BÖLÜM 9 : Kar Tanesi

112 5 1
                                    

"Hayır!! Yeter kavga etmeyin!!" diye bağırdım. Yağız bana bakıyordu.

Alp'i bıraktı ve yanıma geldi. Boğazımdaki hala kanayan yaramı gördü.

Daha çok sinirlendi ve "Bunu kim yaptı!!" diye bağırdı.

Çıtımı çıkarmadım. "Kim yaptı dedim!!" diye bağırdı tekrar.

Elimle falçatalı çocuğu gösterdim. Ringden indik.

Bogazimi kesen çocuğun elinden falçatasını aldı ve kırdı. Çocuğun gözüne bir yumruk attı. Karnına da tekme geçirdi.

'Oohh çok güzel olduu.' iç sesim 2. Kez haklıydı. Yağız kolumdan çekiştirerek beni arabasına sürükledi.

"Burada ne işin var??!! Sana bir zarar gelebilirdi!!!" diye bağırdı. "Alp'in peşine takıldım." dedim

umursamaz bir tavır takınarak. "Peki o p*çle ne işin vardı!!?" diye sordu. "O benim arkadaşım." Yağız beni arabanın içine soktu ve kapıları kilitledi.

"Aç şu kapıyııı!!" diye cırlarken oda arabaya bindi ve sürmeye başladı. İkimizde de ses yoktu.

Birden telefonum çaldı. "Alo? Efendim? Şuan cidden hiç sırası değil!" arayan Alp'ti.

Hala nasıl arayabiliyordu? Telefonu suratına kapattım ve araba durdu. "Geldik." dedi oldukça sakin ses tonuyla.

"Bende biliyorum?" dedim. "Artık inebilirsiniz sayın Ukala hazretleri..." diye dalga geçti benimle.

Arabadan indim ve kapıyı hızla çarparak arabadan indim. Katıksız odun. Tescilli kütük.

Odunluğu kanıtlanmış saf kütük. İnsan bi kapıyı açar dimi!? Ama yok!? Mr. Odun yapar mı hiç??! Ben içimden bunları söylerken Hızlıca gaza bastı.

O-Haaaa!! Heryerim çamur oldu yaaaa!!! Bu en sevdiğim kotumdu. Pislik!!

Bunu ona ödeticem! Kapının ziline şiddetle basıyordum.

O sırada kapıyı küçük bir çocuk açtı.

"Aaaaaa anneee! Burda bi çamur canavarı varrr!!" diye bağırdı.

'şizofren misin gardaş?' diye tepki veriyordu iç sesim.

O sırada çocuğun annesi geldi. "A-aaa kız ne bu halin?" bu Şebnem teyzeydi.

Gene mahalle karısı efekti tutmuş. Ona aldırmadan içeri girdim. Kısa bir duştan sonra evde giydiğim şortumu ve kısa kol tişörtümü giydim.

Saçımı bile kurutamadan içeriye misafir çocuğu girdi. "I hate you misafir çocugu..."

bunları dışarıya karşı söylemiştim. "O ne demek apla? Ne diyon apla? Hiiii yoksa bana küfür mü ettin?" dedi ve ağzını elleriyle kapatarak odamda koşturmaya başladı. Salak. Valla salak.

Sonra annemin bana aldığı açelya çiçeğimi devirdi!!

Lanet olası pislik misafir çocuğu!! "Bak ablam şimdi seninle bi oyun oynayacağız. Ben hırsızım ve seni kaçırıcam ve sandalyeye baglıycam tamam mı?" dedim.

Başını sallayınca planımı uygulamaya soktum. Çocuğu sandalyeye bagladim.

Agzını da bantladım. Sonra yatağıma oturdum ve telefonuma bakmaya başladım. Bir süre sonra çocuğum uyuya kaldığını fark ettim ve çocuğu annesine götürdüm.

Fil yemiş mübarek. O nasıl bir ağırlıktır lan?! Misafirlere aldırmadan odama çıktım ve yattım.

Aman tanrım!! Bugün erken uyandım!! Bu bir mucize!! Her neyse.

AÇELYA.🌹Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin