Multimedya; Erez
Uyandığımda başımdaki ağrı hafiflese de ense kökümdeki sızı hâlâ kendini belli edercesine zonkluyordu.
Ellerimi kulaklarıma bastırıp bir müddet öylece durdum. Ama geçmiyordu sesler. Karanlık bir odada üzerime düşen gölge kadar rahatsız edici cızırtılar çıkarıyordu sanki. Etimin içinde bir metal olduğu için kulağımdaki çınlama psikolojik bir ses miydi bilmiyordum ama delirecekmişim gibi hissettiriyordu.
Yattığım yerden doğrulup komidinin ilk çekmecesinden ağrı kesici çıkardım. Fakat boş bardakla hayal kırıklığına uğradım. Şimdi mutfağa giderken salonda oturan Kasem erkekleriyle karşılaşmam büyük olasılıktı. Ve özellikle son olaydan sonra, ne Kasem, ne de Azad'la karşılaşmak istemiyordum zaten onların olduğu bir bölgede rahat hareket edemiyordum.
Gözlerimi devirip yataktan kalktım. Neden düzgün bir yaşantım yoktu? Neden normal insanlar gibi yaşayamıyordum? Hayatım sırlarla kuşatılmış çıkmazlara çıkıyordu.
Boş bardağı elime alıp koridora çıktım. Odalardan ses gelmiyor fakat alt kattan ışık cılız bir şekilde merdivenlere yansıyordu.
"Lara'yı kaçırma şerefine bir şeyleri kutluyorlardır" diye düşünmeden edemedim.
"Bu kadar erken mi? " Erez'in sesiyle basamakların yarısında durdum. "Adamdaki soğuk kanlılığa hayranım."
Gidip gitmemek arasında kalırken, içimde küçük bir his dinlememi söylüyordu. Sonuçta bana hiçbir şey anlatmayıp sadece yönetiyorlardı.
"İşin ciddi olduğunu anlamış olmalı." diye karamsar bir şekilde konuştu Azad. "Sonuçta bir gün içinde Amerika'ya gidip gecesi dönmekte neyin nesi? Biz adamın biricik kızını kaçıralım o hiçbir şey olmamış gibi davransın." Azad'ın sesi fazlasıyla sinirli geliyordu. Lara'yı kaçırması, Ejder'de beklediği sarsıntıyı yaşatmamıştı anlaşılan.
Kasem'in her zamanki sakin ses tonuyla ürperdim. "Mantıklı olanı yaptı." Parmak uçlarımı duvara yaslayıp sesiz olmaya çalışarak bir basamak daha indim.
"Ne mantığından bahsediyorsun sen? Kızı kaçırıyoruz adam kılını kıbırdatmadan, araştırmadan Türkiye'ye geri dönüyor." Serez'in sesi de en az, Azad kadar sinirli geliyordu.
"Afşar Karaer diye ünlü bir iş adamıyla hisse yüzünden ciddi anlamda araları açılmıştı. Adam Ejder'e tehditler savurup ortadan kaybolmuştu." Kasem anlamadığım bir konu üzerine açıklama yapınca alt dudağımı dişlerimin arasına alıp ısırdım. "Adamla kısa bir telefon görüşmesi yapıp, Ejder'e küçük bir mesaj yollamasını söyledim." Sesi keyifli geliyordu. "Sağ olsun beni kırmadı."
"Ne mesajı?" Mert'in meraklı ses tonuna eşlik ettim. Cidden bu adam neden bu kadar rahattı? Sonuçta Lara'yı kaçırmışlar ama Ejder'den istedikleri tepkiyi alamamışlardı.
"Bütün okların Afşar Karaer'i gösterecek küçük bir tehdit mesajı. Böylelikle Lara'yı kaçıran kişi Karaer olarak biliniyor. Adam Çin'de, Ejder'in onu bulması uzun süreceği için bir müddet rahatız."
"Bu iyi olmuş." diye mırıldandı Azad. Sesi deminkine göre daha durgun geliyordu. "Böylelikle daha rahat hareket edeceğiz."
"Fakat bir sorunumuz var." Kasem'in huzursuz gelen sesiyle heyecanla dudaklarımı ıslattım. "Ejder Türkiye'ye döndü çünkü Pusat'ı güvenilir birine emanet edip kızının peşine düşecek." Ve huzursuz bir iç çekti. "Seçimler öne alındı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KASEM
Fiksi RemajaVe Nefret, İlk Defa Aşk'a Galip Geldi.. Ben gök kuşağının renkleri altında büyümüş bir kız çocuğu değildim. Fakat Kasem'leri tanıdığımda, benliğimin bu denli zifire bulanacağını tahmin bile edemezdim... Şeffaf olan kalbimin içi ne kadar boş gözüksed...