-2-

11.8K 778 53
                                    


Hikayeye başladığım günden beri desteklerini eksik etmeyen,ne zaman bir sahne kafamda canlansa direkt ona gittiğim sevgili mimarixx  bu bölüm senin için! ♥ 

Size ne kadar unutkan birisi olduğumu anlatmış mıydım dostlarım? Anlatmadıysam gelin hep beraber bir kez daha o anlara şahit olalım.

O malum gezinin üstünden 2 gün geçmişti.Ayağım ilk günkü kadar ağrımıyor en azından bastığımda istemsizce sesler çıkarmama sebep olmuyordu.

İşe giderken GBT(Genel Bilgi Tarama) 'ye girmek için yoldaki polisler tarafından çevrilmiştim. Beni durduran polisin yanındaki diğer polis de camımı açmamı işaret ettikten sonra kimliğimi rica etmişti.

Polisin isteğini yerine getirmek için cüzdanımı elime aldığımda cüzdanımdan eksik etmediğim kimliğimi bulamamak ise o an deyim yerindeyse bana tam anlamıyla üç buçuk attırmıştı.

Az önce camımı açmamı işaret eden polis gelip başımda bekleyince daha da paniğe kapılmam haliyle gecikmedi.O sırada küçük Emrah ifadesiyle baktığımı ise yan aynadan farkına vardım.

"Hanımefendi kimliğinizi görebilir miyim lütfen?"

"Ben...eee...Memur bey vallahi hep yanımda taşırım kimliğimi şu an yanımda değil.Onun yerine ehliyet göstersem olur mu ?" Sihirli annem evreninden birisini çağırıyormuş gibi ellerimi birleştirip polise baktığımda benden kimlik bekleyen polis derin bir nefes aldı.

"Olur hanımefendi.Ama kimliğinizi yanınızda taşımanız gerekiyor."

Bu sefer derin bir nefes veren taraf benim. Cüzdanımdan ehliyetimi çıkarıp polise uzattım ve arabada gbt min bitmesini bekledim. Yaklaşık beş dakika sonra polis elinde ehliyetimle geldiğinde ona çaresiz bir ifadeyle baktığımı fark etmiş olmalıydı ki rahatlamam için eliyle gidebilirsiniz işareti yapmıştı.

Ehliyetimi aldıktan sonra yeniden işyerime doğru sürdüm.Tabii ki aklımda kimliğimi nereye koyduğumu hatırlamaya çalışmaktan o gözümde uzayan yol ise daha kısa sürdü.


Önümdeki bilgisayara boş bir ifadeyle bakarken saatin neredeyse on iki olduğunu fark edişim karnımın bir hayli acıktığının sinyallerini de vermişti.Jerry ayaklanıp bana bir bakış atmış bense ona bütün gün takılı kalmış boş ifademle ona geri bildirim vermiştim.

Ellerini yüzümün önüne getirip sallayarak beni kendime getirebileceğini düşünse de ifadem değişmemişti.
"Jülide neler oluyor?" Boş olan döner sandalyeyi çekip beni de döndürerek kendisine bakmamı sağlamıştı.

Derin bir iç çekerek ifademi bozmadan yanıtladım onu.
"Kimliğimi kaybettim."
Jerry anladığını belli etmiş az önce meraktan çatılan kaşları yumuşarken arkasına yaslanıp beni yanıtlamayı ihmal etmemişti.
"Peki neden en sevdiğin şeyi kaybetmiş gibi görünüyorsun ?"

Jerry'nin dedikleri kafama dank etmişti.Ciddi anlamda işe geldiğimden beri yüz ifadem aynıydı.Kimseye laf atmamıştım.Bilgisayarımı açmış bir iki kelime zar zor yazıp çevirimi de aksatmıştım.

'Çünkü kimliğimi nereye koyduğumu hatırlamıyorum.En son kimliğimle ne yaptığımı düşünüyorum ama hâlâ bulamadım.'

Jerry bu söylediklerime boş bir bakış atsa da hemen ifadesini düzeltip beni de kendisiyle birlikte beyin fırtınasına sürüklemişti.

'Şimdi kimliğini en son ne zaman kullandığını hatırlamaya çalışalım.Kaybolduğunu ne zaman fark ettin ?'

'İşe gelirken polis kontrolünde.' Onu yanıtlarken kendimi az önceki ruh halimden biraz olsun sıyrılarak olaya odaklanmıştım.

''Yanında olduğuna emin misin peki ? Evde unutmuş olabilirsin.'' Tek kaşını kaldırarak sorduğu soruyla biraz düşünsem de çok geçmeden yanıtladım onu.

''Evde kimliğimi kargo için çıkarmadığım sürece cüzdanımda durur.''

''Son zamanlarda kargo geldi mi?''

Kafamı olumsuz anlamda salladığımda başladığımız noktaya dönmüştük.
Kısa bir sessizliğin ardından bu sessizliği bozan Jerry olmuştu.
''İlaç aldın mı ya da doktora gittin mi ?''

Kaşlarımı çatarken gözümün önünde yavaş çekimde neredeyse suya düşüşüm ve yanımda rehberlik ettiğim kafileden Gerlach belirince sahne kendisini tamamladı. Hastanede işlemleri tamamlarken orada unutmuş olmalıydım.

Yavaşça kafamı sallarken ''Evet,'' diye yükselmemle Jerry birden irkilerek bana baktı.
''Hatırladım evet. Geçen gün hastanede işlemleri tamamlarken orada unutmuş olmalıyım. En son o zaman gördüğümü hatırlıyorum. ''

Jerry ellerini iki yana açarak minik bir tebessüm etmişti. ''O zaman ne yapman gerektiğini biliyorsun Jülide.''

Hızlıca çantamı alıp ofis kapısından çıkmadan Jerry'e ''Sen tanıdığım en iyi arkadaşsın. Seviyorum seni Jeremy!'' diyerek hızlıca ayrılarak hastaneye yöneldim.

Aşkın LisanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin