Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
• Bildiğim ve keşfedebildiğim tek bir şey...
Hep doğru olanın ya da doğruya yakın olanın öğretildiği dünyada kendi doğrularınla yaşamak zordu. Bir kere bencil olman gerekiyordu.
Bencillik...
Kötü bir şeydi değil mi?
Doğru olan yarar sağlamıyorsa ne yapmalıydık peki?
Kendi doğrularım hep olmuştu. Ama bunları sadece kendimle baş başayken uygulamıştım. Normal davranmalıydım çünkü.
Normali kim belirliyordu peki? Normal olan herkes gibi olmandı , fakat; hep özgün olmak ve kendin olmak öğütlenirdi.
Eğer ben kendim olsaydım karşımda saçlarıyla oynayıp sanki hak ediyormuşum bana triplenen ve kısık gözleriyle yanımda oturan bedeni izleyen kızı kesinlikle eve almazdım.
İnsanlarla hep anlaşırdım. Kızlarla aramda sorun yoktu. En yakın arkadaşlarımın arasında iki tane vardı ki çoğu zaman karşımda oturanın insan olup olmadığını sorguluyorlardı.
Farklıydı. İlgi görmeye alışıktı ve kendi reddetmeden biri onu red ettiği için takıntı yapmıştı. Müzik eğitimi alsam da psikoloji okuyordum ve inanın onun gibi birisiyle sınanarak gerçekten mesleğimde çığır açabilirdim.
- Bizi tanıştırmayacak mısın Kook.
Soru değildi. Çoğu zaman emirlerini sorarak verirdi ki en sevmediğim ve insanlarda görmeye tahammül edemediğim şeydi.
- Hayır, gerek yok.
Taehyung'un bakışları bana döndüğünde ona bakmadan karşımdaki bedeni izliyordum. Ağır bir vakaydı.
- Ben, Taehyung.
Benim üzerimdeki gözlerini ona çevirip gözlerini daha da kısarak gülümsemişti. " Ben de Hye Sung. Jungkook'un kız arkadaşıyım."
- Eski, hatta eski kız arkadaşım diyemem. Çünkü bir ilişki yaşamadık. Başlamadan bitti.
Sözlerine karşılık Taehyung'a dönüp ona hitaben konuştuğumda gözlerini devirip saçlarını diğer tarafa atıp kırımızı rujunu yedirircesine dudaklarını birbirine bastırdı. Taehyung oturduğu yerde kayıp bana yaklaştı. Elimi kendi avucuna yerleştirip bana gülümsediğinde gözlerini kapatıp açarak konuştu.
- Sana inanıyorum. Öyle olsa bile sorun değil sana güvenim tam.
Dudağımın kenarı kıvrıldığında avucunun içindeki parmaklarımı onunkilere geçirip çattığı kaşlarıyla bizi izleyip anlamaya çalışan bedene döndüm.
- Gördüğün üzere bir sevgilim var. Artık anlamsız hareketlerini ve sözlerini bırak. Onun bu saçmalıklardan dolayı canının sıkılmasını istemiyorum.