Kyle kafası karışık bir şekilde sarayın bahçesinde dolanıyordu. Etrafında olup bitenlere aldırmıyordu ama etrafındakiler onun davranışlarına aldırıyordu. Sarayın nöbetçi askerleri şaşırmış bir şekilde onu süzüyorlar ve bulunduğu durumu anlamaya çalışıyorlardı.
Dışarıdan o kadar mı kötü görünüyordu?
Bunu düşünür düşünmez cevabını kendi verdi. Elbette kötü görünüyordu. Onun son bir hafta içinde yaşadıklarını sıradan bir insan yaşasaydı halini nice olurdu.
Kyle gözüne kestirdiği ilk banka oturdu ve düşünmeye başladı. Gerçekten Gloria bir Peri olabilir miydi? Ya sadece dikkat çekmek için yapıyorsa? Hayır. Eğer böyle bir şey olsaydı tanıştıkları ilk zaman açıklardı. Durum ciddiydi. Gloria bir Peri'ydi. Ve onun dediklerini yapması gerekiyordu.
Ama bir Peri'yi sevmeye devam edebilir miydi?
Sonuçta Gloria aynı Gloria'ydı. Neden sevmeye devam etmesindi ki? Değişen pek bir şey yoktu. Sadece onun sakladığı bir sırrı öğrenmişti. Ortada kötü bir durum yoktu. Sadece alışılmışın dışındaydı.
Derin bir nefes aldı.
Kafası karışmıştı. Bu doğaldı. Daha küçüktü. İleride daha çetin ceviz sorunlarla karşılaşacaktı. Bununda farkındaydı. İşte bu yüzden durumu yavaş yavaş sindirmeye çalıştı. Ve içinden saymaya başladı.
1, 2, 3...
Gloria bir Peri.
...4, 5, 6...
Ama aynı kişi.
...7, 8, 9...
Ben ise hala ona aşığım!
...10.
Gözlerini tekrar kapattı ve tekrar derin bir nefes alıp, zihnindeki bütün gereksiz ve kötü düşüncelerle dışarıya verdi. Zihni boşalmıştı. Artık yavaş yavaş kabulleniyordu. Zaten önünde sonunda yapması gereken şey buydu. Çünkü karşısındaki sıradan birisi değildi. Kalbinin tek sahibiydi.
"Şimdi geri dön ve ona sımsıkı sarıl bakalım!"
Oturduğu banktan hızla kalkarak koşar adımlarla saraya yöneldi. İçinde heyecan kıpırtıları oluşmaya başlamıştı. Sarayın girişinden içeri girerken kalbi daha da bir heyecanla çarptı. Koşar adımlarla koridoru geçip taht odasına geldiğinde Gloria'nın hala tahtta oturduğunu gördü.
Ve Gloria da onu gördü.
"Kyle ben sanmıştım ki..."
Gloria cümlesini bitirmeden Kyle ona sımsıkı sarıldı ve ardından kulağına fısıldadı.
"Sen benim hayatımın tek gerçeğisin. Seni ne olduğun beni ilgilendirmiyor. Çünkü sen hep Gloria'ydın ve hep de öyle kalacaksın."
Gloria bu sefer onu sımsıkı sardı. Biraz daha sıkarlarsa birbirlerini bedenleri yekvücut haline gelecekti. Ama onlar anı bozmadılar. Saniyeler dakikaları kovaladı. Dakikalar da saatleri. Güneş gökyüzünden kaybola kadar orada öylece birbirlerine sarıldılar.
"Artık yemek yemeliyiz."
Gloria istemeyerek de olsa Kyle'dan ayrıldı ve taht odasından çıkmadan önce elini tutması için Kyle'a elini uzattı.
"Bunu normalde erkeklerin kadınlara yapması gerekmiyor muydu?"
"Bu seferlik böyle."
Gloria omuzlarını silkti. Kyle elini tutarak ona eşlik etti ve birlikte yavaş yavaş taht odasından ayrıldılar.
![](https://img.wattpad.com/cover/136063476-288-k933701.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KERB ELEMENTLERİ 2 - SAVAŞÇI
FantasyTaşlar Mandıragora Cadısı tarafından çalındı ve düzen yıkılmak üzere! Savaş başladı. Hiç kimse başka birine acımıyor! Mutlak güç için her birey savaşıyor! İhanetler. Gizli kalmış sırlar. Komplolar ve daha bir çok gizem gün yüzüne çıkıyorken birbirl...