Fran'ın kollarında uyanmak şimdiye kadar yaşadığım en güzel andı.Gerçekten, söylediğim gibi kollarında huzur vardı.Birisine ilk defa bu kadar çok bağlanmıştım..O uyuyordu bende onu izliyordum.Birden bu eski boş evin kapısı gıcırdayarak açıldı.
"Kim gelmiş olabilir amına koyim?"
Dedim kendi kendime ve ayak seslerini dinledim.Burayı Pietr, Jenny, Fran,Dany ve benden başka herkes mühürlü sanıyordu bu yüzden kesinlikle onlardan biriydi.Dar koridorda yürüyen kişi bizim olduğumuz odaya yöneldi ve içeri girdi;
Tahmin ettiğim gibi, Dany'di bu.Bizi görünce piçimsi bir bakış attı.
"Oooooovvvvvv dostummm!" diye haykırması da yaptıklarına dahil.Piç.
"Sussana lan!"
Bana baktı baktı ve kahkaha attı
"Haahajaghsjajaha niye sevgilin mı uyanır?" Gerçekten piç amına koyim.Sinir olmuştum.Sonra Fran uyandı.
"Sonunda uyanabildin kanka."
"Kodumun gerizekalısı, neden anırıyorsun?"
"Neyse amk.Kaykayın nerde lan?"
"Gö...Evde!" Ilk başta diyeceği şeyi demesini tercih ederdim.
"Gel alalım da biraz sürelim."
"Niye?"
"Ne niye olum? Biz kaykaycı değil miyiz?"
"Öyle miyiz?"
"Evet."
"Vay amk."
Bu nasıl muhabbet?Kahkaha atmamak için zor duruyordum.Keşke benim de böyle bir arkadaşım olsaydı.
"Gelirdim ama Heather var." dedi saçlarımla oynarken.Imrendigim bu dostluğu neden engelleyeyim?
"Yoo..Ben gideceğim zaten..Siz takılın." deyip ayağa kalktım.Saate baktım; 12:30
"Hass..Hemen gitmem lazım saat oniki buçuk."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Kesik-
ActionHeather Graice,birden bire kalabalık şehir hayatından kaçıp minik bir kasabaya yerleşir.Henüz 16 yaşındayken,kim olduğunu ve geçmişini öğrenir.Canının çok yanmasına rağmen bu hayatı ona kimin yaşatmak zorunda olduğunu bulmaya çalışır ve hayatına yen...