Kızlar 1. bölüm kısa oldu kızmayın plizz okuyucular artarsa ithaf lara baslicam hadi melekler ^^
Alış veriş merkezine vardıktan sonra girdigimiz anda Ceren'in kafasına vurup kaçtım.
"Ceeren beeni yakalayamaaaz kiigggg " diye bir yandan anırıyor, bir yandan da kaçıyordum. Ceren de beni kovalamaya başladı arkamı döndüm ve ona dil çıkardım.
Daha da hızlandı ve üzerime atladı. "Ihhh Cereegnnnggn kalk lagggggn. Uff ne yedin kızım sen!!!?"
Ceren kahkahalara bogulmuştu ben ise tepiniyordum. Sonra Cereni zorla üzerimden kaldırdım. Aklıma sinsice bir plan geldi...
Cerenin kulagına egildim ve planimi anlattım. İkimizde aynı anda birbirimize döndük ve başımızı salladık.
Ceren bir alış veriş arabasına atlamıştı bile. Ben de arabayi surecektim.
Ne yani? Gidip kasiyerlere yardim falan mi etmemizi bekliyordunuz? Ahahahaha, Hayır.
Ceren elini megafon şekline sokup diger alis veris arabalarina "Şşt abicim, ablacım saga cek. Saga cek lagggaggagagan." diye bagirirken ben de kahkahalarla onu itiyordum.
sonra siren sesi çıkarmaya başladı. Herkes ona "delirmiş bu!!" gözüyle bakarken çalışanlar arkamızdan koşturmaya başladılar Cerenle ben de arabadan atlamis hizla kosuyorduk.
Sonunda izimizi kaybettirdik. Derin bir nefes aldıktan sonra katıla katıla güldük. Burnumu kapattim ve Cerenin taklidini yaptım.
"Abiggg ablaggg saga cekkk." o sırada telefonum çaldı. Annem aramıştı. Eve gelmem icin diretince yollarimiz ayrildi...
Eve vardım. Ayakkabılarımı çıkarıp bir kenara fırlattıktan sonra matamatik ödevimi bitirmeye çalistim. Uykum gelince bir duş alıp yattım.
"Dıııt dııt" sesini duyduktan sonra çaar saati kapattım. Sonra telefonum çaldı. "Aloo" diye bir ses geldi. "Efendim Cereeeeen" diyebildim uykulu ses tonumla.
"Bugun bulusamiycaz açelya." "Tamam sorun yok. Bende tek basima gezicem zaten." dedim ve suratina kappattım.
Yatagimdan kalktım. Yırtık model, siyah bir pantolon ve üstüne su yeşili bir kazak gecirdim.
Topuklu botlarımı da giydim ve kahvaltı etmeden dışariya çıktım.
Sonbahar bitiyor gibi görünüyordu. Neredeyse hergün gittiğim Nehir Park'a doğru ilerledim... Köprüde bir çocuk vardı.
İç sesim
'Of offf offf one lagggn. Abooovv fışş aneeey dünyaya düşmüş meteor parçası mübareqqqq!!!' diye halay çekerken dış ses de iç sesimi tekmeliyordu.
Kafamı toparladım ve köprüye doğru yürüdüm. Ayaklarım ona dogru gidiyordu.
Yanına yaklaştım. Deniz mavisi gözleri,sapsarı saçları hayattan bıkmış gibi görünmesini sağlayan bir yüz ifadesi vardı.
" Beni izlemeye devam edecek misin? " dedi ukala bir tavırla. Ukala? Bana karşı? Ukalalık? Hmm gösterelim şuna.
" Yok ben arkandaki agacı izliyordum. Odunsu yapı. Müthiş!" alaycı bir gülümseme ile bana baktı ve"Ukala" dedi.
Hehehe yıllık tecrübe işte. Elimi uzattım " Merhaba, ben açelya. senin ismin ne?" dedim dostça.
"Sanane." bad boy tavırları. Peh. " Merhaba bay Sanane, tanıştığıma memnun oldum." alaycı gülümsemesi gözden kaçmıyordu.
"Çok konuşuyorsun bayan ukala." dedi ve yanımdan uzaklaştı. Ormanın içine doğru yürüyordu.
Hiç onu bırakır mıyım? Peşinden gittim. " Hey küçük bir köpek yavrusu gibi neden beni takip ediyorsun?" atarlı ergen.
" Seni takip ettiğimi kim söyledi bad boy?" yüzü tuhaf bir hal almıştı.
"Öyle olsun Ukala." hadi ama? Bana neden sürekli ukala diyordu?
"Tekrar, adın ne?" dedim ciddi bir tavır takınarak. "Tekrar, Sanane?" bad boy iste.
"Hadi ama insanca bi şey sordum?" alaycı yüz ifadesini bozmadan "Yağız." dedi.
'off ismi de cok guzeell yerim onuuu' kes sesini iç ses.
"Neden gülümsüyorsun bayan Ukala? Yoksa beni mi hayal ediyordun?" dedi alaycı gülümsemesi ile.
" Evet seni hayal ediyordum. Hayalimde artık ukala değildin ve laf sokmak aklından uçuup gitmişti. Umarım gerçek olur." dedim ellerimi kuş şekline sokarak.
" Anca rüyanda görürsün bayan Ukala." uff bu çocuk neden böyle?
"Öyle olsun bay bad boy." dedim işaret parmağımı gövdesine koyarak.
"Ahh." diye inledim. Parmagimi çekmiş sıkıyordu. "Bana... Bir daha... Bad Boy... Deme..." cidden çok canım yanmıştı.
Hiç bir şey söylemeden yanından uzaklaştım. Tekrar ona baktım.
Sinirli gibiydi. Bunu bana nasıl yaptı? İç sesim ve dış sesim ilk defa aynı fikirdeydi.
Koşarak aynı parkın uç tarafındaki banka oturdum. İphone 5s imi elime aldım ve Facebook a girdim.
Sohbete baktım. 'Irmak Çiçek peh. Baskaa? Ceren Çagıran oleeey. Hemen cerene bir mesaj attım.
'Selam Ceren, sana bir iyi birde kötü haberim var. Hangisini söyleyeyim?'
2.bölüm de bitti yorumlarınızı bekliyorum öpüldünüz melekler :*
Multimedyada Ceren and Açelya var sjhs :3 ♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AÇELYA.🌹
ChickLitBoynuna atladım. Yağız'ın elleri yine ceplerindeydi. Ve ne kadar umrunda değilmişim gibi bir hava verse de umrunda olduğumu biliyordum.