boss あ jaebeom

6. Bölüm / Gerçekler

Ji Yun'un dediklerinden sonra odama gidip işimi yapmaya devam ettim. Zaten çok kalmamıştı. Maksimum 1 saat içinde bitirdim ve Ji Yun'un yanına gittim. İşimi tamamen bitirdiğimi söylediğimde çıkmam için izin verdi.

Bugün benim için epey yorucu geçmişti. Eve girer girmez kendimi yatağa attım ve deliksiz bir uyku çektim.

***

Şirkete gider gitmez hemen odama gittim ve dün üzerinde çalıştığım belgeleri alıp, incelemesi için Ji Yun'un yanına gittim.

Y/N: Dün belgelere bakamadınız. Şimdi getirdim, müsaitseniz verebilirim.
Ji Yun: Evet verebilirsin Y/N, müsaitim. Teşekkürler,dedi. Böyle diyince kağıtları masasına bıraktım. Odadan çıkmadan önce yüzüne baktığımda giderek buruştuğunu gördüm.

Y/N: Bir sorun mu var efendim?
Ji Yun: Y/N bu ne? Ben senden bu belgeyi yapmanı mi istedim?
Y/N: Ama sekreter ban-
Ji Yun: Sonuçta benim karşımda yanlış yapılmış bir görevle duruyorsun Y/N. Şimdi bunları al ve doğrusunu bitirmeden karşıma çıkma. Ekstra olarak bugün yapman gereken gereken işini de halletmeden şirketten çıkamazsın, dedi. Yüzüne dik dik bakıyordum ama farkında bile değildim. Taki belgeleri bana uzatma kadar.

Elindeki kağıtları aldım ve odasından çıktım. Acayip sinirim bozulmuştu. Benim suçum olmayan şeyin cezasını bana çektiriyordu. Bir hısımları kapımı sertçe kapadım ve bitmeyecek olan işimin başına geçtim.

Jaebeom Ağzından

Bir şey sormak için Ji Yun'un yanına gidecektim. Odadan çıktığımda Y/N sinirli bir şekilde kapısını çarptı. Anlam verememiştim ama Ji Yun'a soracaktım.

Ji Yüksek işler üzerine konuştuktan sonra laf arasında Y/N'yi sordum. Yanlış işi yaptığını, o yüzden biraz kızdığından bahsetti. Açıkçası benim için iyi olmuştu. O kızdan geldiği günden beri haz etmiyordum. Ji Yun'un onu görür görmez neden ise aldığı da ayrı bir gizemliydi. Aslında hiç sormamıştım. O günden sonra konusu bir daha açılmamıştı.

Ji Yun'un Ağzından

Y/N'den sonra Jaebeom gelmişti odaya. Y/N'yi sordu, söyledim. O kadar abartılacak bir şey yapmamıştı aslında. Sadece Y/N biraz sinirimi bozmaya başlamıştı. Geldiği günden beri gözü hep Jaebeom'daymış gibi bir his vardı içimde. "Neden o, neden ben değil?" diye düşünmekten sinirim ona patlıyordu. Sonra pişman oluyordum ama iş işten geçmiş oluyordu.

Jaebeom ile bir sükunet vardı aramızda. Sessizliği bozan ilk kişi o olmuştu.

Jaebeom: Ji Yun sana bir şey soracağım ama bana doğru cevap vermeni istiyorum.
Ji Yun: Ben sana ne zaman yalan söyledim he?
Jaebeom: Y/N'yi neden ilk görüşte işe aldın? Kim o kız?
Ji Yun: Evet sana yalan söylemedim hiç ama sırlarım olabilir dimi?
Jaebeom: Ji Yun lütfen. Seninle yatan kızlardan biri mi? dediği an kan beynime sıçramıştı. Tamam onu o kadar uzun süredir tanımıyordum ama Y/N'nin öyle bir kız olmadığını biliyordum. Ayağa kalkıp bağırıyordum istemsizce.
Ji Yun: Ne? Ne sacmalıyorsun sen Jaebeom? O öyle biri değil. Sen kavga ettiğini gün seni hastaneye götüren kişi oydu, dedim. Tamamıyla ağzımdan kaçmıştı. Y/N'nin bunu saklamak istediği bir anlık aklımdan uçup gitmişti. Jaebeom'a baktığımda yüz ifadeleri değişip duruyordu. Ağzı açık kalmıştı. Şok olduğu belliydi.
Jaebeom: Se.. sen.. Sen ciddi misin? Neden bunu bana daha önce söylemedin?
Ji Yun: Y/N istemedi. Hala söylememi istemiyor, dedim. Sözümü bitirmemi beklemeden odadan çıktı. Y/N'nin bana kızmamasını umarak yerime oturdum.

Jaebeom'un Ağzından

Ji Yun'un dediği şeylerden sonra çok şaşırmıştım. O kızdan her şeyi beklerdim ama hayatımı kurtarması aklımın ucundan bile geçmezdi. Ji Yun öyle söyledikten sonra hemen odama gittim.

Düşünmek için biraz zamana ihtiyacım vardı. Ama düşünemiyordum bile. Ona kötü davrandığım için kendimi suçlu hissediyordum. Bir şekilde özrü dilemem gerekiyordu ama sözlerimle  değil. Haraketlerimle.