1 Hafta Sonra
Jackson ile son kez sahneye çıkacaktık yarın. Uzun bir süre daha uzak kalacaktık ve bir hafta boyunca hiç konuşmamıştık. Onu.. özlemiştim.
"Mark hyung uyu artık. Yarın çok işimiz var."
"Jinyoung uyuyamıyorum ne yapmam lazım?"
"Ne bileyim hayal falan kur."
"Hayal mi?"
"Çocukken öyle yapardım. Ama şuan o kadar yorgunum ki hiçbir zaman vakit bulamıyorum buna."
"Hayale gerek yok. Böyle uyusam daha iyi."
...
"Jackson ne zaman gelecek?"
"Bilmiyoruz. Birazdan gelir herhalde. Birazdan sahneye çıkacağız."
"Geldim geldim sakin olun."
"Sonunda! Hadi otur hemen makyajın yapılsın. Neden geç kaldın?"
"Gece uyuyamayınca sabah geç kalktım."
"Uykunu bir düzene sokman lazım Jackson."
"Biliyorum Jaebum hyung. Ama elimde değil."
"Biraz daha dikkatli ol."
...
"Fanlarımıza karşı dürüst olmak istiyorum. Çünkü siz bizi hiçbir zaman üzmediniz. Bizim gülüşümüzün kaynağı oldunuz. Son bir haftadır Jackson bizden ayrı bir evde kalıyor. Bunu biliyorsunuz. Sebebi de.. Biz biraz tartıştık. Bunu bilmeye hakkınız var bence. Jackson'a söylemek istediğim şeyler var. Jackson-ahh. Önceden saçların yıprandığı için sana özel kremler alır, saçların için endişelenmemeni söylerdim. Aynı şeyi keşke kalbin için de yapabilsem. Özür dilerim Jack. Lütfen üzerinde bir sürü Pokemon oyuncağı olan ranzamıza ve dağınık ama güzel odamıza geri dön. Sen olmadan orada uyumak istemiyorum. Çok üzgünüm. Sana bir daha asla kötü davranıp kalbini kırmayacağım. Sen olmadan.. O odada uyumak çok zor. Ve biliyor musun? Horlamanı çok özledim."
Dolan gözlerimden yaşlar akmaya başlarken kollarımı iki hana açtı. Seyirciler 'Jackson!' diyerek bana sarılmasını istiyorlardı. Mikrofonunu ağzına götürüp konuşacağı anda gözyaşlarına boğulunca mikrofonunu Jaebum tuttu. Gülümseyerek bana bakıyordu. Jackson mikrofonu tekrar aldı ve titreyen sesiyle konuşmaya çalıştı.
"Şunu söylemeliyim ki bir haftadır uyku problemi çekiyorum. Yurtta sarılarak uyuduğum bir oyuncağım vardı vr onu yanıma almamıştım. Tekrar yurda gitmek istemediğim için kalmıştı. Oyuncağıma sarılsam bile uyuyamadığım günlerde Mark Hyung ile uyurdum. O buna hiç kızmazdı. En son tartıştığımız gün bunu düşündüm uzunca. Ben rahatça uyuyamazdım. Onunla küsken ona sarılamazdım. Uyumama yardım edemezdi. Ben uyusam bile.. O uyuyamazdı. Çünkü biliyorum. Mark hyung yalnızlıktan korkar. Eminim ki Jinyoung onun odasında uyudu bir hafta boyunca. Ve itiraf etmek gerekirse yurda, odamıza dönmeyi çok istiyorum. Özür dilerim hyung."
Bana doğru ilerleyip kollarını bana sardı. Gözyaşlarımı tutmakta hiç bu kadar zorluk çekmemiştim, zaten tutamadım.
"Hyunglarım cidden çocuk gibiler."
Herkes Bambam'e gülerken Jackson ban bakıp gülümsemişti. İşte bu.. Bu cidden içten bir gülüştü.
"Odamıza geri dönecek misin?"
"Ben oradan ayrılamam bir daha."
...
"Evine tekrar hoşgeldin Jackson hyung! Sensiz çok sıkıcıydı. Bir daha gitme."
"Gitmeyeceğim Bam. Saçmalama."
Telefonumdan çıkan bildirim sesi odayı doldururken telefonu açıp mesaj kutusuna tıkladım.
Gönderen: JYP
'Bugünki konserden sonra arkadaşlarınıza veda etseniz iyi olur. Çünkü yarın sizi şirketten atacağım. Seni Jackson konusunda uyarmıştım Mark. Ondan uzak duracağını söylemiştim. Yarına kadar ya MarkSon'u öldürün, ya da Got7'ı. Diğer üyelere solo albümler yapacağım. Emin ol siz olmadan çok daha iyi olacaklar.'
Evet.. MarkSon öldü. Got7 da öldü.
"Jackson bir gel. Bunu okuman lazım."
Jackson mesajı okurken bir çözüm arıyordum. İllaki vardır değil mi? Got7'ı da, MarkSon'u da kurtarmanın bir yolu vardır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
*Lie* (MarkSon)
Fanfiction"O benim arkadaşım Jackson! Şirket bu açıklamayı yaptı diye beni yargılayamazsın." "Mark daha fazla dayanamıyorum. Şirket istedi diye sevgili gibi davranıyorsunuz, şirket istedi diye aynı arabaya biniyor, aynı programlarda konuşuyorsunuz. Birbiriniz...