DERİN

5.Bölüm

Medya Derin kombin.

Sabah olmuştu. Heyecanlıydım. Durakta Mehmet yine yok. Neyse bakalım dükkândadır. Dükkana geldiğimde millet arkada çay keyfi yapıyordu. Muhabbet koyuydu. Fazla durmadım. Bugün kahvaltımı evde yaptım.

Sağı solu toparlayıp tam arkaya geçeceğim anda kargo geldi. Hemen arkasından ise çiçekçi. İkisi de beni soruyordu. Imza atıp teslim aldım. Amcam çıkmıştı. Aslı abla bana bakıp güldü. Bende bilmiyorum ifadesine bürünüp güldüm.
Paketi ve çiçeği alıp arka tarafa geçtim. Hem çiçeğin hemde paketin üstünde gönderen kişinin adı yazmıyordu. Tam paketi açacakken Mehmet geldi. Meraklı gözlerle sorgulamaya başladı.

-Onlar ne Derin?
-Bilmiyorum ki kargo ve çiçek sepetinden geldi.
-Kim göndermiş?
-Bilmiyorum.
-Nasıl bilmiyosun?
-Basbaya bilmiyorum Memet..
-İsim yazmıyor mu?
-Yok hayır.
-E niye aldın kızım o zaman.
-Belki içinde yazıyodur. Bekle.
-Iyi ya tamam aç da bakalım. Merak ettim.
-Tamam açıyorum.

İnanmıyorum..Bu harika birşey..
Kutunun içinde bir sürü notlar ve bir sürü çikolata var. Notların hepsi ayrı bir renkte yazılmış. Çikolatalar çeşit çeşit. Kırmızı küçük zarfa konulmuş bir mektup.

Derin.
Bunların hepsi senin için. Tam 366 tane not var. Her gününün için bir not. Bu yıl Şubat 29 çektiği için 366 tane yazdım. Güne bu notlar ile başlamanı istiyorum. Ve bu çikolatalar da senin için. Özellikle nutella kavanozu. Üzüldüğün yada kırıldığın zamanlarda kaşık kaşık çikolata yediğini biliyorum. Çiçeklerden papatyaları seçtim. Çünkü papatyaları çok seviyorsun. Onlar da senin kadar güzel kokuyorlar. Kutunun içinde siyah küçük bir kutu daha var. Içini aç. Sana asıl hediyem orada. Içinde bir yusufçuk kolyesi var. Sana uğur getirmesini ve yeni yaşında hep mutluluk getirmesini diliyorum. Bana gelince benim kim olduğumun bir önemi yok. Önemli olan senin mutluluğun. Ben seni uzaktan sevmeleri seviyorum. Belki bir gün bunları yüzüne karşı söylerim. Kim bilir. Sağlıcakla kal. İyi ki doğdun Sarı Papatyam. Doğum günün kutlu olsun..

-Ne yazıyor söylesene Derin. Derinnn. Deriiiiiin.
-Ha efendim
-Ne yazıyor.? Ver bakiyim. Vayyy demek gizli bir hayranın da varmış sarı papatya
-Evet
-Derin sen iyi misin? HEYYY. Doğum günü kızı.
-İyiyim. Sadece biraz şaşırdım.
-Niye hayranlarından biri göndermiş işte mutlu olman lâzım
-İyi ama kim? Beni iyi tanıyan biri. Neden adını yazmamış ki? Yada neden kendi vermedi?
-Demek ki senden çekinmiş.
-Niye ben ters biri miyim?
-Yok hayır ondan değil. Senin onu istemeyeceğini düşünmüş olabilir.
-Ama olsun. Bu kadar hazırlık, emek, düşünce, papatyalar.. Bilmiyorum. Kim göndermiş olabilir ki? Hem de beni tanıyan!.
-Bilmiyorum. Kolyeyi takacak mısın?
-Takmalı mıyım?
-Sen bilirsin. Ne düşünüyosun?
-Hayatımda kimse beni bu kadar düşünmedi Memet biliyo musun. Ve hayatımda ilk defa böyle birşeyle karşılaşıyorum. Bu benim ilk sürprizim. Kimden bilmiyorum ama kolyeyi takıcam. Belki bir gün karşıma çıkar. Sen takar mısın?
-Bilseydim ben sana sürpriz çikolatalar alırdım Derin. Gel takalım

Bu romantizmin içinde bile gülüyor ya. Sen ne anlarsın ki zaten.

-Of Memed iki dakika romantizm yaşatmıyorsun. Hem sen anlamazsın ince biri göndermiş. Sen, kütük.
-Ne var kızım ya Allah Allah. Espiri de yapamıyoruz ters tarafından mı kalktın sen. Saçlarını çeker misin?
-Yok bişey tamam
-Bişey sorcam sana sen bu kadar uzun saçı nasıl yıkıyorsun hayır yani merak ettim de

Herşey bitti zaten saçlarım kalmıştı bi tek.

-Çamaşır yıkar gibi yıkıyorum Memet konumuz bu değil. Söz konusu papatyalar.. Suya koyayım da solmasın
-Tamam artık uzun bir süre bunu konuşuruz
-Rahatsız mı oldun çıkabilirsin canım
-Ben niye çıkıyorum yaaa
-Yorganlar geldi onları taşıcaz beraber Burak da geldi
-Yine mi yaaa
-Evet.