Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
• Farkında olunmayan bir kaç konu?
- Taehyung müziğin sesini biraz kısar mısın!?
Günlerden pazar... Ben en tatlı uykumu çekerken, evde yankılanan bateri ve gitarın keskin sesi zorlukla gözlerimi aralamama neden olmuştu.
Yatağımdan kalkmak istemiyordum ama müzik o kadar çoktu ki gözlerimi de kapatamıyordum. Uykum ağırdı, gece tamamladığım bir ödev vardı yani uykusuzdum da, müzik değişip başka bir hareketli parçaya geçtiğinde gariplik olduğu sezerek yorganımı tekmeledim. O yere düşerken ben uykuzluğumun getirdiği huysuzluğumla terliklerimi giyip ayaklanarak odamın açık olan kapısından hışımla içeri doğru adımlarken koltukta büzüşmüş yatan bedenle karşılaşınca kalakalmıştım. Apartmanda yankılanan sesten bir nebze bile etkilenmiyor, kucağına sıkıştırdığı yastıkla koltukta uyuyordu.
Ona seslenince duymamıştı bile...
Aklıma dönem ödevi için benden sonra yattığı geldiğinde kaşlarımı çatmadan edemedim. İşten de geç gelmişti.
Ellerim sıkıntıyla saçlarımın arasına girerken, apartmandaki çarpan kapı sesleriyle koltuktaki beden daha da büzüşmüş, kucağındaki yastığa yüzünü gömmüştü.
- Taehyung...
Daha fazla beklemeden ona seslendiğimde kendi sesimi bile zor duymuştum. Müziğin evde çaldığını sanmam oldukça mümkündü çünkü yankı yapan ses kapıyı bile zorluyordu bazen.
Yanına yaklaşıp koltuğun önüne çöktüm. İsmini tekrarlandığımda kıpırdanıp yastıktan yüzünü ayırdı. Kucağındaki yastıkla bana uykusuz bakışlarını yollarken müzik sesini farkedip yüzünü buruşturdu.
- Hadi odana geç. Ben de uyarayım her kimse.
Kafasını sallayıp yastığı kollarını açarak serbest bıraktı.
Onu bırakıp kapıyı açtım. Direk ellerim kulaklarıma giderken şiddetli sesten gözlerimi kıstım. Öğrencilerin oturduğu bir apartmandı evet ama şu ana kadar böyle bir olayla karşılaşmamıştım. Öyle de olsa kimse şikayetçi değil miydi?
Pazar günüydü bugün!!
Karşı kapının aralık olduğunu farkedip sıkıntıyla bir nefes aldım. Zili çalsam çok saçma olacağını bildiğimden kapıdan birini yollayıp Hye Sung'u çağırmasını söyledim.
Kırmızı ruju, şık kıyafeti ile kapıya geldiğinde elindeki içecekten yudum alıp ne söyleyeceğimi beklemişti.
- Hye Sung insanların rahatsız olabileceğini düşündün mü? Sadece sen oturmuyorsun bu apartmanda!
Sesimi duyurmak için ses tellerimi zorlayarak duyurmaya çalışmıştım. Elindeki içecekten bir yudum daha alıp siyah tişörtümün yaka kısmına uzandı parmakları. Ne yapacağını çatık kaşlarımla izledim. Orada oyalanan parmaklarından gözlerini alıp bana yaklaştığında ne yapacağını kestiremediğimden kaşlarım iyice çatılmıştı.