OKULUN ARIZA KIZI 1

5. Bölüm: Ben Ne Yaşıyorum?

Bugün Okul Çıkışı

Kumsalla vedalaşıp evin yolunu tuttum. Arabam arızalı olduğu için onu daha sonra alıcaktım. Eve giderken bugün yaşadıklarımı düşündüm. Bir gün içinde neler yaşamıştım öyle? Peki ya Aras'ın bana sarılması? Kafam çok karışık.

Birden bire ağzıma yerleşen el hem ağzımdan nefes almamı hemde burnunu kapatarak nefes almamı engelliyordu. Kurtulmak için çırpınıyorum ama olmuyor. Artık dayanamıyorum. Gözleri kararmaya başladı. En sonunda ağzındaki eli ısırdım ve elinin ağzımdan çekilmesini sağladım. Derin bir nefes aldım. Sonrasında hemen arkamı döndüm. Kişinin maskesi vardı ve kim olduğunu seçemiyordum. Dirseğimi boğazına sertçe dayadım ve diğer elimle maskesini çıkardım. Gördüğüm manzaraya inanmadım. Tolga...

Bu kadarı fazla alt tarafı araba kazası yaptık. Ama ben bunun araba kazası yüzünden olmadığını biliyorum.

Maskeyi Tolga'ya yüzüne fırlatarak koşmaya başladım. Eve yaklaşınca yürümeye başladım.

Şuan ki Zaman

Yarın beni ne bekliyor acaba? Fazla kurcalamadan kendi hayatım gibi kendimi uykunun karanlığına bıraktım...

Sabah bir yarım saat önce kalkmıştım. Her sabah nasıl böyle kalkabiliyorum allasen? Neyse, önemi yok! Duşa girmeye karar verdim. 

Duştan çıkınca normal okul formalarımı giydim. Bunu yaptım evet. Sonra saçımı kurutup topuz yaptım. Ayakkabılarımı giyip aşağı indim. Ben size ilk başta fazla yemek yemem demiştim. Aramızda kalsın yemek yiyip kilo almayanlardanım. Evet! Mutfağa girdim buzdolabını açtım sonra geri kapatıp mutfaktan çıktım. 

Size de böyle oluyor mu? 

En sonunda kahvaltı yapmamaya karar verip cebime para sıkıştırdım. Çantamı alıp okula gittim. 

Okula geldiğimde Kumsal bir bankta oturmuş hüzünlü hüzünlü etrafa bakıyordu. Bu kızın bu kadar ne derdi vardı? Yanına gittim ve " Neyin var?" diye sordum. Bana bakıp " Bugün deneme sınavı varmış 12'lere " dedi. Hayır üzülmesi gereken kişi o değildi. Bendim. Bu okula geldim geleli neredeyse bütün derslerde ya uyumuştum ya da okulu ekmiştim. Kumsal'a dönüp " Sen bide bana sor. " dedim. 

Zil çalınca Kumsalla beraber sınıfa çıktık. Tabiki ben yine cam kenarına geçtim. Hocadan anladığım kadarıyla ders edebiyattı. Aslında edebiyat dersini severdim. Hoca bazı şairlerin şiirlerinden bahsederken dinliyordum. Evet bunu yapıyordum. 

Nazım Hikmet'ten bahsediyordu. Bunu bilmek çok zor olmasa gerek. 

Zil çaldııı. Sonunda be! Ama hayallerim suya düştü çünkü hoca " Bir daha ki ders deneme sınavı başlıyor haberiniz olsun " dedi ve gitti. Ne mi hayalim vardı. Tabii ki de yemek yiyecektim. Şimdiyse bütün derslerde uyuduğum için kitaplara göz gezdirmem lazım. 

Biraz kitaplara baktıktan sonra zil çaldı. Hoca da aman hiç geç kalırmı? Kalırsa ona günah yazılır, derse geç kalmaya tövbeli bu adam. Daha öğretmenler zili çalmadı yahu! 

Ve deneme sınavı başlamıştır. Kazamız mübarek olsun arkadaşlar...

***

3 dersin sonunda bitti sınav. Kumsal'ın tişortünden çekiştirerek " Yürü kantine midem kazınıyor denemede 1 doğrum çıkarsa şükredicem valla. " doğru söylüyorum. 

Kantine gelince sıraya geçtim. Tost ve ayran alıp Kumsalın oturduğu masaya geçtim. Üstüme birşey dökülmeden çıkabilmiştim sıradan. 

Yemeğimi yiyip sınıfa çıktık. Bizim kattayken kumsal " Tuvalete gidip geleceğim. " dedi kafa salladım. Sınıfa gidip sıraya oturdum. Camdan dışarı baktığımda öğrenciler toplanmıştı. Kavga vardır diye geçiştirdim. Daha çok kız vardı. Kumsal yanıma gelince " Haberi duydun mu?" diye sordu. Ona dönüp " Ne haberi ? " dedim. " Yeni matematikçi gelmiş ayrıca bizim sınıf hocamızmış. " dedi. Anladığıma dair bir mırıltı çıkarttım. 

Acaba kız mı? Yoksa erkek mi? İçimdeki soruyu tutamayıp " Kız mı erkek mi?" diye sordum. Kumsal gülerek " Napcan kanka kendine mi ayarlıcan? " dedi şakasına bende devam ettirerek " He nüfusuma geçiricem hocayı. " dedim. Kahkaha attı sonra " Erkek, " dedi. Sonra ekledi " -miş " dedi başkasından duyduğunu ifade ederek.  

Kumsal bana bakıp yapmacık bir şaşırmayla " Aaa tesadüfe bak derste matematik. " dedi. Allah'ım ben böyle bir kankayı hak edecek ne yaptım acaba? 

Ve noldu? Tahmin etmesi çok zor değil. Tabiki de zil çaldı!

Uyusam mı diye düşünmeden edemedim ama hocaya söz verdim. 

Hoca geldi. Herkes ayağa kalkarken ben yerimde çivili kaldım. Ama bu olamaz ki. Bu adam dediklerinde ciddimiydi? Hani şu sahildeki takıntılı olan. Neydi adı.... Ferit.

Benim ayağa kalkmadığımı farkedince bana baktı. Ve beni hatırladı ama tepki vermedi. Hatırladığına eminim. Allah'ım sana geliyorum!

Hakkat ne yaşıyorum ben allasen?

***

Evet arkadalar bu bölüm diğerlerine göre kısa olabilir.

Bölüm+yorum=yeni bölüm!