All For You ( Drarry )

11

Wow! 1K yı geçmişiz ✨🌻
Okuyan,oy veren ve vermeyen herkese teşekkür ederim. Umarım Drarry shiperler olarak güzel bir Drarry hikâyesi okuyorsunuzdur ♥️🍏

Harry öğlene doğru gözlerini açtığında sanki biri dudaklarını yukarı çekiyormuş gibi gülümsedi. Gücü yanındaydı,ve bu sefer onu bırakmak zorunda değildi.

Sarı saçları yastığa düşmüş,ve ağzı hafif aralıktı. Kolunun biri Harry'e dolalı, diğeri ise yastığının altında.

Harry Draco'yu izledi ve inceledi. Her detayına tekrardan aşık olduğunu kanının her damlasında hissediyordu.

Bir süre daha onu izleyip uykusu açılınca yatağı fazla sarsmadan kalktı Harry. Banyoya girip elini yüzünü yıkadı ve odaya geri döndü. Cübbesinden sigara paketini ve çakmağı alıp geniş pencerenin kenarına geçti.

Pencereyi sonuna kadar açıp önündeki sandalyeye oturdu. Sigarasını yakıp dumanını içine çekti. Bu uzun süredir içtiği en güzel sigaraydı. Manzarası aşık olduğu güneş çocuk, sigarasından bile daha hızlı yakıp kül ediyordu onu.

İkisi de gece uyuyamamıştı ve birbirlerinin kollarında konuşmadan soru sormadan sarılıp uyumuşlardı. Harry tebessüm edip sigarayı kenarda söndürdü.

Yatağa yaklaşıp sarışın çocuğun üstüne eğildi. Dudağının yakın bir yerine öpücük kondurdu. Draco kıpırdandı. Harry sessizce kıkırdayıp dudağına daha yakın bir yerden öptü.

Draco gözlerini açıp onu gördüğünde hafifçe irkildi ve şaşırdı. Gözleri büyüdü ve inanmıyormuş gibi baktı Harry'e.

"Harry?"

"Efendim Draco?"

"Rüyada mıyız?" Harry tebessüm etti ve ne yapacağını görmek istedi.

"Evet maalesef."dedi.

Draco derin bir nefes aldı ve Harry'nin gözlerine baktı.

"En azından rüyalarımda benimlesin."dedi ve elini anlındaki ilk önce hep orada olan yara izine,ve sonra da geçen düştüğünde kalan izde  gezdirdi.

"Gözlerin her zaman güzeldi,ama şimdi gerçekten karşımda gibi."dedi gülümseyerek. Harry de gülümsedi ve yüzündeki elini tutup öptü.

"Gerçekten karşındayım çünkü."dedi. Draco gülümsedi.

"Biliyorum,sadece görmek istediğini gösterdim. Her gece tek başıma gördüğüm şeyi sende gördün."dedi.

"Tek başına değildin ki,bende görüyordum. Hemde bu kadar masum değil."dedi Harry alaycı bir tavırla. Draco kahkaha attı. Harry de onunla birlikte güldü.

Harry onu kahkahasını dinleyip narkoz almış gibi olurken birden sırtı yatakla buluşunca irkildi ve kolları onu altına alan Draco'nun omuzlarını buldu.

"Benimkinin masum olduğunu nereden çıkardın?"dedi kısık bir sesle Draco.

Aralarındaki çekim elle tutulur derecede havadaydı. İkisi de önünü arkasını düşünmeden bu çekime teslim olmak istiyordu.

Birden kapı açılınca ve içeri soğuk hava akın edince Draco Harry'nin üstünden aceleyle kalktı.

"Yuh! Sizi barışın diye gönderdik, birbirinizi bece-"

"Blaise!"diye koluna vurdu Pansy.

"Ne var Pansy?!"

"Ortamı bozuyorsun,sana girmeyelim demiştim!"

"Ne konuştun ya! Siz kızlar niye susmayı bilmiyorsunuz? Çıkalım ama yeter ki sus."

"O bir kere olur,bozdun ortamı!"

Blaise derin bir nefes alır ve arkasını dönüp gider.

"Böyle kaçamazsın gel buraya!"diye peşinden koşan Pansy arkasından kapıyı çarparak çıkar.

Ortamdaki sessizlik yerini kahkahalara bırakır. Harry yatakta doğrulur ve Draco da onun yanına oturur.

"Sigara içiyorsun?"

"Evet."

"Ne zamandır?"

"Bilmem,oldu biraz."dedi Harry. Yavaşça o malum soruya geldiğini hissediyordu ve geriliyordu.

"Harry,artık neler olduğunu açıklayacak mısın?"dedi Draco sonunda.

Harry derin bir nefes aldı ve lafı nasıl çevirebilirim diye düşündü. Sonuçta Narcissa'ya bir söz vermişti.

Uzun bir sessizlikten sonra konuşamayınca Draca derin bir nefes aldı.

"Merlin! Harry alt tarafı ne haltlar döndüğünü anlatacaksın! Bilmeye hakkım var!"

Harry artık soğuk soğuk terlemeye başlamıştı. Hızlıca yataktan atlayıp cübbesine koştu. Cübbesini üstüne geçirip kapıya koşmaya başladı.

"Benim şimdi gitmem lazım ama sonra konuşuruz, söz veriyorum bak!"dedi ve koşarak odadan çıktı.

Draco bir kaç saniye kızgınlık ve şaşkınlık yaşarken kendini tutamadı ve gülmeye başladı. Bu deli ve seçilmiş aziz çocukla ne yapacaktı?

Harry ise odadan çıkar çıkmaz Slytherin ortak salonuna çıkınca bir kez daha aptal olduğunu kendine tekrarladı. Bir grup Slytherin öğrencisi ona saçma bakışlar atarken bu saçma durumdan nasıl kaçabileceğini düşünüyordu.

Yine bir şey bulamayınca koşarak salondan çıktı. Gryffindor binasına kadar koştu. Bir yandanda söyleniyordu.

"Saat öğlen bilmem kaç bunların derste olması gerekirken saçma sapan..."