Öküz değil de ne bu şimdi

123 5 0
                                    

Leyla sınavın yapıldığı salonun kapısına geldiğinde nefes nefese idi.Önce üzerini eliyle bir düzeltti,sonra saçlarını topladı.Yavaşça kapıyı tıklattı,içeri girdi.Salona girince ,nerdeyse herkes masalarında kafalarını kaldırıp ona bakmıştı.Kendini toparladı,sınav gözetmeninin yanına gitti.

“Özür dilerim,geç kaldım”dedi.

Sınav gözetmeni kolundaki saate baktı.

“Günaydın sınav başlayalı onbeş dakika oldu.”

“Şey,uyanamadım da.”

“Peki al şu soru kağıdını ve cevap anahtarını,cam kenarındaki en son masaya oturun lütfen.Biraz acele edin bir saatiniz kaldı.”

“Çok teşekkür ederim”dedi.

Kendisine uzatılan kağıtları aldığı gibi pencere kenarındaki koridordan hızla kendisine gösterilen arka masaya doğru yürümeye başladı.Orta sıralardaki bir masada oturan Nur’u gördü.Yanından geçerken ona gözlerini yumarak selam verdi,elini göğsüne götürüp derin bir oh işareti de yaptı.Nur aramasaydı sınavı kaçıracaktı nerdeyse.Masasına geldi,oturdu.Cevap kağıdını sağ tarafa doğru koydu.Soru kağıdını da önüne.Çantasını sandalyesine astı.Arkasına yaslandı.İçinden bir iki dua okudu.Soru kağıdını alıp sorulara bakmaya başladı.İlk soru zor geldi,gözünü ikinci soruya kaydırdı o da zor geldi.Hızla tüm sorulara göz attı.Arka sayfadaki sorular biraz kolay gibiydi.Onlardan başladı çözmeye.Soru kağıdının kenarında soruyla ilgili karalamalar yapıyor,cevabı bulunca sağındaki cevap anahtarını önüne çekip bulduğu şıkkı işaretliyordu.Bir taraftan da gözü sürekli saatteydi.Son yarım saate girildiğinde cevap anahtarında  işaretlediği soru sayısını saydı,dokuz dedi içinden.Gözetmen salonun ön tarafında pencere kenarındaki masadaydı.

Leyla,“Şşştt” diye sessizce önündekine seslendi.Önündeki arkasına döndü,Leyla’ya baktı.

“Ne var?” dedi fısıldayarak.

Leyla onu tanımıyordu.Diğer şubeden herhalde diye geçirdi içinden.O sene kazanan çok olduğu için sınıflar a ve b şubesi olarak ikiye ayrılmıştı.

“Cevap anahtarını şöyle biraz sağına doğru çeker misin,göremiyorum”

“Olmaz öyle şey,yakalanmak istemiyorum ben”

Leyla “pis,gıcık” dedi sessizce.

“Dediklerini duydum,sensin o”

“Göstersen ne olur sanki,gözetmenin dünyadan haberi yok,haydi,lütfen ama”

“Pis,gıcık şimdi de lütfen öyle mi?”

“Tamam özür dilerim,bak sınava zor yetiştim zaten,nerdeyse zaman dolacak.Yardım etsen ne olur,haydi”

“Senin yüzünden yakalanmak istemiyorum?”

“Bütün soruları işaretlemişsin işte,azcık sağa kaydır kağıdını”

“Olmaz”

Leyla masanın altından önündeki çocuğun ayağına bir tekme salladı,bacağına geldi.

“Ukala.Senden yardım isteyen de kabahat.Göstermezsen gösterme”

Önündeki çocuk döndü,arkasına Leyla’ya baktı.

“Ne bakıyorsun dön önüne,bak hocaya kopya çekmek için arkaya bakıp beni rahatsız ediyor derim”

“Ayaklarına dikkat et,kırarım onları.Ne uyuz bir şeysin sen ya.Allahtan bizim sınıftan değilsin.Seninle aynı sınıfta olmak işkence olurdu herhalde.”

Beni dinler misin LeylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin