Bölüm 2.6

611 48 14
                                    

-Gökhan, iyisin değil mi bebişim?

-Oğuz daha yeni kendine geldi çocuk, uğraşma.

-SİZ GÖKHAN KARADEMİR'İ NE SANDINIZ ÇÖMEZLER!

-Şşş, Hale Teyze arıyor. Efendim Hale Teyzeciğim? İyiyiz iyiyiz, sen nasılsın? He, tamam ben olanları anlatayım o zaman direkt. Şöyle ki, biz geziyorduk gayet güzel, bir ara fotoğraf çekinelim dedik sonra bi' baktık Gökhan Bey İstanbul'a dikleniyor, sonra pata küte derken hastanedeyiz şimdi ama korkma, ciddi bir şeyi yok. Turp gibi maşallah yahu, koy Fenerbahçe ilk on birine, galibiyet getirir öyle söyleyeyim. He, diyorsun ki sen onu İzmir otobüsüne koy o yeter, tamam Hale Teyzeciğim, ilk iş gönderiyorum bu üçlüyü oraya, merak etme sen. Tamamdırr, hadi görüşürüz, öptüm, onların da çok selamı varr, baybayy.

-Şükür kapatabildin.

-Her zamanki telefon kapatma merasimi, bu kadınlar böyle işte. Misafirlikte tam kalkacağız, tam kapıda yine başlıyorlar sohbete.

-Bir dakika Yaprak, sen bizi kovuyor musun yani şimdi?

-Yahu Sinankuşum, ben sizi hiç kovar mıyım? Emir büyük yerden, ne yapabilirim ki?

-Tamam Sinan, dinleme onu, Gökhanımı da alır giderim. İstenmediğim yerde bir dakika bile kalmam.

-Pijamasını sevdiğim deme öyle.

-ARKADAŞLAR ÇIKABİLİR MİYİZ ARTIK ŞU HASTANEDEN ACABA?!

-Kağıt kürek işlerini hallettim ben çıkabiliriz.

-Bu hayatta beni bir Barış bir de canım anam anlıyor...

-Ya ben Gökhanım?

-Sen sus Oğuz.

Aşırı trajikomik bir günün ardında en sevdiğim üçlü İzmir'e dönmek zorunda kalırken, ben "Unutulmaz İstanbul Anıları" klasörüme bir anı daha eklemiş oldum –ilki Barış'la karşılaşmamdı şüphesiz-.

Hastaneden çıkıp eve döndük, Gökhan biraz dinlendikten sonra (aslında hiçbir şey olmadı ama Gökhan "DramaQueen" Karademir sağ olsun) topluca arabaya binip otogara gittik. Biraz sulu gözlü bir ayrılık yaşadıktan sonra onları yolcu ettik ve Barış'la ben eve döndük.

-Yorucu bir gündü.

-Sorma be Sarı Bıyık, epeydir bu kadar aksiyon yaşamamıştım, tabii çeteden uzak kaldım. Onlar İzmir'de yine ne makaralar döndürüyorlardır kim bilir?

-Aksiyon istiyor demek Yaprak Hanım?

-Yok, yani özellikle istemiyorum ama keyifli de olur sanki.

-Aksiyonu biraz ertelesek, bugün seninle biraz evde vakit geçirsek? Birbirimizi tanıyoruz ama bilmiyoruz.

-Ne yapalım mesela?

***

-Evet, Yaprak Hanım. Bugün "Birbirimizi Ne Kadar Tanıyoruz" oynuyoruz.

-Hiç?

-Oyunu sabote etmezseniz seviniriz. Şimdii, sırayla sorular soruyoruz ve sen benim cevabımı bilmeye çalışıyorsun, ben de seninkini. Anlaşıldı mı?

-Anlaşıldı, kim başlıyor?

-Sen.

-Hangi takımlısın?

Bunu epeydir merak ediyordum. Tam bir Fenerli tipi vardı o yüzden Fenerbahçe yazdım, o zaten benim hangi takımı tuttuğumu biliyordu.

-Üç, iki, bir!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 07, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

4N1K- Masal DeğişiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin