Sadist And Masochist [B×B]

5. Bölüm: Charlie İle Güzel Bir Gün Mü?

  İyi okumalar...

Yarım saatlik bir yolculuğun ardından alışveriş merkezine gelmiştik. İçimde nedensiz bir korku vardı, daha önce tanımadığım bir adamla alış veriş merkezinde bir gün¿...

Herhangi bir kabine sokup zorla ırzıma geçmeyeceği ne malum? Tamam belki ben biraz abartıyorum ama-

"Arabadan inmeyi düşünüyor musun?! Yoksa eve geri mi dönelim?"

Charlie'nin sesi ile düşünce alemimden çıkıp gerçek hayata dönmüştüm.

"Tamam iniyorum"

Arabanın kapısını açıp arabadan inmiştik, Charlie yanıma gelip kolunu omzuma atmıştı.

Tamam kısa olabilirim ama buna ne gerek- bi dakika Charlie kolunu omzuma mı atmıştı? Aman tanrım! Bi dakika neden ellerim terlemeye başladı? Kalbim neden eski ritminden daha hızlı atıyor? Yoksa.. Saçmalama ve yürü Mike! Adam yarım saattir sana bakıyor.

İç sesimle bir süre cebelleşdikten sonra bana bakan Charlie'ye dönüp hafifçe sırıttım ve o sırada Charlie bana bakıp:

"İyi olduğuna emin misin?!!"

Diye sordu.

"E-evet hadi girelim"

Alış veriş merkezine girmiştik burayı daha önce biliyormuş gibi direk yürüyen merdivenlere doğru yol alıyorduk.

"Buraya daha önce geldin sanırım?"

Charlie soğuk sesi ile cevap verdi:

"Evet buraya gelmiştim"

Yürüyen merdivenlere gelince kolunu omzumdan indirmişti, moralim bozulsa da bozuntuya vermemeye çalıştım. Yürüyen merdivenle üst kata çıkınca yürümeye başladık, Charlie benden 1-2 adım önde yürüyordu ben ise etrafa ve insanlarla bakıyordum.
Neden etrafta bu kadar çift vardı? Yoksa ben mi herkesi çift görüyordum?

"Charlie!"

"Ne var?"

"Ben mi herkesi çift görüyorum? Yoksa cidden herkes sevgilisi ile mi gelmiş?"

Charlie cebinden telefonu çıkarıp tarihe baktı.

''Bugün sevgililer günüymüş, ondandır''

"Aaa anladım, gözlerimde sorun olmamasına sevindim"

Charlie bir şey demeden önüne döndü ve bi mağazanın önünde durdu bende yanına gelince beraber mağazaya girdik. Mağazanın içi sevgililer gününe özel çift kıyafetleri ile doluydu ve çoğu rengarenkdi.
Charlie'nin koluna yapışarak:

"Charlieee çift kıyafeti alalım mııı?"

Charlie önce tuttuğum koluna sonra da bana baktı.

"Çift kıyafetleri sevgili veya eşler içindir Mike! Ama sanırım bugün dediklerini yapmak zorundayım"

"Yaaa teşekkür ederiim"

Bi anlık cesaret ile ayak ucumda durarak Charlie'nin yanağını öpüp kıyafetlerin yanına gitmiştim. Ben kıyafetlere bakarken o da elleri cebinde arkamdan geliyordu.

~~~

Bir süre kıyafet baktıkdan sonra kollarında rengarenk şeritlerin bulunduğu açık gri bir sweatshirt (y/n: böyle mi yazılıyor bilmiyorum, anladınız işte) buldum. Son derece güzel görünüyordu. Charlie'ye dönüp sweatshirt ü göstererek,

"Charlie bari buna hayır deme, 12. Kıyafeti gösteriyorum seç artık birini lütfeeen!!"

"Bunun siyahı yok mu?"

"Charlie!!!"

"Lanet olsun tamam."

"Aah sonunda, bedenin kaç? "

"XL al bana"

"Tamaam bir L birde XL aldım, hadi kabine gidelim"

Kolumda kıyafetler kabine doğru yol aldık, şansımıza tam 2 kabin boştu Charlie'ye XL olanı vermiştim. O, deneme kabinine girmişti ki tam kapıyı kapatacakken elimle durdurup bende aynı kabinin içine girdim.

"Hey burda ne sikim arıyorsun? Kendi kabinine defol!"

"Charlie dışarısı çok kalabalık kaybolurum falan hem ne olur aynı kabinde giyinsek?"

"İyi tamam ama arkanı dön"

Tam Arkamı dönecekken Charlie arkasını dönerek üsütndekini çıkarmıştı bile ben ise onun kaslı ve dövmeli kollarına bakakalmıştım. Tanrım bu çocuk neden beni bu kadar etkiliyor. Tekrar bi anlık cesaret ile Charlie'nin önüne geçip kollarımı onun çıplak sırtına dolayıp kafamı göğsüne yasladım ve sadece onun duyabileceği tonda,

"Teşekkür ederim"

Deyip kollarımı ondan ayırdım ve bende onun önünde üstümü çıkararak sweetshirt ü giydim.

"İyi ki arkanı dön dedim seni sürtük!"

"Ama ben sü-"

"Kes sesini Mike!!"

"Ama Charlie-"

"Sana kes sesini dedim, çok oluyorsun!!"

Önümde benden yapıca iri ve dokunsa yere düşeceğim bedende biri vardı ve bana hak etmediğim tabirler kullanıyordu.
Üzerimden çıkardığım kıyafeti geri giydim ve sweatshirt ü almadan kalbinden hızla çıktım. Deli gibi mağazanın çıkışını arıyordum ve sonunda bulmuştum çıkışa doğru hızlı adımlarla gidiyordum ki biri kolumdan hızlı ve sertçe çekip kendine döndürmüştü.

"Ben sana gidebilirsin demedim Mike!!"

Evet, tahmin ettiğim gibi bu kişi Charlie den başkası değildi.

"Senden izin almadım Charlie!"

"Pişman olacağın şeyler yapıyorsun Mike! Seni kişisel ihtiyaçlarım için kullandım diye kendini değerli mi hissettin seni götü kalkık!!"

Ne? Kişisel ihtiyaç mı? Ne yani yaptığı şeyleri bana ilgi duyarak yapmamış mıydı? Resmen tuzağa düştün Mike!! Adam haklı kendini niye bu kadar değerli hissettin ki? Seni aptal!

"B-ben bir an..."

"Ah cidden aptalın tekisin, bu kadar çabuk kanacağını tahmin etmemiştim. Gerçi kaçırırken de kolay olmuştu."

Bunları dedikten sonra sırıtmıştı, ben ise başımı yere eymiş göz yaşlarımı saklamaya çalışıyordum Gerçekten zavallının tekiyim!

Charlie tuttuğu kolumdan çekiştiriyordu sanırım eve gidiyorduk daha doğrusu siyah küçük hapishaneme.
Arabaya binmiştik ve eve gidiyorduk, kafamı cama yaslamış ağlayan gözlerle dışarıyı izliyordum.

Ama hata bende bir an gerçekten birinin beni sevebileceğini düşünmüştüm....

AAHH selam, aslında bu bölümü çok düşündüm ve düşündüklerimin hiçbirini yazmadım hoshsosjs Charlie nin kaba olması kurgu gereği. Umarım güzel gidiyordur.