Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
• Yakaya ilişen umut,hayallerin güzel oluşu..
Bazı anlar oluyordu. Mesela kalbiniz tüm vücudunuza pompaladığı kandan sizi haberdar ediyordu ve sanki her yanınızda sürekli gümbürdeyen şeyler vardı. Kulaklarım uğulduyor, oturduğum sandalyede bir arkama yaslanıyor, bir öne eğilip ellerimi birleştiriyordum.
Bakıldığında da anlaşılacağı gibi heyecanlıydım. Jimin yanıma gelip, elime suyu tutuşturduğunda suya muhtaçmış gibi şişeyi tepeme dikip, yarısına indirmiştim.
Ferahlık versede, birazdan tekrar tuvalete gideceğim barizdi. Berbat bir halde olduğumu düşünmek istemiyordum ama öyleydim.
Ellerim yüzümü kapattığında nefesimi tutarak içimde bana güvensizlik veren ve olumsuzluk fısıldayan tarafı susturmaya çalıştım.
Biraz sonra kapı kapanmış ve bana sabahtan beri kendime güvenmem için konuşan Jimin dışarı alınmıştı.
Bugün sadece anneme değil, kendime de bir şeyler ispatlayacaktım. Yapabileceklerim sadece müziğim değildi, kendim olacaktım ve kendimi anlatacaktım.
İçeride hazırlanan sunuculara bir bakış atıp sabahtan beri yedinci kez aynı koridora çıkmıştım. Derin bir nefes alıp tekrar ve tekrar beyaz fayansların çevrelediği yere girdim. İşimi halledip, ellerimi yıkayarak boş koridora çıkarken su içmemem gerektiğini kendime hatırlattım.
- Jungkook...
İsmimi duyduğumda, boş koridorda benimkilerin dışında ayak sesleri yankılandı. Arkamı dönüp pembe saçlarının alnında bıraktığı darbelerle bana hızlı adımlar atan çocuğa döndüm. Ben de ona doğru bir kaç adım atıp aramızdaki mesafeyi kısalttığımda yanıma ulaşmış kafamın arkasını kavrayıp boynuna yerleşmemi sağlamıştı.
Sabahtan beri ilk kez kendi kalbimin değil de başka bir kalbin sağ tarafımı kaplayan atışlarını hissederek sakinleşmiştim. Ellerim kollarının arasından geçip belini bularak kendime yasladığımda nefesi kulağımın hemen yanına değiyordu.
Rahatsız değildim, hatta ve hatta nefes alışlarım dahi sakinleşmişti.
- Birazcık koştum ve kalbime bak. Bundan sonra seninle spor yapacağım.