"Ece ne yapıyorsun sen bu saatte?"
"Sana geldim sevgilim." dedi. Dilini yuvarlıyordu ve leş gibi kokuyordu. İçip içip kapıma dayanmadığı kalmıştı o da olmuştu.
"Sessiz ol Ece. İnsanlar rahatsız olacak. Sus sana taksi çağırayım."
"Beni evine almıyor musun Tutku?"
Sesi çok yüksekti ve şikayet gelecek diye korkuyordum. Ama içeride de sevgilim uyuyordu. İçeri alamazdım.
"Ece hadi otur şuraya iki dakika hemen telefonumu alıp geliyorum."
"Beni sokağa mı atıyorsun sevgilim."
"Bana sevgilim deme."
Ağlamaya başladı. Bilerek mi yapıyordu anlamadım.
"Ama sen benim sevgilimsin."
"Hayır değilim. Hadi bekle geliyorum."
Tam arkamı dönüp yatak odasına ilerliyordum ki Cansu'nun sesini duydum.
"Tutku ne oluyor canım?"
"Bir şey yok hayatım geliyorum." diye seslenip yatak odasına girdim.
"Ne oluyor kapıda?"
"Ece sarhoş olup kapıya dayanmış."
"Ne? Sürtük."
"Aşkım dur ya bağırıp çağırıyor. Ne yapacağız?"
"Ne bileyim ben Tutku sana gelmiş sen düşün."
"Bana mı gelmiş? Ne yapayım ben mi çağırdım?"
"Yüz bulmuş ki gelmiş."
"Kız sarhoş farkındasın değil mi Cansu?"
"Bilemiyorum." dedi ve yattığı yerden doğrulup oturdu. Elini tutup ona yaklaştım ve Cansu'nun kapıya bakmasıyla ben de kapıya döndüm. Ece yatak odasına kadar gelmişti. Bağırarak konuşmaya başladı.
"Demek bu ruh hastasıyla aldatıyorsun beni Tutku."
"Ece susar mısın?" diye susturmaya çalıştım.
"Susmuyorum. Beni delilerle aldatıyorsun."
Sonra olaya birden Cansu atladı.
"Kızım seni yolarım." diye öne doğru eğilerek konuştu.
"Cansu sakin." diyerek elini okşadım.
"Neden bana sadece Cansu diyorsun?"
"Adın Cansu olduğu için?"
"Bu kadın burada diye sadece adımla hitap ediyorsun."
"Saçmalamaya başladın bence. Boş şeylere takılmayı bırak da şundan kurtulalım."
"Boş şeylere mi takılıyorum yani?"
"Cansu, sevgilim lütfen zorlama beni bak zaten bu manyağı ne yapacağımı bilmiyorum sen yanımda ol bari."
Sonra bir anda Ece yine bağırdı.
"Sevgilim mi dedin sen o kadına Tutku?"
Ağzımı açıp konuşacaktım ki Cansu atladı.
"Bak kalktım geliyorum yolmaya seni bünyesiz sürtük." diye üstündeki yorganı attı. Attığı yorganı tekrar üstüne örttüm.
"Aşkım saçmalama."
"Yolarım Tutku."
"Biliyorum aşkım ama yolma. Telefonumu verir misin güzelim?"
Telefonumu aldı ve fırlatırcasına avcuma bıraktı. Neyin içine düşmüştüm ben? Telefonu alıp taksi durağını aradım. Yarım saate taksi gönderebileceklerini söylediler.
