Hiç ses çıkarmadım. Kafamı tuttu ve kaldırdı. Elleriyle gözyaşlarımı sildi.
"Her şeye ağlamamalısın." dedi ve gülümsedi.
"Bu farklı bir şey. Bunun yüzünden yaz boyunca psikoloğa gittim!" dedim.
"Neler olduğunu anlatacak mısın?" diye sordu bana bakarak.
"Önemli bir şey değil."
"Önemsiz bir şeye ağlayacak kadar manyak olduğunu sanmıyorum."
dedi alaycı tavrıyla. "Bak, Bora diye bir çocuk vardı--"
"Bu "çocuk" diye adlandırdığın kişi kim acaba?"
"Eski sevgilim. Her neyse. Bora beni okuldaki sıradan ve kaltağın biriyle aldattı. Aman tanrım o görüntüyü hatırlamak bile istemiyorum. Onları o şerefsiz Bora ile benim özel yerimizde öpüşürken yakalamıştım.
Karnına tekmeyi geçirdim ve ağlayarak sınıfa gitmiştim. Sınıfta tüm eşyalarımı parçalara ayırdım.
Günlerce evden çıkmadım. Ceren hep benim yanımda oldu. Onun yüzünden bileklerimi kesmeyi bile düşündüğüm oldu.
Ama Ceren beni engelledi. Tüm yazım mahvoldu. Haplar almaya başladım. İntihar etmeyi düşünmedim çünkü onun yüzünden intihar edecek kadar salak değilim. " dedim.
Gözlerim dolmuştu bile... "Senin adına üzü-- hayır üzülmedim." dedi.
Hafifçe gülümsedi ve devam etti.
"Bu Bora'nın soyadını öğrenebilir miyim?" diye sordu.
"Çakar. Evet Bora Çakar."
"Bora Çakar mı? Onu tanıyorum." dedi.
"Ne? Nereden?" onu nereden tanıyor olabilirdi ki?! "Red'in sahibinin oğlu."
"Red de ne?" diye sordum saf gibi.
"Alp ile dövüştüğümüz barın ismi." dedi enn soğuk sesiyle.
"Her neyse bir şeyler içmeye ne dersin?" diye devam ettim.
Ses çıkmayınca kolunu tutarak koşmaya başladım.
Nalad olası beni yavaşlatmaktan zevk alıyordu. Cereeeen?!! Neee?!! Koştuğum için konuşamıyordum.
Bana bir NOLUYO OLM? bakışı attı. Bende ona TAKİP ETME SİKERİM. SONRA ANLATÇAM CİCİ KIZ.
bakışı attıktan sonra koşmaya devam ettim. Elini BENİ BIRAKMA MAL! şeklinde sıkıyordum.
Cafeye geldikten sonra oturduk. "Ne alırsın kamki?" lan! Ben ona kamki mi dedim?! Çiçekleri koklarken burnumu arı soksun inş.
Tekerlekli sandalyede dönerken teker sırtıma girsin inş.
Matamatik kitabıyla 1 yıl aynı odada kalalım inş. Dur ya. Sonuncu çok zalimce oldu. Onu boşver.
"Kamki?" gülmemek için sabrettiği gözlerinden belliydi.
Utançtan yanaklarım öylesine kızarmıştı ki... "Utanınca çok çirkin oluyorsun Ukala." diyiverdi bi anda.
Tam ağzımı açmıştım ki bad boy melodisiyle Yağız'ın telefonu çaldı. Lavaboya doğru koşar adımlarla yanımdan uzaklaştı.
"Bil bakalım ben kimim??" elleriyle gözlerimi kapatmış soğuk nefesini suratıma doğru üflerken cevap veremeden ellerini gözlerimden çekti.
Arkamı döndüm. Yağız onu kollarından tutmuş ve ellerini arkasından birleştirmişti!!!
"Bil bakalım ben kimim!!??" diye bağırdı Yağız! 'Ben senin ananım çıcık. Tanıştığıma hiç memnun olmadım.' ya bi sus iç ses iki dakka ciddi olucaz!!!
"Aman Tanrım durun lütfen!...
merebaa bölüm niye gecikti die sordunuz mu bilmiyorum ama ben anlatıcam şimdi 4 gündür falan telefonun şarjı yok ve takmaya üsendim. -Biliyorum çok malım :P- Neyse iste yetistirmeye calistim. size sorularim olucak
Sizce Açelya'nın gözlerini kapatan kimdi??
İlerki bölümde neler olacak??
O çocuk Yağızın elinden kurtulabilecek mi??
Cevaplari bekliyorum! :))
neyse yakin zamanda yb yazicam hadi bb :D
-Öykü
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AÇELYA.🌹
ChickLitBoynuna atladım. Yağız'ın elleri yine ceplerindeydi. Ve ne kadar umrunda değilmişim gibi bir hava verse de umrunda olduğumu biliyordum.