7.Bölüm / Beklenmedik İtiraf

477 33 0
                                    

Y/N'den özür dilemem gerektiğini düşündükten sonra onun yanına gitmem gerektiğine karar verdim. Odadan hemen çıktım, kapısını tıklatıp içeriye girdim.

İçeri girdiğimde kendini işe kaptırmıştı. Odada olduğumdan bile haberi yoktu. Bir süre onu izledim. Beni kurtaran kişiye bakıyordum. Bu düşünceyle ona bakmak çok tuhaf hissettiriyordu. Biraz sonra sessizliği bozdum ve konuştum. Beni görünce şaşırmıştı.

Jaebeom: Kolay gelsin Y/N. Nasılsın?
Y/N: Ah, görmedim geldiğinizi. Teşekkür ederim.
Jaebeom: Ne yapıyorsun? Bu kadar çok mu işin var?
Y/N: Evet maalesef. Ji Yun Bey yanlış yaptığım için 2 işi birden bitirmem gerektiğini söyledi. Bitirmeden şirketten çıkamazmışım.
Jaebeom: Bunları tek başına bitirmen çok zor görünüyor. Yardım etmemi ister misin? dedim ama cevap vermesini beklemeden yanına bir sandalye çekerek oturdum. Baktığım zaman benim bile tek başıma yapmam çok zor görünen bir işti. Ji Yun'un bunu Y/N'ye birden vermesi çok saçma gelmişti. Ama hem ona borcumu yavaş yavaş ödemek, hem de hemen bitirebilmesi için yardım etmeye başladım.

Y/N'nin Ağzından

Jaebeom bana yardım ettiği için çok mutluydum. Kim bilir gece üçe beşe kadar çalışmam gereken işi, onunla beraberken birkaç saatte bitirebilmiştim. Kendisinin çok tecrübeli ve bilgili olmasi da erken bitirebilmemizin sebepleri arasındaydı.

Sadece birkaç saatin sonunda, yani akşam 10'a doğru işimiz bitmişti. Ama biz de bitmiştik. İstemeden uyuyakalmıştım. En son hatırladığım şeyler Jaebeom'un bana gülümseyerek bakmasıydı. Ondan sonra seslere uyandığımda odada Ji Yun ve Jaebeom hararetli hararetli konuşuyorlardı. Kafami kaldırdığımda tartışma konusunun uyuyakalmamız olduğunu anlamıştım. Zaten benim uyandığımı fark ettiklerinde konuşmalarını kesip, ikisi de bana doğru dönmüştü.

Ji Yun: Ooo Y/N hanım günaydın. Uykunuzu iyi alabildiniz mi bari?
Y/N: Ben cidden özür dilerim efendim. İşimiz bittiğinde kafamı biraz masaya loymka istemiştim ama uyuyakalmışım.
Ji Yun: Her seferinde böyle olacaksa seninle çok işimiz var gibi görünüyor.
Jaebeom: Uzatma Ji Yun. Ben de uyuyakaldım. Sadece onun suçu değil yani.
Ji Yun: Siz zaten kendi kurallarınızı kendiniz koymuşsunu, ben ne desem boş, dedi ellerini havada saklayarak.
Jaebeom: Ji Yun abartma istersen. Ben de bu şirketin ortaklarından biriyim bunu unutmadan konuş, dedi.

Jaebeom'un dediği şeylerden sonra Ki Yun biraz yumuşamışa benziyordu. En azından olayı bu kadar abartmaması gerektiğini anlamış gibiydi.

Ji Yun: Peki. Özür dilerim. Bu kadar abartmamam gerekiyordu sanırım. Ama birden sizi öyle uyurken görünce işten kaytardığınızı sandım.
Jaebeom: Yanlışını anlaman iyi oldu. Ayrıca işimizi de bitirdik. Şüphen olmasın. Hadi bir yemeğe gidelim de şu limonî durum çözülsün. Sizi bilemem ama ben çok acıktım, dediğinde biz de kafanızı salladık.

Hepimiz çok açıkmıştık. Zaten Jaebeom ve ben kaç saattir masa başından kalkamamıştık ve Ji Yun da öyle olduğunu söyledi. Belli ki o da kaç saattir iş yapıyordu.

Şirketten çıktık ve karşıdaki restoranta gittik. Orası artık bizim yerimiz gibi olmuştu zaten. Sürekli orda yiyorduk. Zaten hem yakın, hem harika yemekleri vardı.

Bir masaya oturup siparişlerimizi verdikten sonra konuşmaya başladık. Ama Ji Yundan hiç beklemediğim bir soru yöneltilmişti bana.

Ji Yun: Ee Y/N, sende haberler nasıl?
Y/N: İyi, yani bu tempoya alışmaya çalışıyorum.
Ji Yun: Tabi sevgilin için de zor olmuştur. Yani sürekli şirkettesin onunla hiç görüşemiyorsundur.
Y/N: Sevgilim mi? İyi de benim sevgilim yokki.
Ji Yun: Hadi canım. Senin gibi güzel bir kızın yalnız olduğuna hayatta inanmam, dedi. Ne yapmak istediğini anlamıştım. Sevgilim olup olmadığını öğrenmeye çalışıyordu. Biz zamanlarımda izlediğim diziler bana bir artı puan sağlamıştı sonunda.

Y/N: Aslında olmadığı söylenemez. Yani var gibi sayalım.
Ji Yun: Oo söyle bakalım o zaman kimmiş bu şanslı kişi?
Jaebeom: Evet Y/N hiç basjetmedin. Tanıdığımız biri mi?
Y/N: Ya ilahi Jaebeom, dedim gülerek. Gören de senin sevgilim olduğuna hiç inanmaz. Şakacı şey.

Dediklerimi duydukları an yemekler ikisinin de boğazında kaldı ve birden öksürmeye başladılar. Olayı nasıl toparlayacaktım bir fikrim yoktu ama başım büyük ihtimalle beladaydı.

boss あ jaebeomHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin