı programlarda konuşuyorsunuz. Birbiriniz...