4.Bölüm

1.3K 46 104
                                    

León'dan;

Violetta, göğsümde ağlıyordu. Bir haftadır Francesca için üzülmesinden korkuyordum aslında. Francesca, iyi olduğunu söylese de inanmıyordu! Tamam, iyi olduğunu söyleyenler genellikle iyi olmuyordu ama boşanmak isteyen de Fran'dı. Marco'nun hayatına karışamaz ki! Artık birbirlerinin hiçbir şeyiydi onlar. İkisinin de ayrı ayrı hayatı vardı. Marco da mutlu olmak istiyordu. Bu konuda kesinlikle Marco'nun yanındaydım. Her ne kadar Violetta'ya söyleme cesareti gösteremesem de...

Violetta'nın saçlarını okşadım. Çocuklar iki yanımda yatmış, kollarını annelerine dolamışlardı. Onlar da anneleri için üzülüyordu. Ne olduğunu söylememe kararı almıştık ve Francesca-Marco'dan haberleri yoktu. Elina'nın da.

L: "Violetta'm, canım... Hadi toparlan artık... Bugün buluşma var, unuttun mu? Hazırlanmamız gerekiyor."

Karnıma yumruk attığında nefesim kesilmişti. İyi de, ben ne yaptım şimdi?! Ne suçum var? Altı üstü buluşmayı hatırlattım, önemli bir şey değildi ki bu. Ah, tabii ki önemliydi! Arkadaşı için üzülen karıcığıma, bunu hatırlatmak gibi bir aptallık yapmıştım. Kesinlikle büyük bir suç işledim(!).

Başını göğsümden kaldırıp, "Çocuklar, bugün büyük annenizde kalacaksınız. İtiraz istemiyorum," dedi. Sinirli görünüyordu. Ufaklıklar da annelerinin sinirli hallerini çok görmüşlerdi. Korkarak onayladılar, Violetta'yı.

Minik anne odaya gitti. Çocuklar anında bana dönmüşlerdi. Leonard kelimeleri tam toparlayamasa da, Valentina onun yerine, "Anneme ne oldu böyle ya?" sorusunu sormuştu. Valentina'nın hep bebek kalmasını öyle çok isterdim ki... Violetta'ya çok benziyordu. Gözlerini benden, geri kalan yerleri de annesinden almıştı. Hep hayalini kurduğum minicik kızımdı, o. Violetta'dan olması ise inanılmaz hissettiriyordu. Yanımda şarkı söylemesini istiyordum şimdi de. Sesinin bizre benzeyip benzemediğini merak ediyordum. Belki de hayatının aşkıyla müzik- hayatının aşkı, bendim! Kimseyle tanışmayacaktı. O kadar.

L: "Annen biraz rahatsız bu aralar. Sinirlendirmeyin onu, tamam mı?"

Minik ikili başlarını salladı. Val, annesinin yanına gittikten sonra, Leonard'ı havaya kaldırdım. Sevinç çığlıkları atarak gülüyordu. Ağzımı karnına götürüp, tuhaf sesler çıkardım. Bebek kahkahası beni de kahkahalarla güldürüyordu. Valentina bebekken kahkahalarla gülmezdi. Buna olam özlemimi, Leonard sayesinde geçiriyordum. Bebeklerin kahkahaları... beni rahatlatıyordu.

Leonard'ı yere oturtup, oyuncaklarını önüne koydum. Bu kadar çok oyuncak gerekli miydi gerçekten? Herkes birkaç oyuncak alarak geliyordu bize. Önceleri Val için alınan oyuncaklar, şimdi Leonard'a kalmıştı. Tabii artık Val'e sadece resim çizebileceği şeyler alıyorduk. Orijinal boya kalemleri gibi...

L: "Sen burada oyna, bende annenle ablana bakayım. Tamam mı?"

Beni görmezden gelerek oynamaya devam etti. Annesinin umursamazlığı... Çocuklar genellikle annelerinin özelliklerini almışlardı. Violetta'ya çok aşıktım. Bunları pek önemsemiyordum. Çünkü onun özellikleriyle tıpa tıp benzeyen çocuklarımız olsun istiyordum. Valentina ve Leonard pek tutmamışlardı. Belki yeni bir çocuk, bu isteğimi gerçekleştirebilirdi -ki Violetta, üçüncü çocuğu yapmayacağımızı kesin bir şekilde dile getirmişti. Kavga etmemek adına, isteğimi ertelemek zorunda kalmıştım ben de. Yazık bana...

Odanın kapısını açmaya hazırlanırken, konuşmalarını duydum. İster istemez dinliyordum onları. Bunu ilk kez, Valentina doğduktan bir süre sonra yapmıştım. İkinci olarak da, bugün.

Valentina bir şeyler söylendikten sonra, "Sanırım Luis'e aşık oldum, ben," dedi. Kapıyı kırarcasına açmam da o anda gerçekleştirmişti. İkisi sıçrayarak benim olduğum yere baktılar. Küçücük kız, ne anlamış aşktan?! On bir yaşında bir çocuk ve altı yaşında bir kız? Ben kızımı asla o çocuğa yaklaştırmazdım! Bir kere, Valentina daha çok küçüktü. Luis her konuyu biliyor ama benim minik kızım bilmi- biliyor. Evet, biliyor. Yine de kimse ile ilişkisi olmayacak! O, sadece benim.

∞ GEÇMİŞİN İZLERİ-VEDA ∞ |3.KİTAP|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin