🌸1🌸

837 60 155
                                    

9 yıl sonra

Ben Emma. 21 yaşımdayım. Bu günlüğü doğum günümde bana Gilda hediye etmişti. İçime attığım tüm duygularımı bu günlüğe yazmaya karar vermiştim.

Norman öleli 9 yıl oldu. O günü hatırlamak bile istemiyorum. Korkunçtu. Çocukluğumuzu çalan yetimhane son darbesini vurmuştu bizlere.Keşke o da aramızda olsaydı...

Ben,Ray,Gilda ve Don küçük bir kasabada ev tutmuştuk. Ev küçüktü ama hiç değilse hepimize yetiyordu. Başımızı sokabilecek bir yer olmamasından iyiydi.

Ev kiralıktı ve her birimiz evin kirasını çıkarabilmek için kendimize iş bulmuştuk. Ben ve Gilda evimizin birkaç sokak ötesindeki kafede çalışıyorduk. Ray ve Don ise  fabrikada iş bulmuşlardı. Üretim siparişlerini paketliyorlardı. Bir şekilde geçinip gidiyorduk.

Sabahın ilk ışıkları aralık duran perdemden içeri sızarken gözlerimi ovuşturup yatakta gerindim. Başucumdaki saate baktığımda 07.00'yi gösteriyordu. Kafe 09.00'da açılıyordu. Biraz daha uyuyabilirdim. 07.30'da kalkıp 08.00'de de kahvaltımızı yapsak yetişiyorduk.

Tam da kestirmeye devam edeyim derken çatıdan bir matkap sesi duydum. Arkasından da çekiç vurma sesleri... Sabah sabah bu gürültüyü çıkaran da kimdi?

Odamın kapısı birden açıldı ve açılır açılmaz da Gilda'nın sesi duyuldu.

''GÜNAYDIN!'' deyip kendini yatağa attı

''Hadi kalk uykucu tosbağa. İşe geç kalacağız'' dedi yatağımın üzerinde hafifçe zıplayarak

''Off Gilda! Her sabah yapmak zorunda mısın şunu?''

''Evet. Kaç yaşımıza gelirsek gelelim bundan zevk almaktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim.''

Ellerimi göz kapaklarıma götürerek doğruldum.

Gilda da yatağımdan inip perdeleri araladı. Güneşin ışıltısı odayı doldurmuştu.

''Baksana şuraya. Ne güzel bir sabah''

''Aynen öyle'' dedikten sonra çatıdan gelen matkap sesiyle fikrim imalı bir fikre dönüştü.

''Aynı zamanda gürültülü''

''Bu konuda sana katılıyorum''

Yorganı üzerimden atıp ayaklarımı yerdeki beyaz terliklerime uzattım.

''Ne oluyor Tanrı aşkına? Çatıda kim var?''

''Sorma. Don geçen gece fırtınadan dolayı kırılan kiremitleri onaracağım diye tutturdu.''

''Off! Bu işi akşam yapamaz mıydı?''

''Ben de öyle dedim ama, anlatamıyorsun ki işte.''

''Neyse. Kahvaltı ne durumda?''

''Hemen giyinir de gelirsen en sevdiğin kahvaltı var''

Gözlerim heyecanla parlamıştı. Heyecanıma kapılarak Gilda'nın omuzlarından tutmuştum.

''NE!?'' diye haykırdım

''Yumurtalı ekmek!!'' dedi gülümseyerek

''Ay Gilda ağzımı sulandırıyorsun''

''O zaman hemen giyin de gel'' deyip hızla merdivenlerden aşağı indi

''Deli kız'' dedim iki kolumu yana açarak

Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Saçımı tarayıp yukarıdan at kuyruğu yaptım. Üzerime kafede giydiğim siyah beyaz garson kıyafetini geçirdim. Ayakkabılarımı ve çoraplarımı da giydikten sonra aşağı indim.

Gitsen De... || Emma&NormanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin