Tudo Passa [Written by; Neymarable] TAMAMLANDI

17.

Alkışlar, insanların "Evet" diye bağırmaları, herşey birbirine karışmıştı ...

Bende karışmıştım.

Neymar bana evlenme teklifi etmişti. Hayallerimin ve kalbimin tek istediği adam.

Aslında bu anı hep hayal etmiştim. Her hayalim birbirinden güzeldi. Ve tek cevabım vardı; "Evet!"

Neymar'ın meraklı bakışları sayesinde düşüncelerimden sıyrıldım. Ağzım yarım metre açık halde yüzüğe bakıyordum.

"Evet! ... Evet ve sonsuza kadar evet!" dedim ve boynuna atladım. O da bana sıkıca sardı kollarını. Alkışlar daha da yükselmişti.

Çok duygulanmıştım. Hayalim gerçekleşiyordu. Neymar ile evleniyordum.

Dayanamadım ve bir süredir dolu halde duran gözlerimi kırptım. O anda birkaç gözyaşı süzüldü yanağıma.

Ellerimi boynundan aldı ve sağ elimi tuttu. Kırmızı kutudaki yüzüğü çıkardı ve herkese gösterdi ilk başta. Hafifçe gülümsedim.

Sonunda "Seni seviyorum." dedi ve yüzüğü parmağıma taktı. Bense hala ağlıyordum.

"Bende seni seviyorum sevgilim." dedim gözlerinin içine bakarak. O sırada hızla beni belimden tutup kendine çekti ve dudaklarıma yapıştı. Bende kollarımı boynuna doladım ve ona karşılık verdim. Aşırı tutkuluyduk.

Alkışlar yine başlamıştı. Bu sefer ıslıklar da eklenmişti buna.

Kafenin çalışanları bile işlerini bırakmış bizi izliyorlardı.

Dudaklarımız birbirinden ayrıldığında birbirimize baktık. Gülümsüyordu o. Bende gülümsedim onu görünce.

Ardından da kafede bizi alkışlayan insanlara döndük.

"Teşekkür ederiz. Rahatsızlık verdiysek de özür dileriz." dedi Neymar gülerek.

Kimse şikayetçi gibi görünmüyordu. Bizde yerimize oturduk ve kafeden çıkmak için hesabı istedik.

Garson yanımıza geldi ve gülerek; "Bu sefer bizden hediye olsun yeni çiftimize." dedi. Neymar ve ben de birbirimize bakıp güldük.

"Çok teşekkürler." dedim. Ardından da garson bizi tebrik edip yanımızdan ayrıldı. Bizde hızla kafeden çıktık.

Çıktığımız gibi de kahkahamı durduramadım. Çok mutluydum.

O sırada Neymar'ın elini bıraktım ve kumların üzerinde zıplayarak salak salak dans etmeye başladım. Öylesine mutluydum ki. Yıllardır mutlu olmak için beklediğim şey buydu sanki.

Sonunda dayanamadı ve; "Pardon ama, Sen ne yapıyorsun Cara?" dedi gülerek. Bense ona cevap vermeden zıplayıp dans etmeme devam ettim.

Sonunda yanıma geldi ve kolumdan tuttu. Gülmekten alamıyordu o da kendini.

"Bu kadar sevineceğini bilseydim daha önceden ederdim evlenme teklifini, müstakbel karıcığım." dedi gülerek.

'Müstakbel karıcığım' kelimesi hoşuma gitmişti. Salak salak dans etmeyi bıraktım ve ellerini tuttum.

"Ne demek 'Bu kadar sevineceğini bilseydim' ? . Sen hayallerimin ve kalbimin tek kabul ettiği adamsın Neymar Da Silva!" dedim bağırarak. Fazla mutluluk bende kafa yapıyordu sanırım.

"Sende öyle Cara Da Silva!" dedi o da bağırarak. İstemsizce gülmüştüm aniden.

Birkaç dakika sessizce birbirimizin yüzüne baktık. Ona her geçen dakika daha da çok aşık oluyordum sanki.