28. Bölüm

9 4 0
                                    

Merhaba sevgili okuyucu, hoş geldin sefalar getirdin.. 💕

Konya maceramız başlamış bulunmakta, umarım keyifle okursunuz.. 🙂💕

Ayrıca bu bölümde ki ney dinletimiz benim çok fazla sevdiğim bir fon. 'Yansımalar-ağıt' Umarım severek dinlersiniz.. 🙂

'Tam iki hafta oldu. Acılarımla başbaşa, gecelerimi süsleyen gözyaşlarımla dolu iki hafta. Özlemim gitgide büyürken, kalbimde yanan ateşi gözyaşlarım söndüremiyor.

Aksine o ateş sürekli harlıyor, kendinden hiçbirşey eksiltmiyor. Yemek yemek su içmek bile eziyet olur mu insana? Oluyor işte, herşey ama herşey nefes almak bile eziyet oluyor.

Acaba şimdi ne yapıyor? Acaba benim gidişimden sonra bir nebze olsun iyileşebildi mi? Acaba nefes alabiliyormu? Acaba ona da mı yemek içmek eziyet oluyor.. Düşünmekten uyku nedir bilmiyor gözlerim. Bu gözler artık sadece yası, acıyı tanıyor, onu biliyor..

Ah sevdiğim, bilsen senden ayrı geçen günlerim ne zor ne sancılı geçiyor. Sen belki çekip gitmemle senden kaçtığımı, seni istemediğimi düşündün. Dedin ki zalim, kalpsiz bir yare takıldım, onu seçti gönlüm, yazık bana.

Düşlerinde beni beyazlar içinde görürken, karalar içinde görmeye başladın belki.. Ama bilmezsin ki senin iyiliğin için kaçtım senden, bilmezsin ki senin gül yüzün solmasın diye vazgeçtim anamdan babamdan evimden yurdumdan. Bilmezsin ki herşeyimi uğruna feda ettim.

Keşkelerle doluyor günlerim gecelerim artık. Keşke diyorum, keşke daha evvel söyleseydim aşkımı. Keşke daha evvel duyursaydık herkese birbirimize ait olduğumuzu, kimseler yan gözle bakamasaydı aşkımıza.

Bir geç kalınmışlık öyküsü bizimkisi sevgilim.. Keşke keşke öykümüz böyle olmasaydı, keşke her öykünün mutlu biten sonu gibi mutlu bitseydi, hatta bİtmeseydi hiçbirşey. Herşey mutlu başlasaydı keşke.. Keşke Halilim, keşke bu sözleri kağıda değilde bana ışık saçan gözlerine bakarak söyleyebilseydim..

Birdaha görebilecekmiyim seni, bilemiyorum.. Tek bildiğim bir şey var oda seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim. Ömrümün sonuna kadar seni düşleyeceğim seni bekleyeceğim. Hiç kavuşamayacağımızı bile bile bekleyeceğim. Sonsuz bir bekleyiş olduğunu bile bile bekleyeceğim.. Sadece sana ait olan gönlümle, bu dünya da değilse bile öldükten sonra birleşmeyi bekleyeceğim..

Seni her daim seven ve sevecek olan Çiçeğin..''

Hergün, göndermek amaçlı olmadan yazdığı mektuplardan birinin daha sonuna gelmişti. Gözyaşları kağıdına akıyor, hiç durmadan ağlıyordu. Teyzesi Nalan hanım haline çok üzülüyor her gün sohbet etmeye uğraşsa da başarılı olamıyor, yine onu odasında ağlarken yakalıyordu.

Kadıncağız çaresiz bir şekilde yeğeninin bitişini izliyor, ona söz verdiği için kız kardeşi Handan hanımı arayıp haber veremiyor, olduğu yerde debelenip duruyordu. Yine onu masa başında ağlarken bulmanın üzüntüsü ile yanına geçip omzuna dokundu.

-Kızım, güzel yavrum. Yetmedi mi bunca gözyaşı? Yine ne sebeple ağlıyorsun.

-Sen mi geldin teyze..

Nalan hanım Çiçeğin yanına bir sandalye çekip ellerini avcunun içine alarak konuşmasını sürdürdü.

-Çiçeğim, biliyorsun ki benim hiç evladım olmadı, o sebeple yeğenlerimi çok severim ama seni yeğen gibi değil evlat gibi görüyor bu hislerle seviyorum. Bu halin beni çok üzüyor. Tamam olmuş artık olan, anladık ki bu işin dönüşü yok fakat bu şekilde hayat sürülmez. Annen baban herkes çok merak ediyordur seni, onları arasan artık bir haber versen olmaz mı?

Aşka Üflemek (KİTAP)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin