Deniz Sayıcı'dan
Hiçbirşey hissetmiyorum. Hiçbirşey. Aslında gayet mutluyum içimde. Ama..ruhum hala o otelde Selim Ateş ile yüzleşiyor. Şuan bir hastadan bir farkım yok. Karakoldayım veya hastahane ama ikidebir polis gibi giyinmiş adamlar görüyorum. Kimse benimle ilgilenmiyor. Öylece oturmuş bekliyorum. Kalbimdeki acı,kin,nefret birbirine karıştı ama pişman değildim. Korkuyordum. Hapise girmekten değil kendimden korkuyordum. Kendim evet benliğim yıkıldı gözlerimin önünde. Ve benliğimİ ben yıktım.
Oturuyorum,düşünüyorum,ağlıyorum,oturuyorum,düşünüyorum,ağlıyorum. Böyle geçmiştir 1,2 saat. Gelen geçen bana dik dik bakıyor takmıyorum,bazı adamlar geliyor"çay kahve ister misin?"diye takmıyorum,5 dakikada bir abla geliyor noldu diyor.takmıyorum. Bu yani.
-Deniz Sayıcı?
Bana sesleniyorlardı değil mi. Halsizce gözlerimi açtım ve önümde duran adama baktım. Ve emin oldum ben karakoldaydım. Adam bol bir kot pantolon ve üstüne de grimsi bir tişört giyinmiş bana bakıyordu. Gözleri yaşlılıktan eğri büğrü olmuş. Saçları da grimsi siyahımsı bir şey.
-Benim?. Adam cevabımı hiç bekletmeyip başladı konuşmaya.
-Beni takip et senin hakkında suç duyurusu var.
"Oha ciddi misin?" Diyecektim ama saçma. Ada'm hızlı hızlı yürümeye başladığında yavaşça ayağa kalktım. Ve küçük adımlar ile adamı takip ettim. Bir yerlere döndü falan. En son bir kapıyı açtı. Kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Başı ile içeri gel imasında bulundu. Yürüdüm etrafa katım. İki sandalye karşı karşıya ortada masa ve masanın üstünde büyük bir lamba. Evet polisler ile uğraşacaktım birde. Hadi ama!. Sandalyeye oturdum ve gözlerimi kapattım. Kader böyle birşeydi yani?. Acı,keder,korku ,kin,nefret.
-Bana bak!.
Başımı kaldırdım ve gözlerimi adamın elalarına diktim.
-Ne istiyorsunuz benden? Yeteri kadar mahvoldum hiç sorgu morgu yapmadan atın gitsin beni hapse?.
-Selim Ateş kimin oluyor? Veya oluyordu?.
"Du" bastıra bastıra söyledi. Beni kim şikayet etti abi? Ha?
-Hiç birşeyim.
-Yeme beni kızım bak anlatacaksan anlat yoks-
-Yoksa ne ha? Hapise mi tıkarsın? Tıkacaksan tık be! Bıktım.
-Sakin ol! Sadece neler olduğunu anlat. Bundonrasına biz karar vereceğiz tamam mı?.
Nefes aldım. Derin derin. Duygu yok,acı yok, korku yok.
-Tamam.
-Tamam. Sor ne soracaksan.
-Selim Ateş kimin oluyor?
-O hayatıma giren lanet kişi. Oldu mu?
-Hı Hı. Pekala bu adam ile nerede karşılaştın? Bana karşı açık ol.
-Uff.. Bir evde.
-Peki. Aslında iyi yapmışsın o adamı öldürmekle çünkü azılı suçlulardan biriydi. Hmm. Bu adamı ve el kadar çocuğu neden öldürdün?
-Çocuğu ben öldürmedim. O adam öldürdü. Ben sadece elime fırsat geçmişken yapayım dedim.
Evet çok rahat olabilirdim ama Selim Ateşi öldürmüş olmam bana şeref gibi birşeydi.
-İyi itiraf. Tamam yani diyorsun ki bu adamı ben öldürdüm?
-Evet!.
-Pekala. Sen burada bekle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hain(TAMAMLANDI)
Actionİnsan bazen sadece bir tek güvenebileceği olmasını ister.Evet onu bulur ama her hareketinde kaybeder ve bu acı onun için hep fazladır... -Ben sende kayboluyorum Fatih! Ama sen her zaman benden uzaklaşıyorsun! Dayanamıyorum anlıyor musun?Kalbim senin...