YASAK BAHÇELERİN MEYVESİ - AŞKIN ÇOCUKLARI SERİSİ I - FİNAL

2.BÖLÜM - KUM, GÜNEŞ, DENİZ, YILDIZLAR... YILDIZLAR MI? BU SAATTE Mİ?

Kısa ama eğlenceli bölümümüz gelsin bence =)

*************
Serhat abisinin arabayı durdurması ile attı kendini dışarı. Çok yorulmuştu. İş hayatına bir türlü alışamıyordu.
“Bu şirket işleri bana göre değil,” dedi abisine bakarak.
“O zaman kızlara ara ver. En azından bedenini sadece iş yerinde yorarsın. İkisini kaldıramıyor demek bedenin.”

Serhat güldü, “Neden bana zevk veren bir şeyden vazgeçip, işkence yapayım ki kendime.”
“Çünkü o şirkete gelmezsen, tek kuruş alamayacaksın artık Serhat. Yeter serserilik yaptığın.”

Serhat omuz silkip, abisini bahçede bıraktı ve eve doğru yürüdü. Kapıda gördüğü küçük kırmızı araba ile yüzünü buruşturdu.
“Yine gelmiş, kendi küçük derdi büyük bücür!” diye homurdanıp, içeri girdi. İki kızı salonda otururken görünce, yanlarına gitti. “Selam,” dedi ikisine de.
“Selam Serhat,” Pelin gülümsese de, Aleyna hiç oralı olmamıştı.

“Berçim nerede?” diye sordu kızlara bakıp.
“Yukarı odasına çıktı. Telefonunun şarjını getirecek.”
Murat eve geçtiğinde salondaki ikiliyi gördü, “Hayırdır koloni toplanmış yine? Hayret üstelik evdesiniz.”

Pelin kendini beğenerek güldü, “Akşam babamlar buraya gelecek. Tatili söyleyeceğiz onlara.”
Serhat koltuğa oturup, güldü ve Murat’a çevirdi bakışlarını, “Abi ne komik kızlar ya. Valla çok güldürüyorlar beni. O tatile tek gideceklerini sanıyorlar.”

“Yok kimle gideceğiz Serhat?” dedi Pelin elini beline koyarak.
Murat da güldü, “Tabiki bizimle.”
“Çok affedersiniz ama biz madene gitmiyoruz. Tatile gidiyoruz.”

“O ne demek o?” dedi Serhat ayağa kalkıp elini sallayarak.
“Kazma küreğe ihtiyacımız yok demek. Senle Aytaç’a hacet yok yani. Yazın ortasında üşümeyeceğimize göre,” deyip, Murat’a baktı bu sefer Aleyna, “Kütüğe hiç ihtiyacımız yok.”

Bu sefer Murat hızla yanlarına geldi, “Bana bak bücür, alırım seni ayağımın altına ha! Kız başınıza ne işiniz var ormanın içinde?”
“Tatil!” dedi Pelin araya girerek. “Hoş sizde haklısınız. Tatil deyince sizin aklınıza otomatik olarak dans, içki, seks geldiği için bizim tatil anlayışımızı anlamamanız normal!”

Murat kızın dibine kadar geldi, “Bana masal okuma Pelin! O tatilde ne halt yiyeceğinizi hepimiz biliyoruz, o yüzden birbirimizi kandırmayalım, ha ne dersiniz? Biz gelmezsek sizde gidemezsiniz!”

“Ne o, o muhteşem bedenini nadasa mı bırakacaksın dört gün?”
Murat kızı süzüp, bıyık altından güldü, “Bedenimi muhteşem bulduğunu bilmiyordum.”
Kız kahkaha attı, “Ben babamın da bedenini muhteşem buluyorum. Can Yaman gibi adam sonuçta. Kendini önemseme o kadar.”

Murat kızı kendine çekti, “O tatile birlikte gidilecek! Konu kapandı.”
“Buna akşam babamlar karar verir, siz değil!”
Serhat ikisine kaşlarını çatıp baktı, “Abi-kardeş muhabbeti için fazla ateşli değil misiniz?” dedikten sonra güldü.

İkisi aynı anda adama dönüp, aynı anda bağırdılar.
“O benim abim değil!”
“O benim kardeşim değil!”

***

İşte istedikleri tatile gelmişlerdi. Aleyna, Berçim ve Pelin günlerce yalvarmanın sonunda Bodrum’daki yazlıklarındaydılar. Tabi üç fazlalıkla.
“Allah aşkına babam bunları peşimize neden taktı?” dedi Aleyna sevimsiz bir şekilde.

Pelin arkasında kapıya yaslanmış, arada ona bakan adama döndü ve yine homurdandı, “Ne bileyim? Bize namus bekçiliği yapacak adamlara bak, doğuştan namussuzlar.”