All For You ( Drarry )

12

"Harry gerçekten aptal olduğunu düşünüyorum bazen."

"Ama Herm, köşeye sıkıştım ne yapayım?"dedi Harry isyan edercesine. Hermione bilmem kaçıncı defa gözlerini devirdi.

"Çocuktan resmen kaçıyorsun Harry farkında mısın? Hemde koşarak."

"Başka nasıl kaçabilir?"

"Sen sus Ronald!"

"Karışmıyorum Harry,ne boklar yerseniz yiyin!"

"Ronald!"diyerek kızıl saçlı çocuğun koluna vurdu Hermione.

Harry onlara gülerken gözleri ona doğru gelen gümüş gözlere takıldı. Gittikçe yaklaşıyor muydu ne?

"Siktir..."diye mırıldandı ve üç gündür yaptığı gibi arkasını dönüp koşmaya başladı.

"Hadi ama! Potter kaçma artık!"diye bağırdı Draco ona yetişmeye çalışırken.

"Olmaz!"diye bağırıp daha da hızlandı Harry.

Bahçeye çıktıklarında Harry ormana doğru koşmaya başladı. Böylece izini kaybettirebilirdi.

Harry Draco'nun ona yaklaştığını farkedip daha da hızlanmaya çalışırken, ayağı yerdeki taşa takıldı ve yere yapıştı.

"Ah! Bacağım!"

"Harry! Gerçekten aptalsın!"diyerek Draco yerdeki çocuğun yanına çöktü.

"İyi misin?"

"İyiyim,iyiyim sorun yok."dedi ve kalkmaya çalıştı Harry. Draco onu kolundan çekip yerine oturttu.

"Sorun var,gayette sorun var."dedi ve derin bir nefes aldı.

"Benden neden kaçıyorsun?"

"Çünkü... Çünkü beni zorluyorsun. Anlat diyip duruyorsun,zamanı değil diyorum anlamıyorsun."diye hızlıca konuşuverdi Harry.

"Tamam,zorlamayacağım ama sende kaçma."

Harry başını salladı ve tekrardan ayağa kalkmaya çalıştı. Sol bileği ağrıyınca ağzından acı dolu bir inleme çıktı.

"Cidden,beni delirtiyorsun Harry." Draco Harry'yi kucağına aldı ve okula doğru götürmeye başladı. Harry ise nefesini düzenlemeye çalışarak düşmemek için Draco'ya tutundu. Zindanlara inince Harry konuştu.

"Revire gitmemiz gerekmiyor mu?"

"Odamda bileğini saracağım ve sende dinleneceksin."

Harry sessiz kaldı. En azından zorlamayacağını söylemişti.

Beraber Draco'nun odasına geldiklerinde Draco Harry'yi kendi yatağına bıraktı. Harry'nin ve kendisinin çamurlanmış cübbesini çıkarıp bir kenara fırlattı. Harry ise onu izliyordu.

Çekmeceden krem ve sargı çıkardı. Yatağa oturup sessizce Harry'nin ayağına krem sürüp sardı. Sonrada eşyaları kaldırıp hiçbir söylemeden kapıya doğru ilerledi.

"Draco?"

"Efendim?"

"Gidiyor musun?"

"Evet."

"Nereye?"

"Hesap vermek zorunda olduğumu düşünmüyorum Potter. Kapıyı kilitliyorum dinlen diye."dedi ve cevabını beklemeden çıktı. Harry kilit sesini duyduğunda nefesini bıraktı. Onu sinirlendirmiş ve kırmıştı. Ama gerçeği duyarsa daha çok kırılmayacak mıydı?

Harry iç çekip yatak başlığına sırtını yasladı. Keşke onu durdursaydı. Ona sarılmak istiyordu. Hatta öpmek. Gözleri yavaşça kapanmaya başladığında bunun çaresine uyanınca bakacağını düşünüp uykuya direnmedi.

Yıllar sonra bölüm geldi. Geç geldiği için özür dilerim ama sınavlarım berbat olduğundan telefonu almak zor oldu.