Hayatta affetmez beni

210 7 0
                                    

“Yarın sınavım olduğunu biliyorsun değil mi? Kaç saattir getireceğin notları bekliyorum.”

“Beni dinler misin Leyla?”

“Ne dinleyeceğim seni ya?”

“Canım çok acıyor.Ağrım var,ne olur sen de trip yapma bana Leyla”

“Ne?Ağrın mı var? Ne oldu Mine,başına bir şey mi geldi?”

“Evet,düştüm.Yağmurdan kaçarken ayağım kaydı,düştüm.Sağ ayak bileğim çok kötü”

“Hemen seni almaya geliyorum ,nerdesin şimdi?”

“Kütüphanenin girişindeki bankların birinde”

“İyi misin şimdi ? Sakın kıpırdama bir yere hemen geliyorum.”

“Kıpırdayacak halim yok istesem de Leyla,hadi gel.Sana ihtiyacım var.”

Telefonu kapattıktan sonra cebine koydu,kenara bıraktığı buz torbasını aldı,ayak bileğine bastırdı.Bankın üstündeki ıslak kitaplarına kaydı gözleri.

“Pis, gıcık, ukala.Umarım bir gün karşılaşırız yine.Adını bile söylemedi.Sanki ben de bayılıyordum adını öğrenmeye.Bir de beni fırçalıyor.Sen kimsin de beni fırçalıyorsun ya.Benim çektiğim acıyı sen biliyor musun? Üşümüştür diye düşünmek aklına geliyor mu hiç,nerden gelsin?” diye söylendi.

Ayağının üzerine basmayı denemeyi düşündü.Yavaşça banktan ayağını indirdi,yere koydu.Bir eliyle banka dayanarak oturduğu yerden ayağa kalktı.Bir adım attı.”Azaldı ağrısı sanki” dedi kendi kendine. Bir adım daha attı,ağrısı oldu,döndü,banka oturdu.Durağa  yanaşan otobüsü fark etti,hareket edene kadar onu izledi.Duraktan ayrılınca otobüs,durakta bekleyen kimsenin olmadığını gördü.

“Gitmiş,öküz “diye söylendi.

“Kimmiş o öküz?”

Kafasını kaldırdı,sağ tarafına baktı.

“Leyla”

“Seni çok merak ettim,Mine.İyi misin tatlım? Korkuttun beni”

Sarıldı,sesi ağlamaklıydı.

“Tamam,kes şu ağlamayı Leyla.Gördün işte bak iyiyim,sadece bileğim biraz ağrıyor.”

“Bakayım ayağına.Ufff,ne kadar da şişmiş.Nasıl oldu?”

“İstediğin notların fotokopisini çektirdim.Dönerken yağmur birden öyle bir bastırdı ki,otobüs durağına atayım kendimi dedim.Koşmaya başlamamla havaya uçup yere yapışmam bir oldu.Bir çocuk arkamdan geldi bana yardım etti.Ona yaslanarak durağa kadar geldim.Kitaplarım hep ıslandı,üzgünüm senin notların da ıslandı,baksana.Çocuk beni burada bekle geliyorum dedi,matematik bölümüne doğru gitti.Üşüyünce kütüphaneye doğru yürümek istedim.Ama yolun yarısına kadar gidebildim.O sırada çocuk geldi,beni bir güzel azarladı iyi mi? Ne yapıyormuşum da,o ayağın üzerine basılırmıymış da”

“O çocuk,az önce gitmiş öküz dediğin kişi değil mi?”

“Nerden anladın Leyla o olduğunu?”

“Baksana kızgınlığın hala geçmemiş.”

“Buz torbası getirmişti.Sana yardım eden de kabahat dedi,bıraktı buz torbasını çekti gitti iyi mi?”

“Neymiş adı bu öküzün?”

“Söylemedi ki,ukala.Bildiğin öküz”

“Neyse haydi,yağmur durmuşken,yurda dönelim.Yarın ki sınavdan kötü bir not alayım öbür ayak bileğin için de ben sana buz getireceğim.”

Beni dinler misin LeylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin