8. Bölüm / Sevgili

446 25 0
                                    

Jaebeom'un sevgilim olduğunu söyleyince haliyle ikisi de çok şaşırmıştı. Bunu söyleyen ben olarak ben de şaşırmıştım. Aslında neden söylediğim hakkında hiçbir fikrim de yoktu. Sadece sağ gösterip sol vurmak istemiştim.

Bir süre sonra şaka olduğunu söyleyecektim ama Jaebeom bu oyunu sürdürmek istiyordu galiba.

Jaebeom: Ah evet. Şuan söylemek istemiyorsun sanmıştım. Ama madem söyledin peki, dedi ve Ji Yun'a döndü.
Evet Ji Yun Y/N ve ben çıkıyoruz.

Dediği şey beni de şokun etkisine almıştı. Neden devam ettirdiğini anlayamamıştım. Yüzüne sahte bir gülümseme alarak konuşuyordum. Ji Yun zaten şok olmaktan konuşamıyordu.

Y/N: Birden sorunca söyledim işte, dedim. Ama yüzümdeki ifade hala sahteydi. Bir süre sessizlik olduktan sonra Ji Yun ilk cümlelerini kurmuştu sonunda.

Ji Yun: Yani siz ciddisiniz, öyle mi?
Jaebeom: Aynen öyle kardeşim, dedi kafasını sallayarak ve gülümseyerek.
Ji Yun: Bu ne hız ha Jaebeom? Bu zamana kadar bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar kadının eline dokunmamış olan sen şimdi daha yeni ise aldığımız elemanımız ile sevgilisin. Vay be. Gerçekten diyecek hiçbir söz bulamıyorum, dedi ve masadan kalkıp gitti..

Neler olduğunu anlamak çok zor değildi. Belli ki istemiyordu ben ve Jaebeom'un ilişkisini. Ki ortada öyle bir şey olmamasına rağmen reddedilmiştik.

Ji Yun restorandan çıktıktan sonra Jaebeom ile göz göze geldik. Bu bir hafta içinde, hayatımda yaşamadığım aksiyonu yaşamıştım. Hoşuma gitmiyor da değildi aslında. Ama bu biraz fazla kaçmıştı galiba. Zaten Ji Yun bana sinirliydi, bir de üstüne bu gelince şuan ki halini düşünemiyordum bile.

Ji Yun'un Ağzından

Y/N ve Jaebeom sevgili olduklarını açıkladıkları zaman kan beynime sıçramıştı. İstemsizce içimde bir nefret duygusu belirmişti Jaebeom'a ve Y/N'ye karşı.

Y/N şirkete geleli daha sonraki kaç hafta olmuştu da Jaebeom ile sevgili olmuşlardı? Belki de Y/N'nin onu kurtardığını söyledikten sonra olmuştur. Hatta belki Y/N onu sevdiği için kurtarmış ve şirket elemelerine o yüzden girmişti.

Kafam çok karışıktı. Ne yapmam gerektiği hakkında shixbir fikrim yoktu. Koltukta öylece oturup söylenen şeyleri kafamın içinde bozuk plak gibi tekrarlıyordum. Acaba ikisini karşıma alıp konuşsam iyi mi olurdu? En azından ayrılmalarını söylerdim.

Bu düşünceler kafamın Çin'de dönüp duruyordu. Ama neden olduğunu düşündüğümde verecek cevabım olmadığını fark ettim. Y/N'yi seviyor muyum? Jaebeom'u kıskanıyor muyum?

Jaebeom'un Ağzından

Y/N benim sevgilim olduğunu söyledikten sonra onu bozmamak adına bu küçük oyunu devam ettirmiştim. Ama ne kadar küçük olduğu tartışılırdı. Yani Ji Bu kadar kızdırıp, masadan kaldıracak kadar küçük bir şey değilmiş demek ki.

Ama bu oyun bir defa başlamıştı. Kaç yıllık dostumu çok iyi tanıyordum. Eğer şaka olduğunu söylersek, başımıza daha kötü şeyler geleceğinden adım kadar emindim. O yüzden Y/N'ye bunu söylemem gerekiyordu. Ama nasıl söyleyeceğimi bır türlu bulamıyordum çünkü böyle söylesem yanlış anlayabilirdi. Ama başka da çarem yoktu.

Jaebeom: Y/N bak bunun bir şakadan ibaret olduğunu biliyorum ama bunu devam ettirmek zorundayız.
Y/N: Ne? Ama neden? Söyleyelim daha fazla kızmadan işte.
Jaebeom: Ji Yun'u tanımıyorsun Y/N. Şaka olduğunu söylersek şuankinden daha fazla kızacağına eminim. Ona karşı yalan söylenilmesinden hiç hoşlanmaz, dedim. Y/N de anlayış gösterip kafasını salladı ve kabul etti.

Artık neler olacağını ileriki zamanlarda görecektik. Y/N ile sevgili rolü yapmak çok zor, bunu Ji Yun'a, rol yaptığımızı çaktırmadan ve onu kızdırmadan yapmak daha zordu.

boss あ jaebeomHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin