Otobüsten hızlıca ayrıldım. Kendi kendime sen ne yapıyorsun kendine gel dedim. Kendi kendime konuşmayı otele varana kadar devam ettim. Sonra odamın kartını aldım. Odama çıktım. Çantamı bıraktıktan sonra canım sıcak birşeyler istedi. Asansöre geri aşşağı inmek üzere bindim ki Çisem de asansöre bindi. Kendime hakim olmaya çalıştım. Kalbin her onu gördüğümdeki gibi delice çarpıyordu. Biraz sessizce durdu, masumca benden özür diledi . Tam ona her şeyi itiraf etmeye cesaret bulmuşken asansörün sesi duyuldu. Herşeyi söylemekten vaz geçtim . Ve restorana doğru ilerledim. Cisem ise ortalıktan kayboldu. Bizimkiler de bayağı eğleniyor gibiydiler . Kâr topu oynuyorlardı. Kardeşimi mutlu görmek beni de mutlu ederdi. Çevreyi izlemeye devam ettim...
Gördüğüm şey Çisemin yukarı tırmanmasıydı. Yine neyin peşindeydi bu kız . Oturduğum yerden kalktım ve onun yanına gitmek istedim. Belki yanlız kalırsak konuşabilirim diye . Arkasından gizlice takip ettim. Ve sonra ve sonra...
×××××××××××××××××××××××××××××××××××××××
Çisemmm , kendine gel lütfen kendine gel seni kaybedemem . Allaha yalvarırken gözümden damlalar akıyordu. Onu kucağıma aldım ve koşa koşa otele gittim . Nasıl vardığını hatırlamıyorum. İçeri girdiğimde Yardım edin lütfen diye kaykırdım. Onu otelin ilk yardım yerine götürdüler . Ben de kapının önünde öylece bekledim. Elimden hiçbirşey gelmiyordu. O beni kurtardı sıra bende idi ama...ama birşey yapamadım. Sonra Açelyayı aradım . İlk duyduğunda telefondan ağlama sesi geliyordu. Sonra yanıma geldiler. Gözümdeki yaşı sildim kimse görmesin diye. İçerde mi, o iyi mi ne oldu söylesene Timuçin ne oldu . Ellerim titremeye başladı ve onu tepeden aşağıda oylece yatarken buldum dedim. Ve dayanamayarak gözlerimden tekrar yaşlar süzüldu ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGEDEKİ DEHŞET
Mystery / ThrillerSen misin ? Yüreğimi çalıp giden sen misin ? Pe ki ya gölge . Adını bile bilmediğim, gölge. Hayatımı maffeden , sevdiğimi kalbimle beraber alıp götüren sen . Çaresiz yüreğimle bırakıp giden sen . Daha söyleyemedim bile sevdiğimi . Alıp götürdü seni...
