Bölüm 8 : Neden ben ?

40 7 1
                                    

Gözlerimi araladıgımda ışığın etkisiyle birkaç kez gözlerimi kırpmak zorunda kaldım. Kafamı yanıma çevirdiğinde Açelya gili gördüm . Mışıl mışıl uyuyorlardı. Etrafa tekrar bakındım ama o burada değildi. Ayaklarımı yataktan aşağı yavaşça indirdim . Canım acıdı, biraz bekledim ve zar zor ayağa kalkmayı başardım . Kimseyi rahatsız etmeden etrafa tutunarak odanın dışına çıktım. Koridora bakındım birkaç görevli dışında biri yoktu. Sonra arkamdan bir ses endişeyle " Senin yatağından kalkman yasak değil mi ?" Dedi. Şey, ben sana bakmak için kalktım. Zaten iyiyim bir şeyim yok benim. Kafasını salladı. Yanına oturdum. Ağlamış mıydı bana mı öyle geliyordu." Ben sana birşey sorabilir miyim?" Dedim çekinerek. O da başını salladı . Aslında bilmiyorum sen beni buraya getirdiğinde odadayken neden özür dilediğini anlamıyorum. Ve de - sözümü bitiremeden "sen onları dudun mu ?" dedi kızararak . Ben de nasıl duydum bilmiyorum ama ben ... Böşver ya . Dedim . O da yanımdan kalktı ve gitti herzaman ki gibi gitti...
×××××××××××××××××××××××××××××
BİR AY SONRA
"Hadi ama seni beklemek zorunda mıyım ben Çisem. 10 dakika içinde kalktın kalktın yoksa giderim " dedi Açelya sırıtarak . Sinirle baktım ve yanımdaki yastığı kafasına fırlattım. Sabahın köründe ne işin var senin okulda ? sırf Alperen'le konuşmak için beni uyandırıyosan ...Hayır ya başka birşey ,hadi hadi kal giyin sen . Sakın ben çıkınca tekrar uyuyayım deme. Dedi ve yanağıma bir buse kondurdu. Dolaptan kazağımı ve pantolonumu aldım . Kazanın üzerinden bir ay geçti ama bazen ağrılarım oluyordu. Kazadan sonra da Timuçini göremedim . Açelyaya sordum bilmediğini , yazlık evlerinde olabileceğini söyledi. Bunun üzerine kaç kere onun yanına gitmek istedim ama hep vazgeçtim . Yapamazdım, hadi gittim diyelim ne diyecektim ki ona . Sonra tekrar kapı açıldı Açelya kızgın gibi bakmaya çalışarak" hadi ! hayla giyinmemişsin bile " dedi . Tamam tamam geliyorum . " dedim sıkkın bir şekilde.
Okula vardığımızda hayla anlamamıştım , ne oluyor. Sınıfa girdik ve kafama konfetiler patladı. Şaşkındım ama O ara aklıma geldi ,bugün benim doğum günüm . Kendi doğum günümü bile unutacak kadar unutkandım. Ama benim dikkatimi çeken başkasıydı . Timuçin , gelmişti burdaydı. Bana gülümsüyordu ben de ona gülümsedim. Açelya kolumdan tuttu ve pastayı üflemem için ısrar etti . Tam üfleyecekken Mert" dilek tut ilk başta" dedi ve bana göz kırptı. Ben de gözlerimi kapattım . Bana saçma gelse de dileğimi diledim . Sonra pasta , arkadaşlarımın hediyeleri falan filan . Fazla umursamadım benim gözüm sadece Timuçindeydi . Arada çaktırmadan ona bakıyordum. Tam yine bakayım dedim . Yakalandım çünkü o da bana bakıyordu. Sonra yaklaştı yanıma elimi tuttu. Kalbim yerinden çıkmak üzereydi. Her an bayılabilirim . Dışarı çıktık ve bir banka oturduk . Ne oluyo neden buraya geldik Timuçin ?" Ben hediyeni içerde vermek istemedim. " Dedi ve cebine elini sokup bir kutu çıkardı. Bana uzattı. Ellerimin titrediğini saklamaya çalışarak kutuyu açtım. "Ama bu çok güzel " diye mırıldandım. O da duymuş olacak ki gülüyordu. Bana üzerinde kar tanesi olan bir kolye almış . "Takmana yardım etmemi ister misin " . Ben de başımı salladım. Saçlarımı geriye attım ve sıcak ellerini ensemde hissettim. Sonra merakımdan " Sen şimdiye kadar nerdeydin, dedim ve siyah gözlerinin içine baktım . Gülümsemesi bir anda kesildi. Yanlış birşey mi dedim acaba ." Bunları sonra konuşuruź Çisem " dedi. Ama ,neden saklıyordu ki hayla bazı şeyleri, açıklamaktan korkuyor muydu . Ben de üstelemedim . Sessizce birkaç dakika geçti. Sonra biri eliyle gözlerimi kapattı. Bir an öyle bir korktum ki , anlatamam. Elini gözümden çekip arkamı döndüm. Gördüğüm karşısında öylece kala kaldım. Lisede ayrılmak zorunda kaldığım kankam , can yoldaşım karşımda . "Mustafa " . " Ne ?bu günü unutacağımı mı sandın Çisem? Dedi ve gamzeleri ile bana gülümsedi. Ben ona sıkı sıkı sarıldım. Ama yanımda Timuçinin olduğunu unutarak . Ona doğru döndüm sanki daha deminkinden daha fazla gergindi. " Liseden yakın arkadaşım Mustafa . " Mustafa bu da Timuçin ." Buradaki arkadaşımın abisi. Mustafa elini uzattı " memnun oldum " dedi . Timuçin de elini uzattı ve bir süre birbirlerine baktılar . Mustafaya döndüm ve hadi biz cafeye gidelim orada birşeyler konuşuruz . Sen de gelmek ister misin Timuçin? Dedim tedirgince . Yok benim başka işim var, size iyi eğlenceler dedi ve gitti. Anlamıyordum bir anda ne oldu buna böyle . Mustafaya döndüm ve koluna girerek" hadi gidelim sana anlatacak çok şeyim var " dedim ve gülümsedim.

GÖLGEDEKİ DEHŞETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin