PBMD-28

7.5K 403 31
                                    

**********

"Bu kadar çirkin olmayı nasıl beceriyorsun anlamıyorum? Gözünün altındaki mor halkalarda ne?" 

"Ey Müslüman senin ağzından güzel bir söz çıkmaz mı?"

"Benden yalan söylememi bekleme." dedi gözlerimi devirdim. Onun yüzünden bütük gece dışardaydık ve uyuyamadım ama Buğra Efendinin dediğine baksen! 

"Beni sevdiğini söylerken böyle demiyordun ama.." ohh beter ol yaşasın kötülük. Bana beni sevdiğini söylemişti. Daha doğrusu ağzından bi kere kaçırmıştı. Bir daha da duymadım.

"Ben öyle birşey söylemedim!!" diyerek gözlerini kaçırdı. Tabi tabi bende yedim..

"Hee hee tabi tabi.." diyerek alay ettim. Onunla uğraşmayı seviyordum. Onunla yemek yemeyi, yemek yapmayı, gezmeyi, televizyon izlemeyi, uyumayı... Kısacası onu seviyordum.Nasıl oldu bilmiyorum. Sanırım onu gerçekten benimsemiştim.

Okulumuz bitmişi LYS sınavlarını vermiştik. Artık yaz tatilindeydik. Buğra bizim çocuklarla tatile gitmemiz için beni ikna etmeye çalışıyordu. Tabi ikna çabaları okullar kapanmadan 1 hafta önce başlamıştı. 

Ama bu sefer akıllandığımdan hiç bir şekilde tamam demedim. Geçen seferki harika tatilim!! hala aklımda alçılarım hatıra olarak dolabımda duruyor...

Her neyse gitmeyecektim. Ama yanımdaki yunan tanrıçasınıda göndermeye pek niyetli değildim. Son bir ayımı onunla geçirmek istiyordum. Daha sonra ben gidince güzel bir tatil yapabilirdi. Uzun uzun...

******

"Sen gerçekten bu kadar çok insanla tanıştın mı?" ah yine dolabımı karıştırmış resimleri bulmuştu.

"Evet" fotoğraflara özenle bakıyordu.

"Sıkılmadanda arkasına notlar yazmışsın"

"Öncedende demiştim; önemsediğim insanları yaşlanınca unutmamak için"

 dedikten sonra umursamazca gülümsedim. Ona rahatlıkla böyle davrana biliyordum. Benim gerçek duygularımı hiç anlamaya çalışmıyordu.

Saatlerce fotoğraflara baktı..

"Hey Çirkin..!! Herkesin fotoğrafı var ama benim bir tane bile yok..!!" diye söylendi.

Kendimden hiç taviz vermeden cevapladım.

"Dedim ya unutmak istemediklerimi çekiyorum.." gözlerinden bir an kısıldı. Sanırım bu sefer onu gerçekten kırmıştım. Böyle karşımda durunca hepten fena oldum. Ben onu bırakıp bir ay sonra nasıl gideceğim..

Onu arkamda nasıl bırakacağım hele ki beni sevdiğini söyledikten sonra.. Ona bu akşam herşeyi anlatacağım. Madem gerçekten seviyor benim yanımda olacaktır.. Her ne olursa olsun onu yanımda istiyorum..

Bana böyle kırılmasına dayanamıyordum. Hemen yanına sokulup kolumu omzuna attım.

"Tamam tamam üzülme, hadi gel beraber bir tane çekinelim" deyince elimi omzundan itti. Sanırım cidden bu sefer ileri gitmiştim.

"Gerek yok. Benim işim vardı gitmem gerek" diyerek kapıya gitti. Bende kaşlarımı çatıp peşinden çıktım. Ne işi vardı ki?

"Ne işin var nereye gidiyordun?" dedim. Yüzüne samimiyetten yoksun soğuk bir sırıtış yerleştirdi

Pardon Bana Mı Dedin? (Bir Tanışma Hikayesi -1-)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin